Lisansüstü Yerleştirme Sınavları'nda (LYS) 5 puan türünde Türkiye birincisi olan Konyalı görme engelli üniversite adayı Fulya Akkaya'nın, sonuçlar açıklanmadan önce ÖSYM Başkanı Ömer Demir tarafından aranarak tebrik edilmesi üzerine, kendisine şaka yapıldığını zannettiği, aynı numarayı arayıp şaka olmadığını anlayınca büyük sevinç yaşadığı öğrenildi.
ÖSYM BAŞKANI ARAYINCA ŞAKA SANMIŞ
LYS sonuçlarına göre TM-1, TM-2, TM-3, TS-1, TS-2 puan türlerinde Türkiye birincisi olan görme engelli Fulya Akkaya, Türkiye birinciliğini, sonuçlar açıklanmadan iki saat önce kendisini arayan ÖSYM Başkanı Ömer Demir'den duydu. Akkaya ve ailesi, önce kendilerine şaka yapıldığını zannetti ama gerçeği öğrendiklerinde büyük mutluluk yaşadı.
Fulya Akkaya'nın bir fabrikada ustabaşı olan babası Osman Akkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sonuçların açıklanacağı gün, eşi ve kızıyla birlikte bilgisayarın başında heyecanla beklediklerini söyledi.
"ŞİMDİ TELEFONUN ZAMANIMI DEDİM"
Sonuçlar açıklanmadan 2 saat önce telefonun çaldığını ifade eden baba Akkaya, şunları kaydetti:
"Arayan ÖSYM Başkanımız Ömer Demirdi. Sonuçlar açıklanmadan, kızımızın birinci olduğunu ve aldığı puanları ondan öğrendik. Ben telefon çalınca ilk başta 'şimdi telefonun zamanı mı, ben sonuç bekliyorum' diyerek kızdım ama açmak zorunda kaldım. Telefondaki kişi 'ÖSYM sekreterliği' deyince bir an tereddüt yaşadım. Sonra telefonu kızıma verdim, kızım konuştu kapattım."
"ŞAKA OLMADIĞINI ÖĞRENİNCE ÇOK SEVİNDİK"
Akkaya, telefonu kapattıktan sonra kendilerine şaka yapıldığını düşündüklerini vurgulayarak, "ÖSYM Başkanı aradıktan sonra 'acaba biri bize şaka mı yaptı?' diye düşündük. 'ÖSYM böyle bişey yapmaz' diye biliyorduk. Tekrar aynı numarayı aradım. 'Evet, ÖSYM. Gerçekten doğru, Fulya birinci' dediler. Şaka olmadığını öğrenince çok sevindik." diye konuştu.
Meram Anadolu Lisesi öğrencisi kızı Fulya'nın ilk aşama olan YGS'de Türkiye 14'üncüsü olduğunu anlatan Akkaya, şaşkınlıklarının LYS sonucunu öğrenme şeklinden kaynaklandığını ifade etti.
"AİLEM BENDEN ÇOK SEVİNDİ"
Kızının başarısından gurur duyduğunu dile getiren Akkaya, nezaketi dolayısıyla ÖSYM Başkanı Demir'e teşekkür etti. Emeklerinin karşılığını almaktan mutluluk duyduğunu ifade eden üniversite adayı Fulya Akkaya ise birincilik değil ancak derece beklediğini söyledi.
Sonuçlar açıklanmadan önce gelen telefonun önce şaka olduğunu düşündüklerini anlatan Akkaya, "Sonra tekrar aynı numarayı arayıp gerçek olduğunu öğrenince sevindim ama ailem benden çok sevindi. İlk sınavda derecem vardı. Bunda da iyi bir sonuç bekliyordum ancak birincilik beklemiyordum. O nedenle, ÖSYMbaşkanımızın telefonunu, ilk etapta şaka zannettik. Nezaketinden dolayı kendisine teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.
"CANIM NE İSTERSE ONA ÇALIŞTIM"
Eğitim hayatında dersleri hep birer eğlence aracı olarak gördüğünü aktaran Akkaya, ilkokula başlamadan önce oynadığı çocuk oyunlarında dahi matematikle ilgilendiğini bildirdi.
Akkaya, kendisine çalışma programı hiçbir zaman yapmadığını, hazırlanan çalışma çizelgelerini istemediğini dile getirerek, "Hiç bana göre değil. Canım ne isterse ona çalıştım." dedi.
Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesini ya da Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümünü tercih etmeyi planladığını ileten Akkaya, hedefinin uzun vadede ise bir şirketin CEO'su (üst yönetici) pozisyonuna gelmek olduğunu söyledi.
"BAŞARILARLA DOLU SERÜVENİ VAR"
Anne Berlin Akkaya da Fulya'nın doğumundan itibaren kendilerini her konuda çok mutlu eden bir evlat olduğunu anlattı.
Fulya Akkaya'nın annesi olmaktan gurur duyduğunu dile getiren Akkaya, şunları kaydetti:
"Fulya'nın başarılarla dolu bir serüveni var. Her şeyi öğrenmeye çalışan bir çocuktu. Kendi kendine bir şeyleri keşfetmeye çalışan, hayatını kolaylaştırmak için bir sürü şeyi keşfedip hayatına katan bir çocuk. Kendi hayatını kendi kolaylaştırdı. Fulya, okula başlamadan önce okumayı ve yazmayı öğrendi. Çarpma ve bölme, toplama ve çıkarma işlemlerini de kendi kendine öğrenmişti. Bize doğal geliyordu, normalmiş gibi geliyordu ama normal olmadığını şimdi anlıyoruz. Başarılı doğdu, doğuştan hep bir farklılığı vardı ama belki biz keşfedememiştik."