• BIST 8663.88
  • Altın 3021.991
  • Dolar 34.3322
  • Euro 37.3761
  • Ankara 1 °C
  • İstanbul 9 °C
  • Bursa 6 °C
  • Antalya 15 °C
  • İzmir 12 °C

Guatr Ve Tiroit Nodülüne Karşı İyotlu Tuz

Guatr Ve Tiroit Nodülüne Karşı İyotlu Tuz
Tiroit papiller kanseri görülme sıklığının arttığı şu günlerde çocukların, gençlerin, nodül oluşumuna karşı iyotlu tuz kullanması önerisi geldi.

Tiroit papiller kanseri görülme sıklığının arttığı şu günlerde çocukların, gençlerin, nodül oluşumuna karşı iyotlu tuz kullanması önerisi geldi.

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Müfide Nuran Akçay, "Guatr ve tiroit nodülüne karşı çocuk ve gençlerin iyotlu tuz kullanmasını öneriyoruz." dedi.

Tiroit papiller kanseri görülme sıklığının arttığı şu günlerde çocukların, gençlerin, nodül oluşumuna karşı iyotlu tuz kullanmasını isteyen Prof. Dr. Akçay, iyot eksikliğinin daha çok yüksek alanlardaki Himalayalar, Avrupa Alpleri ile Türkiye'de olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Akçay, şöyle devam etti: "Soluk borusunun önünde bulunan 20 gram ağırlığındaki önemli hormonlar salgılayan tiroit bezinin büyümesine guatr denilir. Tiroit bezi özellikle iyot eksikliği nedeniyle büyümektedir.

Önemli olan yaşadığınız bölgenin özellikle toprağında, suyunda iyot olması gerekir. Şayet yoksa ve az miktardaysa o zaman yeterli tiroit hormonu salgılayamaz ve bunu telafi etmek için tiroit bezi büyür. Bez, tüm olarak büyüdüğü gibi içinde nodül dediğimiz küçük sert yapılar halinde de büyür'.

En fazla nodül Kuzeydoğu Anadolu'da görülüyor

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Müfide Nuran Akçay, özellikle iyot azlığı olan Kuzeydoğu Anadolu'da çok fazla nodül görüldüğünü söyledi. Guatr hastalığının en baş sebebinin iyot eksikliği olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Akçay, genetik faktörlerinde dikkate alındığını bildirdi.

Radyasyona dikkat

Hastalığın önemli sebeplerden birinin de radyasyon olduğunu açıklayan Prof. Dr. Akçay, teknolojinin pik yaptığı günümüzde çok fazla radyasyon alındığını, sürekli TV ekranlarında, bilgisayarlar ve telefonlarında elden düşürülmediğine dikkat çeken Prof. Dr. Akçay, "Çernobil patlaması, nükleer patlamalardan da insanlar etkilendi. Ayrıca, çok fazla film ve tomografi çekimi radyasyon alınması noktasında önemli sebeplerdendir." diye konuştu.

Özellikle, 60 yaş üzeri kadınların yüzde 65'inin tiroidinde nodül olduğunu ifade eden Prof. Dr. Akçay, sözlerini şöyle sürdürdü;

'Tüm dünyada Tiroit hastalığı kadınlarda daha çok görülüyor. Tiroit nodüllerini son zamanlarda kanser şeklinde görüyoruz. Tabi eskiden daha az görülüyordu. Ama günümüzde radyasyona bağlı papiller kanserini fazlaca görüyoruz.

Mesela son bir yılda yaptığımız guatr ameliyatlarının yüzde 70'inde kanser var. Yani 10 hastanın 7 kişisi papiller tiroit kanseri. Bu oranı çok yüksek seviyelerde görüyoruz. 2. dünya savaşı yıllarında yüzdeki akneye, saç derisindeki mantara ve bademcik iltihabına kadar çok fazla radyoterapiler yapıldı. Radyoterapi yapılan bu kişilerde on yıl aradan sonra çıkan nodüllerin kanser olduğu belirlendi'

Günümüzde radyoterapinin az yapıldığını, ancak nükleer iyonize radyasyona çok maruz kalındığını ifade eden Dr. Akçay, günümüzde çevresel radyasyona fazlaca maruz kalındığını, bu sebeple de papiller kanser vakalarının çok arttığına işaret etti.

Çocuk ve gençlerde çıkacak nodüllere dikkat

Çocuk ve gençlerde çıkacak nodüllerin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Akçay, tiroit nodülü global olarak kadınlarda daha çok ama erkeklerdeki nodüllerin kanser olasılığının daha yüksek olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Akçay, şöyle devam etti: "Erişkin yaştaki kadına kıyasla gençlerdeki nodüllerin kanser olma riski de yüksek. Nodül her yaşta görülüyor ama erkeklerdeki, ergenlik ve çocukluk çağındaki nodüller daha tehlikeli. Anne çocuğun boynunda şişliği görüp önemsiz sanmasın, bu nodüller hızla büyüyor. Yine 60 yaşın üzerinde nodül çıkması önemli.

Hastalıkta erken dönem

Bu hastalıkta erken tanı ve tedavi çok önemli. Papiller kanser, iyi huylu kanser, erken dönemde iyi tedavi ve ameliyatla kişi normal hayatına devam edebilir.

Şayet ameliyat olmazsa kanser kemiğe, beyne, akciğere, vücudun her yerine metastaz yapabilir. Burada en önemli olan, tiroit bezi yapısal ve fonksiyonel olarak normal olanlar, çocuklar ve gençler mutlaka iyotlu tuz kullanmalıdır. Hastalık daha çok iyot eksikliğinden kaynaklanıyor.

Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği 1990'lı yıllarda Türkiye'deki guatrın fazla olmasının iyot eksikliğinden kaynaklandığı fark edildi ve tuzlar iyotlandı. Tiroit bezinde nodül ya da fonksiyonel problem olanlar ise iyotlu tuz kullanmamalı'

Prof. Dr. Akçay, yapısal ya da fonksiyonel bozukluk olduktan sonra alınan iyotun, kişiye zarar verip hem nodülleri büyüttüğünü hem de tiroit bezinin fazla çalışıp fazlaca hormon salgıladığını da sözlerine ekledi.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 1476 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim