“Aşılar, pnömokok (zatürre) hastalığını önlemenin en iyi yoludur. Toplum arasında zatürre aşısı olarak da bilinen iki tür pnömokok aşısı mevcuttur, bu aşılar kişinin zatürre dışındaki diğer pnömokokal hastalıklardan da korunmasına yardımcı olur. Grip olmak pnömokok hastalığına yakalanma olasılığını artırdığından, her yıl grip aşısı olmak da çok önemlidir"
Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır İçerenköy Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Fatma Nur Özdoğan, “Aşılar, pnömokok (zatürre) hastalığını önlemenin en iyi yoludur. Toplum arasında zatürre aşısı olarak da bilinen iki tür pnömokok aşısı mevcuttur, bu aşılar kişinin zatürre dışındaki diğer pnömokokal hastalıklardan da korunmasına yardımcı olur. Grip olmak pnömokok hastalığına yakalanma olasılığını artırdığından, her yıl grip aşısı olmak da çok önemlidir." ifadelerini kullandı.
Bayındır Sağlık Grubu'ndan yapılan açıklamaya göre, mevsimsel değişiklikler, bulaşıcı hastalıklar açısından sağlığı olumsuz yönde etkileyebiliyor. Bu süreçte en etkili önlem olarak aşılar öne çıkıyor.
Soğuk havaların gelmesi ile birlikte artış gösteren grip ve zatürre vakaları, sebep olduğu komplikasyonlardan ötürü hayatı tehdit edebiliyor. Bu noktada alınabilecek en büyük önlem, bağışıklık sistemini güçlendirmekten geçiyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Uzm. Dr. Özdoğan, grip ile zatürre riskinden ve ağır komplikasyonlarından korunulabilmesi noktasında aşıların büyük rol oynadığını bildirdi.
Özdoğan, grip ve zatürrenin her yaştan bireyde görülebildiğine, ancak bazı kişilerin bu iki hastalık açısından daha yüksek risk altında bulunduğuna dikkati çekerek, risk altında olunan durumları şu şekilde sıraladı:
"Pnömokokal hastalık açısından, 2 yaş ve altındaki kişiler, 65 yaş ve üzerindeki kişiler, alkolizm, kronik akciğer, kalp, böbrek, karaciğer hastalığı, diyabeti ya da HIV enfeksiyonu bulunanlar, kohlear implant, beyin omurilik sıvısı (BOS) sızıntısı olanlar, kanser, solid organ nakli veya bağışıklık sistemini zayıflatan başka bir durum veya ilaç kullananlar, nefrotik sendrom, orak hücre hastalığı ve diğer hemoglobinopatiler, dalağı alınmış ya da dalak fonksiyon bozukluğu olan kişiler, sigara kullanımı. Grip açısından; 65 yaş ve üzeri kişiler, belirli kronik tıbbi durumları (astım, diyabet veya kalp hastalığı gibi) olan herhangi bir yaştaki kişiler, gebeler, 5 yaşından küçük çocuklar."
Grip ve zatürre hastalıklarından korunmanın en önemli yolunun aşılar olduğunu belirten Özdoğan, “Aşılar, pnömokok hastalığını önlemenin en iyi yoludur. Toplum arasında zatürre aşısı olarak da bilinen iki tür pnömokok aşısı mevcuttur, bu aşılar kişinin zatürre dışındaki diğer pnömokokal hastalıklardan da korunmasına yardımcı olur. Ayrıca geçmişte pnömokok hastalığı geçirilmiş olsa bile, kişilerin zatürre aşısı uygulaması önerilir. Grip olmak pnömokok hastalığına yakalanma olasılığını artırdığından, her yıl grip aşısı olmak da çok önemlidir. Grip aşısının griple ilgili hastalıkları, hastaneye yatış ve hatta ölümle sonuçlanabilecek ciddi grip komplikasyon riskini azalttığı gösterilmiştir. Ayrıca grip aşısı, kronik kalp hastalığı olan kişilerde bazı kardiyak olayların daha düşük oranları ile ilişkilendirilmiştir. Her iki aşı da farklı bir bölgeye uygulanmak koşuluyla aynı anda yapılabilir.” değerlendirmesinde bulundu.
Uzm. Dr. Özdoğan, grip aşısı olmaması gereken kişileri ve sebeplerine ilişkin olarak da, “6 aylıktan küçük çocuklar, grip aşısının herhangi bir bileşenine karşı ciddi, yaşamı tehdit eden alerjisi olan kişiler grip aşısı olmamalıdır. Yumurtaya veya aşının içindeki maddelerden herhangi birine karşı alerjisi olan kişiler, Guillain-Barré Sendromu geçirmiş kişiler, henüz tanısı konulmamış ya da tedavisi yapılmamış orta-ağır herhangi bir hastalığı olan kişiler ise grip aşısı yaptırmadan önce mutlaka sağlık uzmanıyla konuşmalıdır.” ifadelerini kullandı.