Silivri'den çıkış yok
Ergenekon sanıkları artık 'uzman yok' diye başka hastanelere gidemeyecek. Dört ayda yedi branş birden açılan Silivri Devlet Hastanesi'ne son bir yılda atanan doktor sayısı ise 30
Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarında tutuklanan sanıkların tedavi süreçleri 'usulsüzlük' tartışmalarını da beraberinde getirdi. Sağlık Bakanlığı tüm bu iddiaların önün geçmek için Prof. Dr. Necmi Ayanoğlu Silivri Devlet Hastanesi'nde dört ayda yedi branş birden açtı. 11 bin nüfusun Silivri Cezaevi'nin taleplerine cevap veremeyen hastanede, kardiyoloji, plastik cerrahi, göğüs hastalıkları, kalp damar cerrahisi, fizik tedavi merkezi ve psikiyatri bölümleri hizmete girdi. Sırada yoğun bakım ve MR üniteleri var. Böylece, Ergenekon sanıklarının uzman olmadığı gerekçesiyle başka hastanelere gitmelerinin de önüne geçilecek.
Merkez hastane olma yolunda hızla ilerleyen Silivri Devlet Hastanesi'ne son altı ayda ataması yapılan doktor sayısı da diğer hastanelere oranla hayli yüksek. Yeni açılan bölümlerle birlikte son bir yılda yaklaşık 30 doktorun ataması gerçekleştirildi.
BİR YIL İÇİNDE 30 DOKTOR ATANDI
Kalp damar cerrahisi ve kardiyoloji servislerine 3 doktor, fizik tedavi merkezine 2 uzman doktor, diyaliz ünitesine 1 uzman doktor, 2 pratisyen doktor, göğüs hastalıkları bölümüne 2 uzman doktor, genel cerrahi servisine 2 uzman doktor, dahiliye servisine 3 uzman doktor, acil servise 8 pratisyen hekim, pataloji ve radyodiagnostik laboraturlarına 2 uzman doktor ile değişik ünitelere 6 hemşirenin atamaları yapıldı.
Kimse uzman yok diye başka hastaneye gönderilmeyecek
Silivri Devlet Hastanesi Başhekimi Uzman Dr. Ulvi Yılmaz, ilçenin son yıllarda sürekli göç aldığına dikkat çekerek, şunları söyledi: 'Cezaevi ve çevre ilçelerden gelen hastaların beklentilerini karşılayamıyorduk. Hastanenin yeni yerine taşınmasıyla birlikte yeni branşları devreye soktuk. Diyaliz ünitemiz, sertifikalı 1 uzman doktor, sertifikalı 2 pratisyen doktor, sertifikalı 2 hemşire ve 1 psikolog ile geçtiğimiz ay hizmet vermeye başladı. Önümüzdeki günlerde yoğun bakım, tomografi ve MR üniteleri de hizmete açılacak.'
YOĞUN BAKIM SIRADA
Uzman doktorların atanmasıyla eksiklerinin kamadığının altını çizen Yılmaz, şöyle devam etti: 'Böylece hiç kimse hastanemize gelip de 'Uzman yok' diye başka hastanelere gönderilmeyecek. Her branşla ilgili doktor arkadaşlarımız bulunuyor. Yoğun bakım ünitesi 10 yataklı olacak. Bununla birlikte eksiğimiz de kalmayacak.'
Öte yandan Silivri Cezaevi'ne doktor atanmamasına cezaevi yönetimi tepkili. İki yıl önce kurulan polikliniğe Silivri Devlet Hastanesi'nden üç doktor nöbetleşe geliyor. Cezaevinde yaklaşık 11 bin olan tutuklu sayısının açılacak üç yarı açık cezaeviyle birlikte 14 bine kadar çıkması bekleniyor.
'SEVK HASTANESİ' GİBİYDİ!
Silivri Devlet Hastanesi, birçok branşta uzman olmadığı için adeta 'Sevk hastanesi' görevini yapıyordu. Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra tedavi amacıyla farklı hastanelerde tedavi alıtna alınan sanıklardan bazıları şöyle:
Levent Ersöz: Kalp rahatsızlığı, prostat ve enfeksiyon teşhisiyle bir süre İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde kalan Ersöz, 'Majör depresyon' tanısıyla da Bakırköy Ruh Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne kaldırılmıştı.
Çetin Doğan: 'Bayloz Planı' soruşturması kapsamında tutuklanan emekli Orgenerel Doğan, kalp rahatsızlığı nedeniyle Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ve GATA'da tedavi gördü.
Prof. Fatih Hilmioğlu: Silivri Cezaevi'nde yüz felci geçiren Hilmioğlu, önce Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, ardında da Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde aylarca tedavi gördü.
Veli Küçük: Ergenekon davasının kilit isimlerinden emekli Tuğgeneral Küçük, geçtiğimiz yıl birtakım tahliler yapılması için 10 günlüğüne Bakırköy Dr. Sadi Konukoğlu Devlet Hastanesi'ne kaldırılmıştı.
Arif Doğan: JİTEM'in kurucusu olduğu iddia edilen emekli Albay Doğan, kalp rahatsızlığı nedeniyle bir süre GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi`nde yattı.
Prof. Mehmet Haberal: Ergenekon tutuklularından Haberal, 'ölüm riski taşıdığı' şeklindeki raporlar doğrultusunda İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü'nde 1 yılı aşkındır tedavi görüyor. Cezaevine konulduğu gün aniden rahatsızlanan Haberal, uzun süre savunma yapamamıştı. Haberal daha sonra, video konferans yöntemiyle ifade vermişti.
Ercan ÖZTÜRK