"Dün yediğim kuru fasulye hâlâ midemde" ya da "Ne yesem gaz yapıyor" gibi şikayetler pek çok kişiyi etkiliyor. Diyetisyenler ise gaz sorununa "Dur" demek için en iyi çözümün doğru beslenmek olduğunu söylüyor
Kronik bir hastalık olan irritable bağırsak sendromu (spastik kolon) tedavisinde doğru beslenmek, hastanın hayatını değiştirebiliyor! Bazen, beslenme düzenine bir baharat eklemek, bir çayı kesmek ya da pişirme tekniğini değiştirmek bile yıllardır süren kabızlık ya da gaz şikayetlerinin bitmesini sağlayabiliyor! Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Beslenme ve Diyet Uzmanı Arzu Gökmen; spastik kolon, sinirsel kolit ve spastik kolit hastalarını rahatlatacak beslenme formülleri verdi:
1 AZ VE SIK YİYİN
Sindirim sistemi; bir anda mideye inen çok miktarda yiyeceği sindirmekte zorlanabilir. Bu nedenle yemekler, azar azar ve sık aralıklarla yenmelidir. Öğün sayısını artırarak ve her öğünde alınan besin miktarını azaltarak, sindirim sisteminin düzgün çalışmasına yardımcı olabilirsiniz.
2 ÇOK İYİ ÇİĞNEYİN
Yemeklerinizi iyi çiğneyin. Mekanik sindirimi dişler gerçekleştirdiği için besinleri iyi çiğnemek, hem dişlerimizin hem de sindirim sistemimizin rahat çalışmasını sağlar. Çiğneme süresinin uzun tutulması çok yemeyi de önler.
3 GAZSIZ BESLENİN
Sürekli aşırı gazdan şikayet ediyorsanız, gaz yapan besinleri az tüketin. Baklagiller, lahana, Brüksel lahanası ve bezelye; diğer gıdalara göre daha fazla gaz yapıcı besinlerdir. Kimyon ve zencefil ise gaz gideren baharatlardır.
4 KAHVALTISIZ OLMAZ
Saatler süren kahvaltılar yapmak zorunda değilsiniz ama her sabah kahvaltı yapmalısınız. İki dilim keçi peyniri ve iki dilim tam tahıllı buğday ekmeğiyle karnınızı doyurabilirsiniz. Sade probiyotik yoğurda, tam tahıllı gevrek ve bir avuç çekirdekli siyah üzüm karıştırarak yemek de sağlıklı bir kahvaltı seçeneğidir.
5 EGZERSİZ YAPIN
Hareketsizlik, günümüzün en büyük sorunlarından biri... Bağırsak ve mide sorunu olanlarınsa, diğerlerinden daha fazla harekete ihtiyacı var. Bu yüzden, düzenli fiziksel aktivite yapın. Haftada üç kere 30 dakikalık yürüyüşlerle başlayıp zamanla hem süreyi, hem de tempoyu artırabilirsiniz.