“Cinsel hazzı arttırmak mümkün mü?”, “Monotonlaşan cinsel hayatımızı renklendirebilir miyiz?”. Çiftlerin en çok sordukları bu 2 soruya yanıt, Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Onursal Başkanı Dr. Cem Keçe’den geldi. Meslek hayatı boyunca evlilik ve çift terapilerinde kendisine en çok sorulan soruları masaya yatıran Dr. Keçe, danışanlarına sunduğu önerileri paylaştı.
“CİNSELLİK YATAĞA SIĞMAZ”
Dr. Keçe’ye göre mutlu bir cinselliğin önündeki en büyük engel salt penis-vajina birlikteliği. Çiftlerin cinsellik algılamasında bu olgunun başarıyı veya başarısızlığı belirlediğini kaydeden Dr. Keçe, bilinenin aksine cinselliğin bir yatakla sınırlandırılamayacak kadar uzun ve çok boyutlu bir süreç olduğuna dikkat çekiyor. Partnerlerinden sıkılan, cinsellikten eskisi kadar heyecan ve haz alamayanların birtakım tabuların esiri olduklarını ve bu yüzden seksi renklendirmekten kaçındıklarını söyleyen Dr. Keçe, “Cinsellik güvenli ortam, uygun zaman ve uygun partner üçgeninde hayat bulur. Bu üçgenin sınırlarında ayıp, günah veya yasak yoktur. Çiftlerin bunu anladığı gün, tabular ve cinsel mitler ortadan kalkacak, cinsellikte yaşanan monotonluk çift için tarihe karışacaktır” diyor.
Dr. Keçe, hazzın doruklarına ulaşmak, cinselliği sıkıcılıktan kurtarmak için çiftlere 10 altın öneride bulunuyor:
1-CİNSELLİĞE GİYİNİKKEN BAŞLAYIN
İyi bir cinsel ilişkinin hazırlığı ve duygu yoğunlaşması yatağa girmeden başlar. Çünkü cinsel istek bedende değil zihinde başlar. Uygun ortam için illa ki mum ışığında romantik bir yemek gerekli değildir. Bunun yerine yapılacak küçük bir jest, sevgi sözcükleri ile yazılmış bir mesaj veya sıcak bir bakış, gülüşme yeterli olabilir. Çiftlerin birbirini hissedebilmeleri çok önemlidir.
2-SEKSİ AYRICALIKLI BİR DURUM GİBİ ALGILAMAYIN
Cinsellik hayatta ayrı bir yeri olan, kendine özgü bir olgu değildir. Genellikle kişiler sekse sıra dışı anlamlar yükleyerek, onu kutsal veya özel olarak algılar. Oysa cinsellik yaşamın gerçek değerlerinden biridir. Kişinin yaradılışının, davranışlarının ve karakterinin bir parçası olan cinsellik, bu boyutuyla ilişkileri de etkilemektedir. Yapılacak en iyi şey ise, sekse biraz kafa yormak ve yaşanılan ilişkilerde cinselliğin kalitesini arttırmak için yöntemler aramaktır.
3-CİNSELLİKTE “BİRİMİZ HEPİMİZ İÇİNDİR” KURALINI UNUTUN
Cinsellikte “Önce O” diye bir kavram yoktur. Düşüncelerin ve tavırların “Önce ben” olarak değiştirilmesinde bir sakınca yoktur. Hatta biraz bencil olmakta da yarar var. Çünkü taraflar anın ve hazzın tadını çıkarmak için ne kadar kendine konsantre olursa, ortaya çıkacak olan haz o kadar artar. Yani temel prensip, “Herkes kendi hazzından sorumludur” olmalı. Kadınlara nazaran erkekler bu durumu daha çabuk onaylarlar. Kadın ise pasif bir rol üstlenmeye meyillidir. Ancak bunun sonu mutlaka hayal kırıklığı ile bitecektir. Çünkü kadının bu pasif rolü boyunca gösterdiği suskunluk yüzünden erkeklerin partnerini mutlu edip edemediğine dair kafasında soru işaretleri oluşur. Ortada soru işaretlerinin gezdiği her olgu huzursuzluk kaynağıdır. Yapılacak en iyi tutum ise “Onu mutlu edebiliyor muyum?” sorusunu akıllardan çıkarmak, cinsel ilişkiyi incelemek, analiz etmek yerine hazza konsantre olarak yaşamaktır.
4-PARTNERİNİZLE YALNIZ KALMA ANLARINI KOLLAYIN
Çiftler birbirlerine yeterince vakit ayıramamaktan, birlikte yalnız kalamamaktan şikayet ederler. Bu nedenle de cinsel yaşamlarında sorunlar belirir. Günlük hayatın stresi, iş, çocuklar, aile üyeleri, arkadaş ilişkileri derken çiftler birbirlerini ihmal edebilirler. İlişki süresi uzadıkça cinsellik de yapılacaklar listesinin gerilerine düşer. Şu bir gerçek ki, bir çift yatak odası dışında günün birkaç saatinde dahi yalnız kalamıyorsa, cinsellikten mucize beklemeleri de boşuna olacaktır. Tehlike çanları çalmadan, çiftlerin birbirlerine vakit ayırmaları, durumu kurtarmak için değil, adeta imkanlar yaratarak bunu yapmaları zorunludur.
5-YATAK ODANIZIN SINIRLARINI YIKIN
Cinsellik, bir alışkanlık olmayı hak etmez. Doğası gereği duygularla ve heyecanla beslenmesi gereken değişiklik isteyen cinsellik, haftanın belli günlerinde yapılması gereken bir alışkanlık haline geldiği anda çekilmez bir hal alır. Zamanla sıkıcı olan cinsellik de sonunda çiftler için sorun yumağı haline gelir. Bu halden kurtulmak için, haftanın her günü hep aynı saatte ve aynı yerde cinsellik yaşamaktan vazgeçilmeli. Ayrıca cinsellik denince akla artık bir tek yatak odası gelmemeli. Evliler için evden farklı bir yere, örneğin bir otele gitmek iyi bir fikir olabilir. Sevişmeye hep aynı partnerin başlaması gibi tavırlar da cinselliğe sıkıcılık katabilir. İşin özünde şu var ki tekrar, sonunda monotonluğu doğurur. Cinselliğine canlılık getirmek isteyenler için vazgeçilmez olan, önce tekrardan vazgeçmektir.
6-FANTEZİ KURUN, KURDURUN
Fantezi, her iki kişinin de kabul ediyor olması halinde cinselliği renklendirmenin en güzel yöntemlerinden biridir. Bu teknik cinsel terapi süreçlerinde de kullanılır. Zihindeki fantezi çalışmaları ile çiftlerin hayal gücünü kullanmaları sağlanır. Unutmayın, fanteziler hayallerle sınırlıdır. Cinsellik de sınırsız bir hayal gücü ile beslenir.
7-KAVGALI SEVİŞMEYİN
Kavga halindeki erkek ve kadın birbirlerine bedenlerini sunmak zorunda hissederek, duygularını düşüncelerini, korkularını ve beklentilerini ifade etmeyi engellerler. Oysa çatışmaları sonlandırmanın çaresi cinsellik değildir. Çiftler önce duygularını, beklentilerini ve hayal kırıklıklarını birbirleri ile paylaşmalı. Taleplerini dile getirerek ve karşılıklı konuşarak çatışma sebeplerini anlamalı ve gerçek çözüm yollarını keşfetmelidirler. Zaten cinsellik bu sürecin sonundan kendiliğinden gelecektir. Seks, barışmak için yapılan bir görevden ziyade, ruhun ve bedenin paylaşılmasıdır.
8-SİHİRLİ FORMÜLLERLE DEĞİL AKLINIZLA SEVİŞİN
Kişiler, partnerinde ve kendilerine cinsel hazzı arttıracak bir sihirli formül olduğuna inanırlar. Bunlar da bir nevi tabudur. Seksin dinamiğinde mekanik yollarla yapılan uyarmanın çabuk ve yüksek hazzı beraberinde getireceğine yönelik inanış doğruyu yansıtmaz. Böylelikle önemli olan bir unsur da göz ardı edilir. Bu da kişinin, partnerinin bedeninden çok zihnine hitap etmesi gerektiğidir. Bilinenin aksine vücudun haz merkezi cinsel organ değil beyindir. Beyin, koku, ses, dokunuş veya erotik bir cümle ile aldığı küçük duyumları tahrik unsuru olarak bedene iletir. Cinselliğin kimyası da bu şekilde başlar ve işler.
9-DUYGULARINIZI SAKLAMAYIN, PAYLAŞIN
İlişkilerdeki temel sorunların başında iletişimsizlik gelir. Bu durum elbette cinselliği de etkiler. Kadın ya da erkek genelde ayıp, günah ve yasak üçgeni içinde, ne istediğini, ne hissettiğini açıkça söylemekten çekinir. Cinsel ilişki esnasında konuşmamak gibi meşhur bir cinsel mit vardır. Oysa duyguları konuşmak, ilişki anında duyulan hazzı kelimelerle paylaşmak her zaman erotik bir olgudur.
10-SEVİŞMEK İÇİN KEYFİNİZİ BEKLEMEYİN
Seks görev olarak da başlıyorsa bir zararı yoktur. Yapılan araştırmalar, görev olsun diye cinsel ilişkiye başlayan çiftlerin çoğunun, bu aktiviteyi büyük zevk alarak noktalayabildiğini ortaya koyuyor. Öyleyse cinsel aktivite, görev olarak başlayıp zevkle bittiği sürece amacına ulaşmış demektir. İlerde yaşanması muhtemel cinsel işlev bozukluklarının önüne geçmek için cinsel isteği beklemeye gerek yoktur. İstenmese de seks yapılabilir. Seks yapmak ille de penis-vajina birlikteliği ile sınırlı değildir. Bazen sevişmek, okşamak, öpüşmek, erotik masaj yapmak, birlikte banyo yapmak veya sarılarak uyumaya çalışmak da seks yapmaktır.
Hazzın 10 altın kuralı!
Monotonlaşan bir cinsel hayat, uzun ömürlü birlikteliklerin baş düşmanıdır. Peki cinsel hayatı bu halden kurtarmanın ve hazzı arttırmanın yöntemleri var mıdır? Cinsel terapistler bu soruya “Evet” yanıtını veriyorlar.
Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak:
Bu haber toplam 22519 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Erkekler, Cinsel Sağlık Sorunlarına Çözüm ArayamıyorToplumda erkekler, cinsel sorunlarına çözüm aramaktan çekindiği için pek çok sağlık sorununun tedavisinde geç kalıyor.
DSÖ: Her 6 yetişkinden 1'i kısırlık sorunuyla karşı karşıyaDünya Sağlık Örgütü (DSÖ), küresel olarak her 6 yetişkinden 1'inin kısırlık sorunuyla karşı karşıya olduğunu belirtti.
Çocukların Cinsel Eğitimi Doğumdan İtibaren Başlıyor!Çocukların cinsel kimlik duygusunun ilk 4 yılda yerleştiğini belirten uzmanlar, ebeveynlere önemli tavsiyelerde bulunuyor. Çocukların cinsel eğitimi doğumdan itibaren başlıyor.
"Herkes hayatında bir kez HIV testi yaptırsın" önerisiÇukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yeşim Taşova, herkese hayatında bir kez İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü (HIV) testi yaptırması önerisinde bulundu.
- 18:38 - Sağlık Bakanı Memişoğlu, TÜSEB Başkanı Kervan ve beraberindeki heyetle bir araya geldi
- 17:53 - Sağlık Bakanı Memişoğlu, 3. Uluslararası Anadolu Ebeler Derneği Kongresi'nde konuştu:
- 17:38 - Ödemiş'te Diyabet Farkındalık Sempozyumu düzenlendi
- 17:23 - Edirne 112 Acil Çağrı Merkezi 10 ayda 54 bin çağrı cevapladı
- 17:18 - "Yenidoğan çetesi" davasının duruşması sanık savunmalarıyla devam ediyor
- 16:53 - Beypazarı Aile Yaşam Merkezi'nde Ağız ve Diş Sağlığı Semineri düzenlendi
- 16:53 - Niğde'de 12 günlük bebeğin kalbinde iki büyük atardamar arasındaki açıklık ameliyatla kapatıldı
- 16:43 - Muğla'da ambulansın çarptığı kadın öldü
- 16:33 - Van Eğitim Araştırma Hastanesi Tüp Bebek Merkezi çocuk hayali kuranların hizmetinde
- 16:23 - Medipol Sağlık Grubunca "Ağız ve Diş Sağlığı Festivali" düzenlendi
- 16:08 - Emine Erdoğan, Uluslararası Anadolu Ebeler Derneği Kongresi'ne mesaj gönderdi:
- 15:53 - Sivas Cumhuriyet Üniversitesine yeni anjiyografi cihazı alındı
- 15:33 - Diyarbakır Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi, 10 ayda 479 bin 115 hastaya hizmet verdi
- 15:28 - Sivrihisar'da, sağlık yaşama yürüyüşle dikkati çektiler
- 15:18 - DSÖ'den "Gazze'deki en az 12 bin hastanın acil tıbbi tahliyesi yapılmalı" çağrısı
- 14:03 - "Mucize Organ Beyin Sempozyumu"nun dördüncüsü İstanbul'da yapıldı
- 11:18 - Bingöl'e "sismik izolatör" ve "viskoz sönümleyici damper" sistemiyle hastane yapılıyor
- 11:13 - Havadaki partikül madde kirliliği göz kliniklerine başvuruları artırıyor
- 11:03 - Sanal kumar ve bahis bağımlılığı çocuklar ile gençleri tehdit ediyor
- 10:53 - Probiyotik besinler dişte çürük oluşumunu engelliyor
- 10:53 - "Yenidoğan çetesi" davasının duruşması 4. gününde sürüyor
- 09:17 - Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesinde Yapılan Düzenlemeler Hakkında Duyuru 2024/45
- 01:30 - TBMM kararı Resmi Gazete'de
- 19:43 - Bingöl Adaklı Devlet Hastanesinde hasta yatışı hizmeti verilmeye başlandı
- 19:18 - Manisa'da evinde yangın çıkan hemşire hayatını kaybetti
- 19:08 - TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK Meclis'te taleplerini dile getirdi
- 17:58 - Uzmanından ağız sağlığını korumak için öneriler
- 17:38 - Osmaniye Devlet Hastanesine "Anne Dostu Hastane" ödülü verildi
- 17:28 - İtalya'da sağlık çalışanları 24 saatlik greve gitti
- 17:13 - Siirt'te Dünya Çocuk Hakları Günü'nde Gazze'deki çocuklar için sessiz yürüyüş yapıldı
- 16:38 - Karabük'te uyuşturucu ve bağımlılıkla mücadele toplantısı yapıldı
- 16:28 - Eskişehir'de aile diş hekimliği farkındalık eğitimi protokolü imzalandı
- 16:23 - Eskişehir'de "Lise Düzeyindeki Okullarda İlk Yardım Farkındalığının Artırılması İş Birliği Protokolü" imzalandı
- 16:18 - Bahçesaray'da rahatsızlanan kişi ambulans helikopterle Van'a nakledildi
- 15:58 - Mardin'de "İşitme Tarama Referans Merkezi" açıldı
- 15:53 - Sağlık Bakanlığı, 10 ayda özel sağlık tesislerine yönelik 55 bine yakın denetim gerçekleştirdi
- 15:28 - TİDER ve Cargill'den Orhangazi'ye Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi
- 15:03 - Trump'ın ABD federal sağlık hizmetlerine aday gösterdiği Mehmet Öz, bu göreve getirilecek ilk Türk olacak
- 15:03 - Saadet Partisi Grup Başkanvekili Şahin'den "yenidoğan çetesi" davasına ilişkin açıklama:
- 11:53 - Bursa İl Sağlık Müdürlüğü'nden Dünya KOAH Günü dolayısıyla açıklama
- Pandemi Hastaneleri konulu duyuru
- Elektif İşlemlerin Ertelenmesi ve Diğer Alınacak Tedbirler konulu duyuru
- 3 Mart 2020 Değişiklik Tebliğleri İşlenmiş Güncel 2013 SUT (SGK)
- Sağlık Uygulama Tebliği EK-2/C değişen maddeler ve fiyat ve artış oranları-03.03.2020
- Sağlık Uygulama Tebliği EK-2/B değişen maddeler ve fiyat ve artış oranları-03.03.2020
- Sağlık personeli dinlenme odalarında düzenleme yapılması hakkında duyuru
- Ve burası da bir devlet hastanesi
- 14 soruda Koronavirüs hakkında kendinizi test edin...
- Gilaburu meyvesi kanserden koruyor
- Endonezya’daki deprem: Ölü sayısı bin 203'e yükseldi
12345678
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim