Bel fıtığı oluşumu ve tedavisi

Her gün yüzbinlerce insan bel fıtığı şikâyetiyle hekime başvurmaktadır. Bel fıtığı tüm dünyada büyük bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Hatta kişilerin özel yaşantılarını olumsuz etkilemekte ve hastayı bazen yatağa bağlamaktadır. Bel fıtığının birçok nedeni vardır. Genelde fazla kilolu olmanın bel fıtığına yol açtığı düşünülür. Bel fıtığı sadece kilolu insanlarda görülmez. Bu kişilerin yanı sıra kas yapısı zayıf ama az kilolu kişilerde bel fıtığına yakalanabilir.

Bel fıtığı doğru teşhis edilir ve zamanında tedavi edilirse mutlaka başarılı sonuç alınır. Ancak kulaktan dolma bilgiler uygulanırsa, vücutta kalıcı hasarlar oluşur. Bu hastalık ilaç fizik tedavi ve cerrahi yöntemler ile iyileştirilebilir. Bel fıtığı olan insanlara genelde cerrahi müdahale şartmış gibi düşünülür. Fakat bel fıtığında sanılanın aksine, bazı durumlarda cerrahi işlem ilk seçenek olmayabilir. Özellikle uzun süren ağrılar, idrar kaçırma, ayaklarda kuvvet kaybı gibi şikayetler var ise cerrahi işlem mutlaka şarttır.

Bunların dışında günümüzde uygulanan yeni yöntemlerle bel fıtığında görülen risk oranları en aza indirgenmiştir. Mikro cerrahi yöntemi ile yapılan ameliyatlarda başarı oranı % 95 civarındadır. Yapılan cerrahi işlem sonrasında hasta yaklaşık 3-4 hafta sonra normal yaşantısına ve işine geri dönebilmektedir. Ancak tedavi sonrası hastaya da birçok görev düşmektedir. Öncelikle tehlikeli hareketlerden kendini korumalıdır. Bel fıtığı omurganın dejeneratif hastalığıdır. Bu nedenle yapılan cerrahi işlem sonrasında hastaya verilen egzersizlerin düzenli yapılması şarttır.