Memorial Ankara Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Gülseren Kayalar, çocuklarda omurga eğriliğine dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, bu sorunun solunum güçlüğünden depresyona çok ciddi sağlık sorunlarına yol açabildiği uyarısında bulundu.
Kayalar, "Skolyoz Farkındalık Ayı"nda hastalığın tanısı ve rehabilitasyon yöntemleri hakkında yaptığı yazılı açıklamada, halk arasında omurga eğriliği olarak bilinen "skolyoz"un, solunum güçlüğünden depresyona kadar pek çok ciddi sağlık sorununa neden olduğunu ve özellikle gelişme çağındaki çocukları tehdit ettiğini ifade etti.
"Türkiye'de yaklaşık 2 buçuk milyon kişide görülen" bu rahatsızlığın önlenmesi için çocukluk dönemindeki vücut eğriliklerinin mutlaka kontrol altına alınması gerektiğine dikkati çeken Kayalar, omurga eğriliğinin travma, doğumsal gelişim bozuklukları gibi çok çeşitli nedenlere bağlı olarak gelişebildiğini belirtti. Kayalar, genellikle gelişme çağının başlangıcında, çocukta omuz asimetrisi, sırtın bir bölümünde kabarıklık, kalçaların aynı seviyede durmaması gibi bulgular anne ve baba tarafından fark edildiğinin altını çizerek, hafif derecedeki omurga eğriliklerinin kişiye herhangi bir rahatsızlık vermeyebildiğini; ancak ilerleyen dönemlerde geçmeyen bel ve sırt ağrıları, solunum yetmezliği, çeşitli enfeksiyonlar ve kalpte ritm bozukluklarına yol açabildiğine işaret etti.
Erken teşhis ve takip sayesinde kontrol altına alınabiliyor
Omurga eğriliğinin, erken evrede teşhis ve tedavi edilebildiğini ifade eden Kayalar, şunları kaydetti:
"Çocuk öne eğildiğinde omurgadaki eğrilik fark edilir ve çekilen filmlerle eğriliğin yeri ve derecesi belirlenir. Bu çocuklar genellikle sağlıklıdır ve sadece çok ileri eğriliklerde kalp, akciğer gibi iç organ baskısı ile ilgili sorunlar oluşabilmektedir. Skolyoz teşhis edildiğinde, çocuğun gelişim süreci mutlaka takip edilmelidir.
Çocuklarda omurga eğriliği kolaylıkla gözden kaçabilmektedir. Bu nedenle ailelerin çocuklarını dikkatle gözlemlemesi gerekir. Bir omuzun diğerinden daha düşük, bir kalçanın diğerinden daha yukarıda, bir kürek kemiğinin diğerine göre daha çıkık ve öne eğildiğinde sırtın bir tarafında belirgin tümseklik olması durumlarında ailelerin doktora başvurmaları gerekmektedir."
Omurga röntgen filmlerinde önden bakıldığında 10 derecenin üzerindeki eğriliklerin omurga eğriliği olarak değerlendirildiğini belirten Kayalar, "10 ile 20 derece arası eğrilikler hafif, 20- 40 derece arası eğrilikler orta, 40 derecenin üzerindeki eğrilikler ise ileri düzey omurga eğ olarak tanımlanmaktadır. Skolyozun teşhis edilmesinin ardından 4-6 ay arayla yapılan kontrollerle ilerleme olup olmadığı, varsa bu ilerlemenin hızı belirlenmektedir" açıklamasında bulundu.
Kayalar, omurga eğriliğinde kullanılacak tedavi yöntemine, eğilmenin ilerleme riskinin dikkate alınarak karar verilmesi gerektiğini vurgulayarak, tedavide kabul gören tedavi yöntemlerinin izlem ve sürekli takip, korse uygulamaları, egzersizler ve özel rehabilitasyon uygulamaları olduğunu bildirdi. Kayalar, ilerlemenin hızlı olduğu ve bu tedavi yöntemlerinin yetersiz kaldığı vakalarda ise cerrahi müdahale gerekebildiğini kaydetti.
