Gazi Devlet Hastanesi’nde görev yapan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doktor Muhammet Arif Bahadır (49), Yakakent Balıkçı Barınağı mendirek ucunda zıpkınla balık avlamak için denize girdi. Dr. Bahadır, girdiği denizden çıkamadı. Bahadır’ın sudan çıkmadığını gören yeğeni durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri Samsun Emniyet Müdürlüğü Su Altı Arama ile Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanlığı DEGAK Özel Tim-1 dalgıçlarından yardım istedi. Olay yerine gelen dalgıçlar arama çalışması başlattı. Yapılan arama çalışmalarında dalgıçlar tarafından Bahadır’ın cansız bedeni sudan çıkartıldı.
“Çok iyi yüzücüydü ama sara hastasıydı, belki de nöbete yakalanmış olabilir”
Üzerinde dalgıç kıyafetleri olduğu halde denizden cansız bedeni çıkartılan Bahadır için bugün çalıştığı hastanede bir tören düzenlendi. Hastane önünde yapılan törende konuşan doktorun eşi Feride Bahadır (40), “Denizi çok severdi, sevdiğine kavuştu. Birkaç gün önce rüya gördüğünü söylemişti. ‘Çok güzel bir rüya gördüm ama hatırlamıyorum, uyanınca çok mutluydum’ dedi. Eşim, doğayı çok sever ve evde hiç durmak istemezdi. Çocukluğundan beri deniz hastasıydı. İyi ve çok cömert bir insandı. Herkese çok yardımı dokunurdu. Ailesindeki akrabalarıyla birlikte çocukluklarından beri denize giderlerdi. Ağabeyinin oğluyla birlikte çocukluktan beri dalarlardı. Çok iyi yüzücüydü ama sara hastasıydı. Belki de nöbete yakalanmış olabilir. Deniz onun için aşk demekti. Beni de götürmek isterdi. Ben dalamadığım için ‘Gel bir tekne turu yaptırayım sana’ derdi. Ben denizi onun kadar sevmiyordum ama arada ona eşlik ediyordum” diye konuştu.
“Deniz onun için bir tutkuydu”
Bahadır’ın ablası Ümmühan Bahadır ise “Çok küçükken yüzmeye başladı. Denizi ve yüzmeyi çok seviyordu. Yeğenleriyle birlikte denize gitmeyi çok severdi. Deniz onun için bir tutkuydu. Yatla ve tekneyle gezmek hayaliydi. Alım-satım yapıp, geziyordu. En son 3 gün üst üste yeğenimle dalmaya gitti. Daldılar, yeğenim çıktı, o çıkamadı” şeklinde konuştu.
Törende konuşan Gazi Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Mahmut Ulubay, 1,5 yıldır Bahadır’la beraber çalıştıklarını, kendisinin çok iyi bir insan olduğunu belirterek, ölümünün herkesi derinden üzdüğünü ifade etti.
Konuşmanın ardından Dr. Bahadır için helallik alındı. Bu sırada bazı mesai arkadaşları gözyaşlarına hakim olamadı. Bahadır’ın naaşı daha sonra son yolculuğuna uğurlandı.
Büyük Cami’de ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Derecik Mezarlığı’nda toprağa verildi.