TÜSİDER Genel Sekreteri Serdar Sargın, Sağlık Bakanlığı'nın Tıp Merkezleri Yönetmeliği ile ABD ve Avrupa'dan gelecek firmalara ortam hazırladığını söyledi.
TÜSİDER Genel Sekreteri Serdar Sargın, Sağlık Bakanlığı'nın Tıp Merkezleri Yönetmeliği ile ABD ve Avrupa'dan gelecek firmalara ortam hazırladığını söyledi.
15 Şubat'ta yürürlüğe giren "Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik", tıp merkezleri ile poliklinikleri sıkıntıya soktu. Türkiye Sağlık İşletmeleri Derneği (TÜSİDER) Genel Sekreteri Serdar Sargın, bu kuruluşların nerede açılacağı, sağlık çalışanı, tıbbi cihaz alımı ve yeni birim açılması gibi konuların Sağlık Bakanlığı'nın planlama ve listeleme çalışmalarına bağlandığını kaydetti. Sargın "Bu konudaki listeler ise ortada yok. Ekim ayında ilan edileceği belirtiliyor. O zamana kadar ne yapacağımız meçhul. Örneğin ayrılan bir hemşirenin yerine yenisini istihdam edemez hale geleceğiz. Yeni işletme açacak olanlar da bu nedenle beklemede" dedi.
Sargın, düzenlemeyle getirilen tıp merkezlerinin müstakil binada açılma zorunluluğu gibi kriterlerin ise şartlarla bağdaşmadığını kaydetti.
Çalışma izni alınamıyor
Mevcut işletmelerin düzenlemeye uyumu için 4 yıllık geçiş süresi verildiğini hatırlatan Sargın, "Bakanlık bu merkezleri kapattığını açıklamasa da kısa bir süre içinde binlerce işletme sistem dışında kalacak. İstenen, sektörde büyük oyuncuların olması. Bu düzenlemelerle ABD ve Avrupa'dan gelecek firmalara ortam hazırlanıyor" dedi.
Sağlık Bakanlığı'nın planlama çalışmalarının söz konusu yönetmeliğe alınmasını doğru bulmadıklarını söyleyen Sargın, "Bunun ayrı bir yönetmeliği olmalıydı. Aynı zamanda bu planlama çalışmalarının tamamlanması beklenmeliydi. Ankara İl Sağlık Müdürlüğü yönetmelikte yer alan planlamaya uyum gerekçesiyle çalışma izni vermeyi durdurdu" dedi. Düzenlemeyle mevcut işletmelerin de kapsama alınmasına karşı çıkan Sargın, müktesep hak (kazanılmış) gereği yönetmeliğin mahkemeden dönmesini beklediklerini ifade etti.
450 işletme kapanır
Düzenlemenin dal merkezlerinin (belli bir konuda uzmanlaşmış sağlık merkezi) tanımına yer vermediğine işaret eden Sargın, bu nedenle önümüzdeki dönem 450'nin üzerinde işletmenin kapanmayla karşı karşıya kalacağını da savundu. Sargın, "SGK ile anlaşma yapmış 485 tıp merkezi, 391 dal merkezi ile 73 fizik tedavi merkezi ve 324 diyaliz merkezi var. SGK ile ilk yenileme sözleşmesinde, fizik tedavi merkezlerinin de dal merkezi sayıldığını düşünürsek, 465 merkez kapanacak çünkü tanımda yoklar" diye konuştu. Yönetmeliğin özel sağlık kuruluşlarını belediyelerce ayrılmış sağlık alanlarında açılması mecburiyeti getirmesini de eleştiren Sargın, "Tıp merkezleri müstakil binada, poliklinikler ise 2 girişli olacak biçimde açılmak zorunda. Bunların büyük şehirlerde sağlanması mümkün değil. Mevcut işletmelerin yüzde 95'i ise şu an bu kriterlere uymuyor" dedi. Sargın ayrıca, poliklinik açmak için gerekli hekim sayısının 3'e çıkarıldığını ve bu işletmelerin mesul hekiminin de artık doktorluk yapmak durumunda bırakıldığını kaydetti. Sargın, bakanlığın böyle bir yönetmelik çıkarmasında kamudaki doktor açığının gerekçe gösterildiğini oysa söz konusu merkezlerde yalnızca 4 bin kadar uzman doktor olduğu düşünüldüğünde bunun gerçekçi olmadığını söyledi.