Genel Cerrahi Uzmanı Doç.Dr. Fahri Yetişir, "Tüm kanser dokularında olduğu meme kanserinde de hücreler kontrolden çıkarak kontrolsüzce çoğalmaya başlar. Bu şekilde hızlı ve kontrolsüz olarak çoğalan hücre kümesi ya muayenede yumru olarak elle hissedilir veya görüntüleme yöntemlerinde görünür hale gelirler. Eğer bu tümörlü oluşum çevre yapılara invaze olursa veya uzak organlara sıçrama yaparsa buna malign (kötü huylu) tümör (meme kanseri) denilmektedir. Meme kanseri tüm kadınlarda görülebileceği gibi nadir de olsa erkeklerde de görülebilir. Vücudun herhangi bir bölgesindeki hücre kanser hücresine dönüşüp vücudun başka yerine yayılabilir" dedi.
Memede oluşan yumruların çoğu iyi huyludur
Meme kanserinin memenin farklı alanlarında oluşabildiğini ifade eden Dr. Yetişir, "Meme kanseri en çok memede süt taşımaya yarayan meme kanallarından meydana gelmektedir (duktal kanser). Bazı kanserler ise süt salgısı yapan lobüllerden meydana gelmektedir (lobular kanser). Bunların dışında da kanser gelişebilmektedir fakat nadir olarak karşılaşılmaktadır. Bu kanserler memenin sarkomu veya lenfoması gibi. Memede oluşan yumruların çoğu iyi huyludur ve kanser değildir. Memede oluşan bu iyi huylu tümörler normal oluşum değildir fakat başka organlara invazyon yaparak hayatı kısaltan kanser hastalığı da değildir. Memede oluşan bu iyi huylu hastalıkların bazıları meme kanseri oluşma riskini artırabilirler. Memede fark edilen her türlü kitle veya yumru meme konusunda uzman bir cerrah tarafından mutlaka değerlendirilmelidir" açıklamalarında bulundu.
Doç.Dr. Fahri Yetişir, meme kanseri belirtilerini şöyle sıraladı:
"Memenin veya koltukaltında bir kitle veya kalınlık. Adet döneminden hemen önce daha çok belirginleşen ve adetten sonra kaybolan veya boyutça küçülen yumrular hemen her zaman önemsizdir. Menopoz öncesi yaşlarda bu tür değişikliklerin daha sık görülme eğilimi vardır. Memede veya koltuk altında giderek büyüyen ve belirginleşen bir yumru varsa veya daha öncesinde olmayan yeni bir yumru fark edilmişse mutlaka doktora başvurulması gerekmektedir. Bu yumrunun fizik muayenesi yapılmalı ve ultrasonografi ile değerlendirilmesi ve hatta mamografi çekilmesi, ayrıca gerekli ise sıvı veya doku örneği alınarak incelenmesi gerekmektedir. Meme görünümünde değişiklik, Memenin boyutunda ve şeklinde bir değişiklik, Meme ucunun içeri dönmesi, Meme derisinin ya da ucunun pullu, kırmızı yada şiş olması, Meme başındaki, çeşitli kremler kullanılmasına karşın ortadan kalkmayan, pullu, bazen kaşıntılı döküntüler iyi huylu olabilir. Ancak bunların Paget hastalığı adı verilen, nadir bir meme kanserine bağlı olma olasılıkları da vardır. Memenin Paget hastalığı genellikle bir döküntü ile başlar. Zamanla, meme başına akan süt kanalları boyunca büyüyebilir. Erken yakalanırsa tedavi edilebilir. Steroidli kremlerle tedavi edildiğinde ortadan kalkan döküntülerin ciddi olmadıkları söylenebilir. Herhangi bir şekilde döküntünün tekrar ortaya çıkması veya kaybolmaması durumunda doktorunuzun biyopsi önerisi iyi bir fikirdir."
"Meme kanseri en çok lenf sistemi ile yayılır"
Lenf sisteminin tüm vücutta bulunan lenf bezi, lenf sıvısı ve lenf damarlarından oluşmakta olduğunu kaydeden Dr. Yetişir, "Lenf bezleri bezelye şeklinde küçük oluşumlardır, birbirleri ile lenf damarları ile bağlantı oluştururlar ve vücudun savunma sisteminde görev alırlar. Kanser hücrelerin de bu lenf bezlerine sıçramalar göstererek tüm vücuda yayılırlar. Memenin lenf sistemleri : Koltuk altı lenf bezleri, Köprücük kemiği civarındaki lenf bezleri, Sternum altındaki lenf bezleri" ifadelerini kullandı.