Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun büyük tartışmalara ve tepkilere yol açan 'Tam Gün Yasası'na ilişkin açıklamaları hekimler arasında yankı buldu.
Müezzinoğlu'nun tam gün yasasının ardından istifa ederek, ücretsiz izne ayrılarak ya da emekli olarak üniversite hastanelerinden ayrılan doktorları kaybetmek istemediklerini açıklamasını hekimlerden karşılık buldu.
Türk Tabipleri Birliği Başkanı Prof. Özdemir Aktan: Uygulamada geri dönüş olmak zorunda. Anayasa Mahkemesi, konuya ilişkin kararıyla hem üniversite hastanelerinde hem de devlet hastanelerinde görevli doktorların, mesai saatleri dışında serbest çalışabileceklerini bildirmişti. Bu izne rağmen engelleyici düzenlemeler yapıldı, hemen hepsi yargıdan döndü. Akdağ bunu kan davasına çevirmişti. Baçbakan'ın ameliyatında Tam Gün'ün delindiğini hatırlayacaktır.
Prof. Dr. Serdar Tekgül (Hacettepe Tıp): Kaotik bir durum var. Tam Gün ile ilgili son düzenleme de Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi ancak iptal işlemi uygulamaya geçemedi. Ama belirli revizyonlarla eski noktaya gelinebileceğine ilişkin bir beklenti var. Amaç muayenehanelere karşı durmaktı, ancak uygulamadan sonra muayenehane sayıları çok arttı. Değişiklik yapılırsa, üniversitede de hastalarıma bakmak isterim.
Prof. Dr. Hasan Biri (Gazi Tıp / izin hakkını kullanıyor): Bu konunun tekrar tartışılması gerektiği ortada. Yeni ve kabul edilebilir bir düzenleme olursa ciddi sayıda öğretim üyesi geri dönecektir.
Prof. Dr. Serdar Tezelman: (İstanbul Tıptan emekli): Çok ağır vakaları çözebilecek bir hekim grubu kolay yetişmiyor. Üniversitelerde çok kalifiye yetiştirilmiş hekimleri küstürdüler, bunların düzeltilmesi gerekiyor. Eğer Sağlık Bakanlığı somut ve olumlu atarsa, doktorlar da fedakarlık yaparak geri dönerler. Ben de yeniden dönerim.
Prof. Dr. Cansun Demir (Çukurova Tıptan emekli): Hiçbirimiz mutlu ayrılmadık. Hâlâ akıllarımızın bir köşesinde öğretim üyeliğimizi, ameliyatlarımızı, bilimsel çalışmalarımızı bir arada yaptığımız üniversite ortamına geri dönmek var. Tabii Sağlık Bakanlığının somut adımlarını görmemiz lazım. Üniversiteye dönebilmemin yolunun açılmasını heyecanla bekliyorum.
Prof. Dr. Muhit Özcan: (Ankara Tıp): Öğretim üyesi yetiştirmek uzun bir zaman gerektiriyor. Tam Gün şu anki biçimiyle "doktor başka, hoca başka" anlayışı geldi. Bir ilçe devlet hastanesiyle üniversite hastanesinin aynı kurallarla idare edilmesi doğru değil. Akdağ'ın kötü niyetli olduğunu düşünmüyorum ama uygulamadaki sorunlar, gidişatı değiştirdi. Türkiye'de 100 tane hematoloji hocası var. Bakanın şu anki tavrı çok umut verici altı doldurulmalı.
Prof Dr. Pınar Saip (İÜ Tıp): Tam gün bütün hastaneleri tek tipleştirme eğilimindeydi. Amaç üniversite hastanelerini de sıradan devlet hastanesj yapmaktı. Bugün sağlıkta konfeksiyon işçiliğine doğru bir gidiş var. Düzenleme olursa hekimler döner.
Prof. Dr. Murat Topalan: (İÜ Tıp / Ücretsiz izinli): Yeni Sağlık Bakanı'nın yaklaşımını tabii ki olumlu buluyorum ama testiyi kırmamak lazımdı, çok önemli isimlerin ayrılmasına sebep oldular. Akademik eğitim şansı çok geriledi. Hasta bakmadan, ameliyata girmeden bütün gün orada oturmayı kim kabullenebilir. Hiç bu kadar değersiz kılınmamıştık, çok ciddi bir güven bunalımı var. Ben ücretsiz izin aldım, üniversite hastanelerinde bilimsel, akademik, araştırıcı eğitim ortamı yeniden sağlanır ümidiyle bekliyorum. Sağlanırsa geri dönerim.
Prof. Dr. Erdem Kasıkçıoğlu (İÜ Tıp): Düzenleme hizmet kalitesini düşürerek sağlık sistemini bir çıkmaza soktu. Şu anda devam eden yasaların revize edilerek çalışma barışına uygun bir şekilde düzenlemesi şart. Eğer hizmet kalitesi yükselirse doktorlar döner.
TÜRKAN YILMAZER - DORUK ÇAKAR / Akşam
