Uygun yaptığı açıklamada, "Ülkenin bu zor döneminde, taşları yerinden oynatanlar, bulundukları makamlarda cesur adım atanlar, menfaati zarar gören bir güruh tarafından 'paralelci' diye yaftalanıp infaz edilmek istenmektedir." dedi.
Diyarbakır Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Doç. Dr. İbrahim Uygun, iki gün önce yazılı bir açıklama yaparak yaparak Sabah Gazetesi'ni yalanlamıştı. Uygun, "Gazetede yer alan 'Kasım 2013'te paralel yapı tarafından, usulsüz ihale suçlamasıyla hakkında soruşturma açılan ancak Bölge İdare Mahkemesi tarafından aklanan Diyarbakır Kamu Hastaneleri Birliği'nin kurucu eski Genel Sekreteri Doç. Dr. Muhammed Güzel Kurtoğlu' ifadesi tamamen bir yalandan ibarettir." demişti. Kurtoğlu'nun araç kiralama ihalesini usulsüz bir şekilde gerçekleştirdiğini iddia ederek, oluşan kamu zararının icra yoluyla tahsiline gidildiğini, yenilenen ihale sayesinde devletin 446 bin 400 TL zarardan kurtarıldığını vurgulamıştı.
Bunun üzerine yazılı bir açıklama yapan eski genel sekreter Muhammet Güzel Kurtoğlu ise Uygun'un beyanlarının doğru olmadığını dile getirdi.
Bugün yeni bir açıklama yapan Diyarbakır Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Doç. Dr. İbrahim Uygun da "Tüm bu iftira ve karalama kampanyalarıyla hizmet üretmemiz engellenmek istenmektedir. Var gücüm, azmim ve inancımla bu tür yalan, iftira ve karalamalara aldırmayacağımın ve çalışmaya devam edeceğimin bilinmesini isterim." dedi.
Sabah ve Yeni Akit gazetelerinin hakkında bir kampanyaya bilerek veya bilmeyerek alet olduğunu anlatan Uygun, "Bu zor dönemde, taşları yerinden oynatanlar, bulundukları makamlarda cesur adımlar atanlar, ezber bozanlar, menfaati zarar gören bir güruh tarafından 'paralelci' diye yaftalanıp infaz edilmek istenmektedir. Bu kirli ve karanlık oyunlara birkaç gündür ben de maruz bırakıldım. Diyarbakır gibi yıllarca maddi ve manevi olarak geri bırakılmış bir bölgede önemli bir görev ifa etmekteyim. Bu nedenle atamamın yapıldığı ilk günden bu yana medya marifetiyle aleyhimde bir kara propaganda yürütülmüştür. Önce yolsuzluklar üzerinden beni yıkmaya çalışan grup, bunu başaramayınca, 'paralelci' olduğum yalanını ortaya atmıştır. Bir yandan milletimize hizmet ederken bir yandan da aleyhimdeki bu tezviratı bertaraf etmeye çalışmaktayım. Bu iftiralardan sonra susmak bize yakışmaz. Kimseden zorla istifa etmesini istemedim. Göreve başladıktan sonra yeterince iş üretemeyen, verimsiz ve işine gerekli önemi vermediğini gördüğüm kişilere bu şekilde çalışamayacaklarını beyan ettim. Bu kişilerin herhangi bir sorun olmadığını belirtmeleri üzerine imza yetkilerinin kısıtlanması zorunluluğu doğdu. Bizim çalışkan, işini seven, iş üretip sonuçlandıran insanlara ihtiyacımız var. Diyarbakır’ın kaybedecek zamanı yok. Bu nedenle verimli çalışarak, sağlık hizmetinde kaliteyi yükseltecek personeli bulup birliğimizde geçici olarak görevlendirdik. Bu şekilde hizmet alımına da devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
