Suiçmez, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, sahipsiz hayvanlara yönelik kanun teklifinin sorun çözmekten ziyade yeni sorunlar yaratacak nitelikte olduğu görüşünü dile getirdi.
Kanun teklifinde yerel yönetimlere getirilen yükümlülüklerin ifa edilmesi için gerekli personel, bütçe ve diğer kaynakların dikkate alınmadığını savunan Suiçmez, "Bu yasa teklifi, sadece yerel yönetimlerin omuzlarına büyük bir yük bindirmekle kalmayacak, aynı zamanda mevcut kaynakların etkin ve verimli kullanılmasını da engelleyecektir. Yerel yönetimlerin bu kadar kısa sürede sözde 4 milyon hayvan için hayvan bakımevleri inşa etmek ve işletmek gibi büyük bir sorumluluğun altına sokulması, mevcut bütçe kısıtları ve personel yetersizlikleri göz önüne alındığında hiç de gerçekçi bir yaklaşım değildir." diye konuştu.
Bütçe yetersizliği nedeniyle hayvanların bakımı, sağlık hizmetleri ve beslenme ihtiyaçlarının karşılanmasında ciddi sıkıntılar yaşanacağını anlatan Suiçmez, "Hayvan bakımevleri için yeterli ve eğitimli personelin bulunmaması, bu merkezlerin hayvanlar için birer cehenneme dönüşmesine neden olacaktır." görüşünü paylaştı.
Belediye bünyesinde yeterli kapasiteye sahip bakımevlerinin olmadığını kaydeden Suiçmez, şu ifadeleri kullandı:
"Bu kanlı yasayı Meclisten çıkararak Meclisi kana bulamayın. Hayvan popülasyonu sorununu kabul ediyoruz ve sokakların hem insanlar hem de hayvanlar için güvenli olmasını istiyoruz ancak çözümün hayvanları öldürmekle olmadığını, kısırlaştırma, aşılatma kampanyalarıyla hayvan popülasyonunun en kısa zamanda azaltılacağını söylüyoruz. Bu yasa teklifi, ölü doğmuş bir tekliftir. Uygulanması mümkün değildir ve hiçbir şeye de çözüm getirmeyecektir. Hala geç değil gelin, bu yasa teklifini geri çekin. Birlikte çalışalım, nitelikli çözüm üreten, insanların ve hayvanların sokakta güvenli bir şekilde yaşayabileceği bir Türkiye'yi birlikte yaratalım. Hayvanları öldürerek değil yakalayarak, kısırlaştırarak, aşılatarak ve doğal ortamlarına geri döndürerek sorunları çözelim."