65 yaş üstündekilerde daha sık görülen malign melanom kanseri, ozon tabakasındaki deliğin büyümesi ile çoğaldı. Hastalıktan korunmak için güneşin zararlı ışınlarından uzak durmak ve antioksidan takviyesi yapmak gerekiyor
ehlikeli bir deri kanseri türü olan malign melanom, son yıllarda en çok artış gösteren kanserler arasında baş sırada yer alıyor. Son 10 yılda yüzde 50'den fazla artan hastalık; kadın ve erkeklerde eşit oranda görülüyor. 65 yaş üzeri insanlarda, güneşle uzun süre temas eden bölgelerde gelişen hastalığın risk parametreleri; göz rengi, saç rengi, cilt rengi, ben ve çil sayısı ile güneşle temasa karşı oluşan cilt reaksiyonudur. Derisi, orta veya çok pigmentli olanlarda yani buğday ve esmer tenli olanlarda ise melanom riski düşüktür.
AVUSTRALYA BİRİNCİ SIRADA
Hastaların yüzde 75'inde, primer lezyon (başlangıç) bölgesinde daha önceden ben olduğu belirlenmiştir. Yapılan çalışmalarda; 5 milimetrenin üzerinde, asimetrik yani şekilsiz olan ben sayısının, cilt kanseri için önemli risk faktörü olduğu belirlenmiştir. Güneş duyarlılığı ve coğrafi farklılıkların da etkin olduğu malign melanomun en sık görüldüğü ülkeler ise Avustralya, Yeni Zelanda, Kuzey Amerika ve Kuzey Avrupa'dır. Ekvator'a yaklaştıkça hastalık riski artar.
BENDEKİ RENK DEĞİŞİKLİĞİ
Hastaların yüzde 70'inde ilk bulgular; renk değişikliği, kaşıntı, kanama ve ülserasyon olarak ortaya çıkar. Metastazlar ise tümörün anatomik lokalizasyonuna bağlıdır. Ciltteki şu belirtiler ise cilt kanseri şüphesi uyandırmalıdır:
Önceden var olan benler üzerinde belirgin değişikliklerin olması.
Ciltte çeşitli renklerde gölgeli deri lezyonları gelişmesi.
Doğal deri çizgileri taşımayan, kenarları kanayan lezyonlar... Hastalık, nadir olarak ayak tabanı veya el ve ayak başparmaklarındaki tırnak yataklarından başlayabilir. Hastalığın dişeti ve damakta gelişmesine ise çok sık rastlanmaz.
CİLT KANSERİ AŞISININ
Erken evrede uygulanacak tedavi cerrahidir. Biyopsi alındıktan sonra kenarda sağlam deri bırakılarak, ameliyat yapılmalıdır. Parmak lezyonlarında, ampitasyon (hasta organın ameliyatla alınması) gerekir.
Son zamanlarda bu kanser türünün aşısı üzerinde çalışmalar yoğunlaştırıldı. Bazı aşıların, hastalığın tekrarlamasına kadar geçen süreyi uzattığı gözlemlendi.