• BIST 9642.1
  • Altın 3002.717
  • Dolar 34.5123
  • Euro 36.1711
  • Ankara -1 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Bursa 3 °C
  • Antalya 7 °C
  • İzmir 7 °C

Faydası saymakla bitmiyor

Faydası saymakla bitmiyor
Sağlığa yararları saymakla bitmeyen bu gıda, hayatımızdan hiç çıkarmamamız gereken besinler arasında yer alıyor.

Ayrana benzeyen ve en az ayran ile yoğurt kadar faydalı olan kefir, 7’den 70’e herkesin mutlaka tüketmesi gereken gıdalardan...


Kefir kültüre edilmiş, bir çok sağlık unsuru içeren, ayran benzeri bir içecektir. Uzun zamandan beri Kafkasya’da bilinen ve yöre halkı tarafından yapılıp içilen bir süt içeceği. Halen Rusya’da tüketilen fermente süt içeceklerinin yüzde 70’ini kefir oluşturmakta. Bu ülkede 1981 yılında 1 milyon 160 bin ton kefir yapıldığı; Almanya, Finlandiya, Fransa, Çek Cumhuriyeti ve İsveç’te ise kefirin ticari olarak üretilip satıldığı belirtilmiş. Son yıllarda ülkemizde de bazı rahatsızlıkları iyileştirmek amacıyla evlerde kefir yapılmakta ve kefir tane sine olan talep her geçen gün biraz daha artmakta.

HERKES RAHATÇA TÜKETEBİLİR

Kefir; ekşi ve ferahlatıcı tadıyla ayrana, probiyotik yapısıyla da yoğurda benzemektedir. Kefirde doğal olarak yer alan bakteriler ve mayaların simbiyotik etkileşimi sonucu oluşan yapılar, bu içeceğin düzenli olarak tüketilmesi durumunda, sağlık açısından büyük fayda yaratmaktadır. Kefir, değerli vitamin ve minerallerle yüklenmiştir. Kolay sindirilebilir proteinler ve doğal antibiyotik özellikler içermektedir. Kefirde yer alan çok miktardaki yararlı maya ve bakteri, kültüre edilme işleminden sonra, ortamda bulunan laktozun tamamına yakınını yapılarında bulunan laktoz enzimi ile tüketirler. Böylece laktozu tolere edemeyen kişilerde kefiri gönül rahatlığıyla tüketirler.

Kefir çok farklı sütler ile örneğin inek, keçi, koyun, hindistan cevizi, pirinç ya da soya sütleriile yapılabilir. Yapısal olan mukoz benzeri özelliği, sindirim sisteminde yararlı bakterilerin kolonizasyonunu kolaylaştırır. Kefir, tanecik (grain) adı verilen jelatinimsi beyaz ya da sarı partiküllerden oluşmaktadır. Bu tanecikli yapı, kefiri diğer süt ürünlerin den ayırmaktadır. Bu tanecikler, bakteri-maya karışımı kazein (süt proteini) ve kompleks şekerlerle küme halini almaktadır. Bazı taneciklerin fermentasyon işlemleri sonucunda bir elin avucuna sığabilecek büyüklüklere ulaştığı bilinmektedir. Tanecikler yapılarında bulunan yararlı organizmalar sayesinde sütü fermente ederek, kültüre edilmiş bir ürüne dönüştürmektedir. Kefir, vücudun temel fonksiyonlarında ve çeşitli faaliyetlerinde kullanılan mineraller ve esansiyel aminoasitler bakımından son derece zengindir. Kefirde bulunan proteinler kısmi sindirimi yapılabilen ve bu nedenle vücut tarafından kolay değerlendirilebilen yapılardır. Kefirde bol miktarda bulunan esansiyel aminoasitlerden biri olan triptofan ile kalsiyum ve magnezyumun sinir sistemi üzerinde rahatlatıcı bir etkisi olduğu bilinmektedir.

ENERJİ KAYNAĞI

Vücudumuzda en çok bulunan ikinci mineral madde olan ve kefirde de bulunan fosfor ise, hücre gelişimi ve enerji ihtiyacının karşılanması için karbonhidratların, yağların ve proteinlerin kullanımında büyük kolaylık sağlamaktadır. Bu açıdan da, kefir yemek yararlıdır. Kefir; B1, B12 ve K vitaminleri bakımdan da çok zengindir. Bu vitaminlerin yeterli derecede alınmasının gerek böbrek, karaciğer ve sinir sistemine gerekse de rirahatsızlıklarına sayısız fayda sağladığı bilinmektedir.

EVDE NASIL KEFİR YAPILIR

Evde kefir hazırlamak için bir kavanoza veya ağzı geniş bir şişeye, 2 bardak taze süt koyun. Kefir tanelerini bulundukları kaptan demir olmayan bir süzgeç vasıtasıyla süzün. Süzgeçte kalan kefir tanelerini ise sütün konduğu kaba aktarın. Ağzını bir kapla sıkı olmayacak şekilde örtün. 24 saat oda sıcaklığında bekletin. Kefir tanelerini bir kez daha demir olmayan bir süzgeçle süzün. Bunları eğer tekrar kefir yapılacaksa sütün içine, yapılmayacaksa kendi kaplarına koyun. Hazırladığınız kefiri en çok 2 gün içinde tüketin. Ağzı kapalı bir kabın içinde, buzdolabın da muhafaza edin.
 



Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 2287 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim