Tansiyon hastası Ferdane Kırmızı: "Yıkılan ikinci binanın bizimki olduğunu ve eşimin enkaz altında kaldığını düşünerek feryat etmeye başladım. Toz bulutu dağılmaya başladığında yakınımızdaki başka bir binanın yıkıldığını fark ettim. Bir süre sonra da eşim yanıma gelince rahat bir nefes alabildim"
Adana'nın merkez Çukurova ilçesinde, Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesindeki 7,7 büyüklüğündeki depremin ardından karısının ilaçlarını almak için girdiği apartmanda, merkez üssü Elbistan olan 7,6 büyüklüğündeki ikinci depreme yakalanan kişinin, yıkılan iki binanın enkazı ve oluşan toz bulutunun arasında ilerleyip eşine ulaşması güvenlik kamerasına yansıdı.
Çukurova ilçesi Güzelyalı Mahallesi 81189. Sokak'taki Mete Apartmanı ile 81190. Sokak'taki Özgür Apartmanı'nın yıkıldığı, 16 kişinin hayatını kaybettiği, 6 Şubat saat 13.24'te meydana gelen 7,6 büyüklüğündeki depremin ardından bölgede yaşananlara ilişkin güvenlik kamerası görüntülerine ulaşıldı.
Bir apartmanın güvenlik kameralarınca kaydedilen görüntülere göre, iki binanın art arda yıkılmasıyla çevreyi toz bulutu kaplıyor. Depremde yıkılan iki binanın ortasında kalan ve enkazların giriş bölümünü kısmen kapattığı apartmandan 70 yaşındaki Cezmi Kırmızı panikle dışarıya çıkıyor.
Cezmi Kırmızı, daha sonra iki binanın enkazı ve bölgede oluşan toz bulutunun arasında güçlükle ilerleyerek kendisini araçta bekleyen eşi Ferdana Kırmızı'nın yanına gidiyor.
70 yaşındaki Ferdana Kırmızı, AA muhabirine, 6 Şubat'ta saat 04.17'de Pazarcık'ta meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki ilk depreme uykuda yakalandıklarını söyledi.
Yaşadıkları şokla yataktan kalkamadıklarını aktaran Kırmızı, "Sarsıntının bitmesinin ardından oğlum ve gelinim aklıma geldi. Hemen telefonla onları aradım. Oğlum telefona cevap verdiği sırada ikinci bir deprem daha oldu. Bunun üzerine eşimle aşağıya indik. Bu sırada şiddetli yağmur yağıyordu. Biz de aracımıza binip beklemeye başladık." diye konuştu.
- "Eşim yanıma gelince rahat bir nefes alabildim"
Kocasının öğle saatlerinde bazı ihtiyaçlarını almak için üçüncü katta bulunan dairelerine girdiğini, kendisinin de apartmanın önünde araçta beklediğini anlatan Kırmızı, şöyle devam etti:
"Döndüğünde tansiyon haplarımı almayı unuttuğunu fark edip tekrar içeriye girdi. Bir süre sonra yeniden deprem oldu. Bu sırada içinde bulunduğum araç ileri geri hareket etmeye başladı. Eşimi merak edip araçtan inmek istediğim sırada yakınımızdaki apartman yıkıldı. Bunun üzerine fenalaşmaya başladım. Bir anda etrafı toz bulutu kapladı. Daha sonra bir apartman daha yıkıldı. Yıkılan ikinci binanın bizimki olduğunu ve eşimin enkaz altında kaldığını düşünerek feryat etmeye başladım. Toz bulutu dağılmaya başladığında yakınımızdaki başka bir binanın yıkıldığını fark ettim. Bir süre sonra da eşim yanıma gelince rahat bir nefes alabildim."
Kırmızı, yakınlarındaki iki binanın depremde yıkılmasından kısa süre sonra polis, AFAD ve sağlık ekiplerinin olay yerine gelip enkaz altında kalanları aramaya başladığını söyledi.
Bir komşusunu depremde kaybettiğini aktaran Kırmızı, olayın şokunu halen atlatamadığını dile getirdi.
Apartmanları için "az hasarlı" raporu verildiğini belirten Kırmızı, yeni bir depremde yıkılmasından endişe duydukları için evlerine yerleşmekten korktuklarını sözlerine ekledi.