İstanbul Aydın Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Doktoru Prof. Dr. Erkan Vuralkan: "Bundan sonra daha meşakkatli bir süreç başlıyor. Çünkü ilk defa bu seslerle tanışıyor. Bizim aslında 'akustik ses' dediğimiz, normalde konuştuğumuzda duyduğumuz sesler bu defa yerini birazcık daha elektriksel seslere bırakmaya başlıyor bu cihaz sayesinde. Bu işini hakkıyla yapabildiğimizde, işitmeler ise tama yakın yerine gelmiş oluyor"
Esra Küçükosmanoğlu: "Şimdi duyuyorum, çok iyi duyuyorum. Önceki sesler, sonraki seslerden o kadar farklı oluyormuş ki. Anlamak için öğrenmeye, alışmaya çalışıyorum"
Trabzon'da yaşayan Küçükosmanoğlu, henüz 3 yaşındayken geçirdiği ateşli hastalığın etkisiyle duyma problemi yaşamaya başladı.
Ailesi tarafından çeşitli hastanelere götürülen Küçükosmanoğlu'na, o dönem doktorların tavsiyesiyle işitme cihazı takıldı.
Hayatını bir süre bu şekilde devam ettiren Küçükosmanoğlu, daha sonra duyma yetisiyle birlikte konuşma yetisini de kısmen kaybetti. Küçükosmanoğlu, bu nedenle üniversite eğitimini de bırakmak zorunda kaldı.
Yaşadığı problem nedeniyle İstanbul Aydın Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne başvuran Küçükosmanoğlu'na, burada yapılan tetkiklerin ardından koklear implant (biyonik kulak) operasyonu yapıldı.
Başarılı geçen operasyonun ardından tekrar duymaya başlayan Küçükosmanoğlu'nun, konuşma yetisi de yavaş yavaş düzelmeye başladı.
- "Artık cihaz yetersiz hale gelmişti"
İstanbul Aydın Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Doktoru Prof. Dr. Erkan Vuralkan, AA muhabirine, Küçükosmanoğlu'nda 3 yaşından itibaren ortaya çıkan işitme kaybının zamanla daha da kötüleştiğini söyledi.
Hastanın o dönemde işitme cihazı kullandığı için kısmen konuşmayı öğrenebildiğini belirten Vuralkan, ancak bazı sesleri ve harfleri duymakta zorlandığını anlattı.
Vuralkan, zaman içerisinde hastanın kullandığı işitme cihazının tamamen yetersiz hale geldiğini kaydederek, "Üniversiteyi tamamlama isteği varken onu tamamlayamamış. Farklı bir iş konumuna gitmek isterken artık onu yapamayacağını düşünerek kendini biraz geriye çekmiş. Bu aşamada artık cihaz yeterli olmadığında bizimle görüşmeye geldiğinde ne yapabiliriz, farklı bir yöntem olabilir mi ya da işitme cihazı artık yeterli gelmiyor, biyonik kulak gibi farklı tedavi yöntemlerinin uygun olup olmadığını konuştuk." ifadelerini kullandı.
Küçükosmanoğlu'nu ilk muayene ettiğinde tamamen duyma yetisini kaybettiğini gördüklerini aktaran Vuralkan, "Artık cihaz yetersiz hale gelmişti. Ama şansımız çocukluğundan itibaren cihaz kullandığı için, beynin o işitsel bölgesi sürekli uyarı aldığı için gelişmeye devam etmiş. Biz de bunun üzerine artık ameliyat olması gerektiğini kendisine ve ailesine anlattık." diye konuştu.
- "Bebek gibi bazı sesleri tekrar tanıyacak"
Biyonik kulak için gerekli tetkikleri yaptıklarını belirten Vuralkan, ameliyatta, bu cihazın iç parçasını, iç kulağa bir elektrot demeti şeklinde yerleştirdiklerini, yaklaşık 3 hafta sonra da dış parçayı takacak şekilde işlemleri tamamladıklarını söyledi.
Vuralkan, şöyle devam etti:
"Ama bundan sonra daha meşakkatli bir süreç başlıyor. Çünkü ilk defa bu seslerle tanışıyor. Bizim aslında 'akustik ses' dediğimiz, normalde konuştuğumuzda duyduğumuz sesler bu defa yerini birazcık daha elektriksel seslere bırakmaya başlıyor bu cihaz sayesinde. Bu işini hakkıyla yapabildiğimizde, işitmeler ise tama yakın yerine gelmiş oluyor. Bunun sayesinde tekrar hasta öğrenmeye başlıyor, sesleri duymaya başlıyor. Sesleri duyduktan sonra yeni yeni bilgileri, yeni yeni sesleri tanıdıkça hem konuşmada daha rahat ediyor hem de sosyal anlamda daha rahat şekilde hayata yeniden dönmeye başlıyor. Bunun sayesinde hastamız en azından şimdiki konuştuğumuz haliyle konuşmasını belki biraz daha düzelterek devam ettirecek hale geliyor."
Hastanın kulağının şu anda sağlıklı hale geldiğini anlatan Vuralkan, cihazın genel çalışmasından memnun olduklarını dile getirdi.
Vuralkan, hastanın şu anda adaptasyon sürecinden geçtiğini, bebek gibi bazı sesleri tekrar tanıyacağını, bazı sesleri yeniden öğreneceğini anlattı.
- "Şu an ince sesleri alıyor, mutlu oluyor"
Esra Küçükosmanoğlu, yaşadığı rahatsızlığın ardından belli bir süre işitme cihazı kullandığını, üniversite ve iş hayatında eksik kaldığını hissettiği için de ameliyat olmak istediğini anlattı.
Küçükosmanoğlu, "Şimdi duyuyorum, çok iyi duyuyorum. Meğer önce duyduğum seslerle şimdi duyduklarım çok farklıymış. Şu an 3 ay oldu. Anlamak için öğrenmeye, alışmaya çalışıyorum." dedi.
Anne Nebahat Küçükosmanoğlu ise kızının sağlık sorunlarıyla birlikte okuluna devam ettiğini kaydetti.
Üniversite için kızının Erzurum'a gittiğini anlatan Küçükosmanoğlu,
"Okula başladı, biz de biraz tedirgin olduk, orada ne yapacak diye düşündük. Sonra arkadaşlarına alıştı. Bayram izninde yanımıza döndü. 'Duramıyorsan geri dön' dedik, önce itiraz etti ama sonunda döndü.' diye konuştu.
Küçükosmanoğlu, ameliyat olmayı kızının kendisinin çok istediğini dile getirerek, "8 yıldır eczanede çalışıyor, devam ediyor. Üniversiteyi okumadığı için bir eksiklik hissediyor. İlk duyduğunda güzel hissettim. Kardeşleri vardı yanında. Şu an ince sesleri alıyor, mutlu oluyor. Onun mutlu olması bizi de mutlu ediyor." ifadelerini kullandı.
