Memişoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sağlıkçıların hastalara hizmet için görev başında olduğunu, Türkiye'de dünya standartlarına göre sayısı az olmasına rağmen hekim, hemşire ve diğer sağlık çalışanlarının özveriyle hizmet ettiğini dile getirdi.
Sağlık personelinin Türkiye'de yüzde 35'lerde seyreden hasta memnuniyetini yüzde 70 bandına çıkardığına dikkati çeken Memişoğlu, "Üstelik de hemşireler İstanbul'da, normal mesailerine ilave olarak 6 gün nöbet tutuyorlar. Hekimlerimiz aynı şekilde. Biz bu konuda sağlıkçıların yüzde 99'unun özveriyle çalıştığını düşünüyoruz." diye konuştu.
Memişoğlu, sağlık personelinin de içinde bazı hatalı, kusurlu davranışta olan insanların bulunabileceğini aktararak, şunları söyledi:
"Biz bunlara, İl Sağlık Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı olarak şikayet edildikleri durumda, eğer haksızlar ise gerekli cezayı veriyoruz. 'ALO 184' şikayet hatlarımız var. Ancak şunu çok net söylüyorum, sağlık çalışanları Türkiye'de özveriyle çalışan en önemli meslek gruplarından biridir. Biz, toplum olarak insanların sağlıkçılara sahip çıkmasını bekliyoruz. Sağlıkta şiddete kesinlikle müdahale edilmesini istiyoruz. Bizim 'sağlıkta şiddete sıfır tolerans' diye bir sloganımız var. Sağlıkçıları korumak ve onlara destek vermek için milletimizi de bu konuda çabaya davet ediyorum."
Haydarpaşa Sultan Abdülhamid Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gören bir hastanın yakınının sağlık çalışanlarına yönelik şiddetine değinen Memişoğlu, "Geçen günlerde tartışılan münferit olaylarla ilgili de kesinlikle biz bu tür davranışların olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Hastalarımız bizim başımızın tacı, gazilerimiz ise daha da önemli. Çünkü onlar bu ülkenin geleceğinde hem canlarını hem mallarını, hayatlarını ortaya koymuş insanlar. Biz bunlara hizmet için her türlü fedakarlığı, yardımı yapmaya hazırız ve yapmaya da devam ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Memişoğlu, 15 Temmuz gecesinde tüm sağlık çalışanlarının çağrı olmadan hastanelerine koştuğunu, o süreçte 24, 48 saat ameliyatta kalan çalışanlar olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu nedenle biz hem hastalarımızın hem gazilerimizin hizmetine amadeyiz. Ancak eğer bir kusur, yanlışlık olduğu düşünülüyorsa bunları şikayet hatlarına iletirlerse biz bunların gereğini yapıyoruz. Hiç bu konuda şüpheleri olmasın. Sağlık Bakanlığı bu konuda sistemini kurmuş ve biz hatta bazen çalışanlarımızı bunaltacak şekilde bu çalışmaları, soruşturma ve incelemeleri yapıyoruz. Ama kesinlikle hasta ve hasta yakınlarının mağduriyetleri söz konusu olduğu zaman kötü davranışlara ya da şiddete başvurmamalarını, bize bildirilmesi durumunda gereğini yapacağımızı bilmelerini istiyoruz. Çünkü bu insanlar, bizler insanlara sağlık vermek için, onları iyileştirmek için yetiştirildik, görevimiz bu. Biz de elimizden geldiğince iyi niyetle, özveriyle çalışan sağlık personelimizin bu tür davranışlara maruz kalmamasını özellikle istirham ediyoruz."
- "Sağlıkta şiddet konusunda cezai müeyyideler artırıldı"
İl Sağlık Müdürü Memişoğlu, sağlık hizmetinin gönülle yapılan bir iş olduğunu, kutsal görevler arasında yer aldığını belirterek, "O nedenle ben halkımızı, bu tür şiddetleri engellemek için hep beraber çalışmaya davet ediyorum." ifadelerini kullandı.
Haydarpaşa Sultan Abdülhamid Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki olaya ilişkin de bilgi veren Memişoğlu, şunları kaydetti:
"Bu maalesef üzücü bir olay. Hele gazi olduğunu söylediğimiz hastamızın yakınları tarafından yapılması bizi daha da derinden üzdü. Biz elimizden geldiğince bu olayda makul davranmaya çalışacağız ama görüntüler maalesef çok üzücü. Keşke olmasaydı diyoruz ama bunu kabullenme şansımız da yok. Bakanlık olarak da İl Sağlık Müdürlüğü olarak da gerekli incelemeyi, soruşturmayı yapıyoruz. Bu konuda da 'sağlıkta şiddete sıfır tolerans' ilkesiyle hareket edeceğiz. Biz personelimizde herhangi bir sıkıntı olmadığını düşünüyoruz ama yine de bu konu tarafsız incelemecilerce de araştırılacaktır. Ancak şunun bilinmesini istiyoruz; eğer sağlıkta şiddet olmuşsa bunun cezai müeyyideleri artırıldı. Çünkü görevi başında insanına hizmet etmek isteyen insanlara, haksız yere olan müdahalelere kesinlikle ceza kanunlarımız da artık müsamahakar davranmıyor. Çünkü sonuçta insanın insana saygısı olması gerekiyor. Kim haksızsa o haksızlığın karşısında olacak işi ve müeyyideyi kabul etmek durumunda. Haklıyı haksızı ayıracaklar da bizleriz." AA