MERVE TOPUZ - Sivas'ta kulak ağrısı şikayetiyle gittiği hastanede sağ kalçasından yapılan iğnenin sinire denk gelmesi nedeniyle bacağında hissizlik ve uyuşma ortaya çıktığını ileri süren kişi, 11 yıldır ayakkabısına taktığı ortezle yürüyebiliyor.
Esentepe Mahallesi'nde TOKİ konutlarında yaşayan evli ve bir çocuk babası Dursun Köseoğlu'na (49), 2006 yılında kulak ağrısı için gittiği hastanenin acilinde ağrı kesici iğne yapıldı.
İğneden sonra ağrısı geçmeyen ve bacağı hissizleşmeye başlayan Köseoğlu, daha sonra gittiği doktorda iğnenin sinire denk geldiğini ve bacağında siyatik ve sinir zedenlenmesi oluştuğunu öğrendi.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nde 40 gün tedavi gören ve sonuç alamayan Köseoğlu'nun ayakkabısına "AFO" adı verilen ortez takıldı. Köseoğlu, bu cihaz olmadığında dengesini sağlayamıyor ve aksayarak yürüyebiliyor.
Yüzde 34 engelli raporu verilen, uzun süre yürüyemeyen ve ağır işlerde çalışamayan Köseoğlu, 3 ayda bir aldığı bin 100 lira engelli maaşıyla geçinmeye çalışıyor. Aile, üniversitede okuyan oğullarının ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor.
Köseoğlu, kulağındaki rahatsızlık için doktora gittiğini, kulak burun boğaz uzmanının damla önermesine rağmen acildeki doktorun iğne yapılmasını uygun gördüğü için hemşire tarafından iğne yapıldığını söyledi.
İğneden sonra ayağında çok ağrı olduğunu ve ayağa kalkamadığını anlatan Köseoğlu, şöyle konuştu:
"Hemşireye söylediğimde, 'Doktora söyle' dedi. Doktora söylediğimde de 'Sabaha bir şeyin kalmaz' dedi. Sonra çıktım hastaneden ama ağrı geçmedi. Sabaha kadar ağrıdı, bacağım kızardı. Tekrar doktora gittim, üniversite hastanesine sevk ettiler, 40 gün fizik tedavi gördüm. Tedavinin sonucunda ayağımın böyle kalacağını, sinir harabiyetinin düzelmeyeceğini söylediler. Sakat kaldım, bir ayakkabı verdiler ve devamlı bu ayakkabıyla yürümemi söylediler."
- "Hastaneye sağlam gittim, sakat çıktım"
Köseoğlu, iğneyi yapan hemşire ile doktor hakkında 2007'de Sivas 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açtığını ancak davanın 27 Mayıs 2014'te "yargı yolu uyuşmazlığı" nedeniyle reddedildiğini kaydetti.
Bu kararın ardından 2015 yılında bu kez Sivas İdare Mahkemesi'ne başvurduğunu anlatan Köseoğlu, hazırlanan bilirkişi raporunda, "Hastada enjeksiyon yerinin yani ilacın kalçada hangi bölgeden yapıldığına ait delil olmadığı için olayda bir hizmet kusuru bulunmadığının kesin olarak ortaya konulamayacağı, bu nedenle kusur oranının da saptanmasının mümkün olmadığı" ifadelerine yer verilerek, başvurusunun yeniden reddedildiğini aktardı.
"Hayalim, her şeyim bitti. Hastaneye sağlam gittim, maalesef sakat çıktım." diyen Köseoğlu, sakat kalmadan önce inşaatlarda çalıştığını ancak rahatsızlandıktan sonra çalışamadığını dile getirerek, iş başvurusu yaptığı yerlerin ayağındaki sakatlığı öğrendiklerinde olumsuz cevap verip gönderdiklerini ifade etti.
Şu an işsiz olduğunu ve 3 ayda bir aldığı bin 100 lira maaşla hem ev taksidi ödemeye hem de üniversitedeki oğlunu okutmaya çalıştığını aktaran Köseoğlu, "Bazen Valiliğe başvuruyoruz, arada sırada oradan yardım alıyoruz. Maaşı 3 ayda alıyorum, yetmiyor, hemen bitiyor. Sağ ayağımda kısalma var, ayakkabımı 2 yılda bir değiştiriyorum. Ayakkabının maaliyeti 500 lira, alamıyorum. Engelli maaşıyla geçinmeye çalışıyorum." diye konuştu.
Köseoğlu, tek isteğinin kendisini bu duruma getiren kişilerin cezasını çekmesi olduğunu sözlerine ekledi.