YÖK’ün açıklanan lisan eğitimi listesinde Fizyoterapi bulunmasının ‘Fizyoterapistlik’ mesleğine yarar değil aksine zarar veren bir uygulama olduğunu belirten Türkiye Fizyoterapistler Derneği Başkanı Doç. Dr. Bülent Elbasan, alınan bu kararın skandal olduğunu belirterek, "acil olarak sona ermesi için yürütmeyi durdurmak için hukuki süreci başlattığımızı ve hatta bu yanlıştan dönülmesi için acil olarak eylem kararı aldığımızı tüm kamuoyuna duyururuz" ifadelerini kullandı.
Türkiye Fizyoterapistler Derneği tarafından yapılan basın açıklamasında şunlara değinildi; "Dernek olarak mesleğimizin geleceği ile ilgili olarak YÖK’ün aldığı manidar ve bir o kadar da anlamsız kararı sonrası kamuoyunu bilgilendirmek ve fizyoterapistlik mesleğinin uygulama alanlarının ve eğitiminin nasıl olması gerektiği konusunda aşağıdaki açıklamamız elzem hale gelmiştir. Bildiğiniz gibi, Türkiye Fizyoterapistler Derneği olarak yaptığımız görüşmeler ve YÖK’ten aldığımız bilgiler doğrultusunda ‘Lisans Tamamlama’ programının Fizyoterapi ve Rehabilitasyonu kapsamayacağı yönünde idi. Ancak, bugün açıklanan kararla lisans eğitimi listesinde fizyoterapi bulunmaktadır. Kamuoyu şunu bilmelidir ki, fizyoterapistlik mesleği uzaktan eğitimle değil birebir pratik eğitim temelli bir meslektir.
Karar Alınırken YÖK Kimseye Danışmamış…
Gelecek nesilleri, sağlık sistemimizi ve dolayısıyla milyonları ilgilendiren böylesi hassas bir konuda YÖK’ün bu konuda ilgili üniversite bölüm ve hocaları ile görüşmediği, hocaların fikirlerinin dahi alınmadığını da üzülerek aktarmak isteriz. YÖK okul, kontenjan arttırma gibi durumlarda fikir almadığı gibi bu konuda da okul ya da derneklerden fikir almamış bir skandal daha uygulamaya ne yazık ki imza atmıştır.
Eylemle Yanlışa Dur Diyeceğiz…
Yaşanan bu akıl almaz ve hiçbir bilimsel temele dayanmayan karar sonrası TFD olarak diğer meslek örgütleri ile görüşülmüş ve mağdur olan tüm sağlık personelleri ile birlikte ciddi kararlar almış bulunmaktayız. Buna göre; ilk olarak her zaman hukukun üstünlüğünü savunan TFD olarak alınan bu akıl dışı kararın bir an önce sona ermesi için avukatlarımıza gereken talimatları verdiğimizi ve yürütmenin durdurulması için gereken tüm prosedür ve hukuki süreci başlattığımızı bildirmek isteriz.
Bu yanlışın telafisi çok ağır ve dönülmez bir skandal olduğuna inandığımız için böylesi bir uygulamaya asla izin vermeyeceğimizin de bilinmesini isteriz. Bu nedenle; mağdur olan diğer tüm meslek grupları ile beraber daha fazla ses getirebilmek adına acil eylem yapacağımızı da paylaşmak isteriz."