Dr. Akın gelişmiş teknoloji ile sıcak yaz aylarında da istenmeyen tüylere veda etmenin çok basit olduğunu söyleyecektir size.
Milyonlarca insan yüzlerindeki ve vücudunun çeşitli bölgelerindeki tüylerden şikayetçi. Bugüne kadar istenmeyen tüylerden kurtulmak için uygulanan ağda, tıraşlama, tüy dökücü krem gibi yöntemler, geçici rahatlık sağlıyor ama kesin çözüm sunmuyordu. Oysa lazer epilasyon öyle değil. Eski yöntemlerin yerini alan lazer epilasyon daha konforlu, uygulaması daha kolay, etkili ve kesin çözüm veren bir uygulama. Yaz ayları dahil.
Doğru cihazlar kullanıldığı takdirde ve epilasyondan sonra uygun güneşten koruyucular kullanıldığı sürece, yazın uygulama yaptırmanın hiç bir sakıncası yok. Burada sözü, Anadolu Sağlık Suadiye Tıp Merkezi Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Figen Akın’a bırakmakta yarar var: “Epilasyon lazer işleminin uygulanabilmesi için, o bölgedeki kılların sert ve koyu renkli olması gerekir. Etkili sonuç alınabilmesi için 6-8 hafta aralıklarla en az 3-4 seans uygulanmalı.
Erkek tipi tüylenmeden yakınan kadınlarda lazer öncesi hormon tahlilleri yapılmalı. Önemli bir öneri daha: Epilasyon lazer 16 yaşından küçüklere uygulanmamalı.” Dermatolojideki lazer uygulamalarında en önemli sorunlardan birinin, uygulamanın güzellik merkezlerinde yapılması olduğunu belirten Dr. Figen Akın devam ediyor; “Lazer medikal merkezlerde, dermatoloji ve plastik cerrahi uzmanlarınca uygulanmalı. Aksi takdirde sıkıntılar yaşanabilir.” Şimdi lazer epilasyon hakkında yöneltilebilecek soruların cevaplarını Dr. Figen Akın’dan alalım.
“16 yaşından küçüklere uygulanmaz”
Lazer epilasyon nedir?
Aktif büyüme aşamasında olan kıl köklerinde melanin pigmenti bulunur. Lazer cihazının ışını, bu koyu pigment tarafından emilir. Lazer enerjisi çevre dokuya zarar vermeden kıl folikülünü ısıtıp yok eder. Kıllar, seans sonrasında 2-3’üncü hafta içinde dökülmeye başlar.
Kimlere uygulanabilir?
16 yaşından büyük kadın ve erkeklere. Lazerin kıl dökücü etkisi en iyi açık renk tende, koyu kalın kıllarda görülür. Kişinin ten rengi ve kıl yapısı bu özelliklere ne kadar yakınsa, tedaviye de o derece olumlu cevap verir.
Kaç seans gerekir?
Lazer, etkisini, sadece aktif olarak büyümekte olan kıl köklerinde gösterir. Herhangi bir zamanda tüm kılların ancak yüzde 85-90’ı bu aşamada olduğundan, seansların 4-8 hafta aralıklarla tekrarlanması gerekir. Gerileme ve dinlenme aşamasında olan kıllar, yerlerine yenileri gelmek üzere dökülmeye hazırlanır. Dökülmek üzere olan kıllarda çok az melanin pigmenti bulunduğu için lazere yanıt verme olasılıkları çok düşüktür. Uygulanacak seans sayısı 5-10 arasında değişir.
Hangi bölgelere uygulanır?
Kılların olduğu her yere uygulanabilir. En sık uygulanan bölgeler yüz, çene, dudak üstü, koltuk altı, kollar, sırt, karın bölgesi, bikini bölgesi ve bacaklar.
“Lastik bir bantın deriye çarpması gibi”
Uygulama nasıl yapılır?
Önce ilgili bölge tıraşlanır. Lazer ışınından gözleri korumak için tedavi süresince özel koruyucu gözlük takılır. Tedavi türüne göre bölgeye ağrı duymayı azaltacak jel veya sprey sürülebilir. Her lazer atımı, lastik bir bantın deriye çarparken uyandırdığı hisse benzeyen hafif bir batma hissine neden olur. Anestezi gerektirmez, sorunsuz uygulanır.
İşlemden sonra ciltte herhangi bir değişim olur mu?
İşlemden hemen sonra lazer tedavisi uygulanan bölgede pembemsi renk değişikliği, kızarıklık ve minik kabarıklıklar görülebilir. Kıl kökünden, ısı çıkışına bağlı olarak meydana gelen bu değişiklikler, normal ve geçicidir. Cilde zarar vermez. Soğuk uygulaması yapılabilir. Bazen hafif bir kabuklanma gözlenebilir. Kabuklanma gelişirse bölgenin iyice nemlendirilmesi gerekir.
- İşlemden sonraki haftada kılların tekrar uzadığı görülebilir. Endişe edilmemesi gereken bu durumda, kılların çoğu ölü olup dökülme aşamasına geldikleri için bu şekilde görünür.
- İkinci haftada kıllar dökülmeye başlar ve sonraki altı hafta boyunca dökülme devam eder.
- Bu süre sonunda yeni kıllar çıkmaya başlar. Böylece, bir sonraki lazer epilasyonu uygulamasının zamanının geldiği anlaşılır.
“Yüzde 90’lık sonuç başarı demektir”
Önce ve sonrasında nelere dikkat edilmeli?
- Deride tahrişe neden olabileceği için akne ilaçları ve cilt bakım ürünleri tedaviden önce ve sonra kullanılmamalı.
- Yine tedaviden önce ve sonra güneşlenmekten kaçınmak gerekir. Çünkü bronzlaşma, pigmentasyon bozukluklarına yol açabilir.
- Tedavi sonrası nemlendirici uygulanırsa cilt daha çabuk toparlanır.
- Seanslar arasında ağda uygulanmamalı ya da epilatör kullanılmamalıdır.
- Tedavi edilen bölge ovalanmaz veya kaşınmaz.
- Seanstan sonraki ilk 24 saatte egzersiz yapılmaz. Çünkü ter, lazerin deride yol açabileceği tahrişi artırabilir.
Ne tür yan etkiler görülebilir?
En sık görülen yan etki, deride 3-4 saat kadar süren hafif kızarıklıklar. Nadiren ciltte su toplanması ve renk değişiklikleri ortaya çıkabilir.
Lazerle tüylerden tamamen kurtulmak mümkün mü?
Lazer epilasyon ile tüylerin tam olarak yok olması gerçekçi bir beklenti değil. Tüylerin farklı aşamalarda bulunması nedeniyle yüzde 100 azalma olmaz. Hedef, tüylerin yüzde 80-90 oranında azaltılması. Ortalama 4-6 seans sonra yüzde 80-90 oranında azalma, uygulamanın başarılı olduğunu gösterir.
Geçici dövme de en az kalıcısı kadar riskli
Gençler arasında hızla yayılan piercing ve dövme modası, özellikle görünür hale geldiği yaz aylarında göze hoş geliyor olabilir. Ancak iki uygulamanın da yol açabildiği allerjik reaksiyonlar ciddi sorunlar yaratabiliyor. “Geçici dövme” mi dediniz? Ne yazık ki o da tehlikeli olabiliyor. Yazın tatil yerlerinde, çocuklara bile yapılan geçici kına dövmeler de umulmadık sorunlar yaratabiliyor. Dr. Figen Akın dövme ve piercing’in zararları konusunda da bilgi verdi.
- Piercing ve dövme, steril ortamda yapılmadığı takdirde, hepatit B, hepatit C, AIDS gibi hastalıkların bulaşmasına neden olabiliyor.
- Ayrıca açık tenli kişilerde ‘keloid’ adı verilen yaralar oluşabiliyor. Keloid, piercing yapılan bölgede sertlik ve doku kitlesi oluşmasına yol açıyor. Vücut orta hat (göğüs ön yüz, yüz orta hat ve omuzlar) bölgesine yapılan piercing işlemlerinde keloid oluşma riski artıyor.
- Piercing yaptıran kişide metal alerjisi varsa uygulama alanında ciddi kontakt dermatit (bazı maddelerle temas sonucu oluşan alerjik deri iltihabı) oluşabiliyor. Bu, bir tür egzama. Bu tür reaksiyonlar, genital bölge ve ağız içi gibi alanlarda daha ciddi seyredebiliyor. Ve ne yazık ki bazı metal alerjilerinde reaksiyon piercing uygulanan alanla sınırlı kalmıyor. Alerji yaratan maddenin kan ile dağılması yüzünden reaksiyon vücuda yayılarak daha ciddi boyutlara ulaşabiliyor.
- Piercing ve dövme yapılan kişide, hemofili (kan pıhtılaşmasının yetersizliği) gibi kanama bozukluğu varsa işlem sırasında sorun yaşanabiliyor.
RÖPORTAJ: ESRA ÖZÜBEK
[email protected]
