Beyinsel İşitme Felsefesi. İşitme sağlığında beyinsel işitmenin önemi her yıl yapılan araştırmalarla ortaya konuyor. Beyinsel işitmenin 25 yılı aşkın süredir işitme cihazlarının ana merkezini oluşturduğunu söyleyen Oticon Şef Odyolog’u Thomas Behrens, “İşimizin tam merkezine aldığımız beyinsel işitme teknolojisi ile işitme sorununun beyin sorununa dönüşmesini engelliyoruz. Geliştirdiğimiz yeni teknolojiler ile beyine daha fazla ses perspektifi sunarak, beynin sesleri anlamlandırması için ihtiyacı olan tüm seslere erişmesini sağlıyoruz. İşitme kaybı olan bireyler bu yeni teknolojiler sayesinde daha az eforla, daha fazla duyabiliyor, anlayabiliyor ve hatırlayabiliyorlar” açıklamasında bulundu.
Son zamanlarda yapılan araştırmalar ve Lancet akademi dergisinde yayınlanan iki büyük bilimsel makalenin işitme kaybının Alzheimer hastalığı için risk faktörü olduğunu söyleyen Thomas Behrens, “Bu araştırmalar bize gösteriyor ki, işitme kaybı olduğunda beynin sesi anlamlandırmak için harcadığı daha fazla çaba, daha hızlı bilişsel gerileme gibi sonuçlara yol açabiliyor. Diğer yandan tedavi edilmeyen işitme kaybı sosyal izolasyonu artırıyor ve bu sosyal izolasyon da yine bilişsel gerilemeyi hızlandırıyor. Özellikle bu durum işitme kaybının başladığı 50’li yaşlardan sonra etkisini zamanla arttırıyor. Burada önemli olan diğer bir husus da 50 yaş üstü bireyler için işitme testlerinin yıllık olarak yaptırılması. Eğer bir işitme kaybı varsa bir an evvel tanının konulması ve tedaviye başlanması Alzheimer gibi birçok hastalığın önüne geçebilmede büyük önem taşıyor” dedi.
Cihazlarda derin nöral ağ teknolojisi kullanılıyor
Beyinsel işitme felsefesi ile geliştirilen her cihazın, kullanıcıların ailesi ve sevdikleriyle iletişim kurmalarına yardımcı olduğunu söyleyen Oticon Şef Odyolog’u Thomas Behrens, “Geliştirdiğimiz yenilikler ile beynin doğal çalışmasına yardımcı olarak kullanıcılarımıza doğal bir işitme deneyimi sağlıyoruz. Özellikle işitme kaybını tedavi etmek için kullanılan işitme cihazlarındaki teknolojilerde son 3 yılda büyük bir ilerleme kaydettik. İşitme cihazı kullanan bireylere konfor alanı yaratmak önceliğimiz arasında yer alıyor ve bu kapsamda çalışmalarımıza yön veriyoruz” şeklinde konuştu. Karmaşık ve gürültülü ortamlarda işitme cihazı kullanıcılarına daha net sesler iletmek ve sesleri tanımak için cihazlarda derin nöral ağ teknolojisi kullandıklarının altını çizen Bahrens,”Böylece sesi daha net bir şekilde iletirken, bireyin işitme kaybını da göz önünde bulundurarak sesi mümkün olduğunca duyulabilir hale getirmek için çalışıyoruz” dedi.