• BIST 9367.77
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Ankara 12 °C
  • İstanbul 8 °C
  • Bursa 8 °C
  • Antalya 14 °C
  • İzmir 16 °C

Çocukluk epilepsileri bilişsel gelişimleri etkileyebiliyor

Çocukluk epilepsileri bilişsel gelişimleri etkileyebiliyor
Medipol Bahçelievler Hastanesi Çocuk Nörolojisi Bölümü'nden Doç. Dr. Cem Paketçi, çocuklarda görülen epilepsi hastalığının ciddi nöbetlere neden olduğunu ve epilepsi türüne göre hastada görülen semptomların farklılık gösterebildiğini bildirdi.

Medipol Bahçelievler Hastanesi Çocuk Nörolojisi Bölümü'nden Doç. Dr. Cem Paketçi: "Çocukluk çağı epilepsilerinin büyük bölümü iyi seyirlidir. Ancak yine de bazı durumlarda çocukların bilişsel gelişimlerini okul başarıları etkileyebilir"

Medipol Bahçelievler Hastanesi'nden yapılan açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Paketçi, çocuklarda epilepsi belirtilerini, nasıl anlaşıldığını, epilepsi tanısı ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler verdi.

- "Nöbetler çok farklı şekillerde görülebilir"

Uykusuzluk, öğün atlamak, epilepsi ilaçlarını almamak, enfeksiyonlar, ateş, hızla yanıp sönen ışıklar (televizyon, sinema), bazı ilaçların (örneğin kimi soğuk algınlığı ilaçları) nöbetleri tetikleyebildiğini vurgulayan Paketçi, şunları kaydetti:

"Nöbet; beyindeki hücrelerin anormal, ani ve aşırı deşarjlarından kaynaklanan kısa süreli, geçici, davranışsal veya duyusal değişikliklerin yaşanabildiği bir durumdur. Bilinç kaybı eşlik edebilir. Beynin gelişim evresine ve altta yatan nedenlere bağlı olarak çok farklı nöbet türleri görülebilir. Baş dönmesi, anormal sesler çıkarma, gözleri sabit bir noktaya dikme, göz kırpıştırma, ağız kenarında çekilmeler, farklı vücut bölgelerinde amaçsız kasılmalar ve atımlar görülebilir.

Bazen önce çocuk kaskatı kesilir ve ardından tüm vücutta sarsıntılı hareketler yapar. Bazı nöbet türlerinde çocukların sadece bir kolunda veya yüzünün bir kısmında titreme benzeri hareketler oluşur. Bazen de çocuklar aniden tepki vermeyi keser ve birkaç saniye boyunca boş baktıkları gözlenir. Bu anormal aktivite sıklıkla saniyeler veya dakikalar içinde kendiliğinden sonlanır. Nöbet sonrasında çocukta bir gevşeme, uyku hali görülebilir."

Paketçi, epilepsinin tetikleyici bir faktör olmadan ortaya çıkan tekrarlayan nöbetlere kalıcı bir yatkınlığın olduğu kronik bir hastalık olduğunu belirtti.

Nöbetlerin çocukluk çağının en sık nörolojik sorunlarından biri olduğunu aktaran Paketçi, "Çocuklarda yetişkinlerden yaklaşık iki kat daha sık görülmektedir. Çocukların yüzde 4 ile yüzde 10’u hayatlarının bir döneminde bir nöbet geçirirler. Türkiye’de çocuklarda epilepsi sıklığı ise bunun yaklaşık onda biri kadar yani binde 5 ile 10 arasındadır. Özellikle ilk bir yaş nöbetlerin en sık ortaya çıktığı dönemdir." değerlendirmesinde bulundu.

- "Yapısal ve genetik nedenler epilepsiye yol açar"

Epilepsi hastalarının yarısından azında bir neden saptanabildiğine dikkati çeken Paketçi, epilepsiye neden olan durumların; yapısal, genetik, enfeksiyöz, metabolik, immün ve bilinmeyenler gibi başlıklar altında toplanabileceğini kaydetti.

Paketçi, çocukluk çağı epilepsilerinde sık saptanan bazı nedenleri ise şöyle özetledi:

"Genetik (kromozomal) bozukluklar, doğuştan gelen metabolik hastalıklar, anne karnında bebeğin beyin gelişimini olumsuz etkileyen faktörler, doğum sırasında yaşanan beyine zarar verebilecek sorunlar beyni etkileyen enfeksiyonlar, menenjitler, kazalara bağlı beynin hasarlanması, beynin damarsal hastalıkları ve beyin tümörleri."

Epilepsi tanısının klinik olarak konulması gerektiğine vurgu yapan Paketçi, "Nöbet şüphesi olan ve özellikle ilk kez ateşsiz nöbet geçiren tüm çocuklar mutlaka çocuk nörolojisi uzmanı bir hekim tarafından değerlendirilmeli, epilepsi ile karışabilecek durumlar ayırt edilmelidir. Bu ayrım her zaman kolay olmayabilir, bazı değerlendirmeler ve bir süre hastanın izlenmesi gerekebilir." dedi.

- "Her hastada tedavi yöntemi değişiklik gösterebilir"

Paketçi, çocukluk çağı epilepsilerinin büyük bölümünün iyi seyirli olduğunu ancak bazı durumlarda çocukların bilişsel gelişimleri ve okul başarılarının etkilediğini bildirdi.

Çocuklarda epilepsinin tedavisinde tek bir doğru yönteminin bulunmadığını belirten Paketçi, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Her hasta, hastalık ve hekim için farklı 'doğru' tedaviler ve farklı 'doğru' ilaç seçimleri olabilir. Bazı çocukluk çağı epilepsilerinde hekim, aile ve hasta ile birlikte durumu değerlendirerek ilaç tedavisi vermeden hastayı takip edebilir. Ancak çoğu kez ilaç tedavilerine başvurmak gerekir. İlaç tedavilerinde hedef hastanın nöbetlerini tam olarak kontrol altına almak olsa da bu her zaman mümkün olmamaktadır.

Bu durumlarda hedef tam nöbet kontrolü ile ilaç yan etkileri arasındaki en iyi dengeyi bulmak olmalıdır. Bazı çocuklarda epilepsi hayat boyu devam edebilir. Çoğu hastada ise nöbetler yaşla birlikte azalma gösterir veya hastalık düzelir. Bu iyi seyirli durumlarda ilaç tedavisinin ne kadar süre devam edeceği farklılık gösterir. Ancak hastaların genellikle birkaç yıl ilaç kullanmaları gerekmektedir.

İlaç tedavisi ile birlikte diyet (ketojenik diyet, modifiye Atkins diyeti, düşük glisemik indeksli diyet) ve vagal sinir stimülasyonu gibi tedavi seçenekleri de epilepsi tedavisinde uygulanmaktadır. Bazı hastalıklarda tek başına ketojenik diyet ilk tercih edilecek tedavi olabilir ve bu nadir durumlarda tek başına diyet ile nöbetsizlik sağlamak mümkün olabilir. Yine dirençli epilepsilerin bazılarında cerrahi yöntemler kullanılabilir. Seçilmiş uygun hastalar erken dönemde yapılacak uygun cerrahi tedavilerden oldukça fayda görür."

Paketçi, Epilepsi nöbeti sırasında neler yapılması gerektiğine ilişkin olarak şu önerilerde bulundu:

"Hastayı yaralanabileceği cisimlerden uzağa, güvenli bir yere, yan tarafına doğru yatırın. Giysilerini gevşetin, varsa gözlüğünü çıkartın. Hastanın hareketlerini durdurmaya, engellemeye çalışmayın. Sarsmayın, üzerine su dökmeyin, ağzı ve dişleri kapalı ise açmaya, ağzına herhangi bir cisim ya da kendi parmaklarınızı sokmaya çalışmayın. En yakın sağlık kuruluşuna başvurun."

 

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 1477 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim