• BIST 9367.77
  • Altın 2952.122
  • Dolar 34.4839
  • Euro 36.1941
  • Ankara 14 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Bursa 8 °C
  • Antalya 15 °C
  • İzmir 17 °C

Böbrek Taşı Hastalarına Sıcak Uyarısı !

Böbrek Taşı Hastalarına Sıcak Uyarısı !
Üroloji Uzmanı Op.Dr. Tarık Zengin, sıvı kaybına bağlı taş oluşma riskinin de arttığını belirterek, böbrek taşı hastalığı olanların özellikle yaz aylarında daha fazla sıvı tüketmesi gerektiğini söyledi. Böbrek taşlarının belirtileri nelerdir?

 

Üroloji Uzmanı Op.Dr. Tarık Zengin, sıvı kaybına bağlı taş oluşma riskinin de arttığını belirterek, böbrek taşı hastalığı olanların özellikle yaz aylarında daha fazla sıvı tüketmesi gerektiğini söyledi.

Böbrek taşlarının belirtileri nelerdir?

Böbrek taşı olarak bilinen hastalık aslında tüm üriner sistem içerisinde taşın bulunduğu yer ve taşın büyüklüğüne göre şikayet oluşturduğunu belirten Dr. Zengin, “‘Temel şikayet tabi ki ağrıdır. Taşlar çoğunlukla böbreğin içerisinde oluşurlar, tamamen mekanik olarak idrarın akışını engelledikleri oranda ağrıya yol açarlar. böbreğin ana iç havuzu oldukça geniş olduğundan böbrek içindeki taşlar belirgin bir büyüklüğe ulaşıncaya kadar ağrı yapmaz ve anlaşılmazlar yada nadiren ağrı yaparlar. En belirgin ve şiddetli ağrı, beraberinde bulantı, kusmaya kadar giden öğürtü hissi böbrek içindeki taşın idrar akışı ile üreter dediğimiz böbrek ile idrar kesesi arasındaki yola indiğinde olur. Üreter ince bir kanal olduğu için küçük taşlar bile idrar akışını engelleyerek acil servise başvurmayı gerektirecek şiddette ağrıya neden olabilir. Taş üreter içinde ilerledikçe ara ara olan şiddetli ağrı ataklarına şişkinlik hissi, hazımsızlık ve daha sonraki zamanlarda sürekli idrar yapma isteği, idrar renginde bulanıklaşma, idrar sonunda sızı hissi gibi belirtiler eklenir” dedi.

Yaşadığımız yer böbrekte taş oluşumuna etki eder mi?

Özel Ata Sağlık Hastanesinde görevli Dr. Zengin, idrarın su içeriğinin azalması yani idrarın yoğun olması taş oluşumunda en temel etkenlerden biri olduğunu belirterek, “Yaşanılan coğrafya ne kadar sıcaksa ve terleme yoluyla sıvı kaybına yol açıp idrarın yoğun olmasına sebep oluyorsa taş hastalığı o kadar sık görülür. Örneğin Ülkemizde güneydoğu Anadolu taş hastalığının oldukça fazla görüldüğü bir coğrafyadır. Aynı ailedeki bireylerde böbrek taşı görülmesi kalıtsal geçişten ziyade aynı coğrafya ve iklimde yaşamaları ve aynı tip beslenme şekline sahip olmalarındandır. Benzer şekilde yetersiz sıvı alımı da coğrafya ve iklimden bağımsız olarak taş oluşma ihtimalini artırır” şeklinde konuştu.

Dr Zengin, taş oluşumu ve tedavisi hakkında şu bilgileri verdi

Taş oluşumunu engellemek için nasıl bir diyet uygulamalıyım

Taş oluşumunu önlemenin en iyi yöntemi daha fazla sıvı tüketmek, böylece idrarın yoğunluğunu azaltmaktır. Sıvı alımı 24 saatte 8-10 bardak (2.5 L) olacak şekilde artırılmalıdır. Daha da ideal olanı günlük 2 lt idrar çıkaracak şekilde sıvı alımı yapmaktır. İdeal sıvılar su, narenciye suları (portakal suyu, limon, greyfurt suyu veya karışık) ve sodalı içeceklerdir. Bu miktar tüm güne yayılmalıdır ve pratik yöntem sürekli bir şişe suyu yanınızda bulundurmanızdır. Sıcak günlerde terleme gibi hissedilmeyen kayıpları tamamlamak için daha da fazla sıvı tüketimi gerekmektedir. Başarının güzel bir ölçeği de idrar rengini berrak ya da çok soluk sarı renkte tutabilmektir.

Aşırı Et Tüketmeyelim

Aşırı protein alımı ürik asit ve hatta kalsiyum oksalat taşları oluşumu ile
sonuçlanabilir. Amaç sağlıklı kilo aralığında kalabilmektir. Genel bir öneri olarak, günlük et ve balık tüketimini 120-150 gram ile kısıtlamaktır. Bu kolaylıkla günlük ihtiyacınız olan proteini karşılayacaktır.

Tuzu Azaltın

İnsan vücudu sodyum (tuz) düzeyini çok dikkatli bir şekilde düzenler. Eğer idrarda sodyum atılımı artmış ise, kalsiyum da aynı oranda atılır. Diğer bir deyişle, ne kadar çok sodyum (tuz) tüketir ve idrarla atarsak, o kadar çok kalsiyumu idrarda harcamış oluruz. İdrarda fazla kalsiyum bulunması ise yeni taş oluşumuna yada kendiliğinden atılabilecek kadar küçük taşınızın hızla büyümesine yol açabilir. Diyetinizdeki sodyum kaynaklarını azaltmaya çalışın, özellikle fast food, paketli ya da konserve ürünler, tuzlu atıştırmalıklara dikkat edin. Amacınız günlük 2000 miligramdan az sodyum tüketmek olmalıdır. Bu da günlük bir çay kaşığı tuza denk gelmektedir.

Böbreğimde taş saptandı ancak hiç şikayetim yok ,tedavi olmalı mıyım

Üriner sistem içerisindeki taşın tedavi edilip edilmeyeceğine birçok parametreyi birlikte değerlendirerek karar veriyoruz. Temel kriter taşın idrar akışını engelleyerek böbreğin fonksiyonunu bozma durumudur.
Böbrek fonksiyonun korunması biz üroloji uzmanlarının birincil olarak gözettiği parametredir. Böyle bir durum söz konusu olup böbrek içerisinden idrarın akamayıp birikmesi söz konusu ise tedavi kesin gereklidir. Bunun dışında yaşam kalitesini bozan dayanılmaz hale gelen ağrı da tedavi gerektirir. Bazen böbrek taşları tedaviye rağmen tekrar eden idrar yolu enfeksiyonları ile ilişkilidirler. bu durumda da taşın tedavi edilmesi gerekir. Ağrı ve idrar akışını bozmayan sessiz böbrek taşları takip edilebilir tedavi zorunlu değildir. Ancak üroloji uzmanının kontrolünden çıkmamak gerekir ki taşlar maalesef büyüme eğiliminde olurlar ve zamanla tedavi edilmesi zorunlu durumlara yol açabilirler.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 2364 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim