"Yeşilay ve Bakanlığımız arasında imzalanan işbirliği protokolü doğrultusunda 81 il müdürlüğümüzden toplam 300 meslek elemanımıza 'Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Formatör Eğitimi' verilmiştir. Yeşilay tarafından yetiştirilen bu formatörler ise Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitimi ile bugüne kadar 715 bin kişiye ulaşmıştır"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, "Aile Eğitim Programı kapsamında, formatörler ve eğiticiler aracılığıyla şu ana kadar madde kullanım riski ve madde bağımlılığından korunma konusunda Kasım 2014 tarihinden itibaren 431 bin kişiye eğitim verilmiştir." dedi.
Bakan Yanık, Polis Müzesi'nde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da katılımıyla Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde düzenlenen "Bağımlılıkla Mücadele Çalıştayı"nda, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak, bireyden başlayarak topluma doğru açılan bir yelpazede görev yaptıklarını söyledi.
Görev ve sorumluluk alanlarında yer alan, üzerinde hassasiyetle çalışmalar yürüttükleri başlıklardan birinin de madde bağımlılığı olduğunun altını çizen Bakan Yanık, Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi tarafından hazırlanan 2022 Dünya Uyuşturucu Raporu'nda, 2020'de dünyada 15 ila 64 yaş arasında 284 milyon insanın uyuşturucu kullandığının kayıtlara geçtiğini aktardı.
"Söz konusu rakam, son 10 yıl içinde yüzde 26'lık bir artışa işaret ediyor." diyen Bakan Yanık, şöyle devam etti:
"Rapor, günümüzde gençlerin pek çok ülkede bir önceki nesle kıyasla daha çok uyuşturucu kullandığını söylüyor. Dünyanın ortak sorunu olan bağımlılık elbette bizi, ülkemizdeki duruma daha da hassasiyet göstermeye yöneltiyor. Ülkemizde de can yakıcı bir sorun olarak beliren bağımlılığa karşı, İçişleri Bakanlığımız ve Emniyet Genel Müdürlüğümüz tarafından Haziran 2018'de 'Narkolog Projesi' başlatıldı. Proje kapsamında yapılan madde kullanıcıları profil analizine göre, 2021 yılında uyuşturucuya başlama yaşı ortalama 21-22 olarak tespit edilmiş durumda. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın 'Bağımlılıkla mücadeledeki tek gayemiz, ülkemize ve milletimize ruhu da, bedeni de dipdiri nesiller kazandırmaktır. Bu mücadeleyi ülkemizde tek bir bağımlı bırakmama azim ve kararlılığıyla son nefesimize kadar sürdüreceğiz.' ifadesi bu konuda hepimize büyük bir sorumluluk yüklemektedir."
Bağımlılıkla mücadelede, son yıllarda önemli mesafeler alındığını vurgulayan Bakan Derya Yanık, 2014 yılı kasım ayında düzenlenen "1. Uyuşturucu ile Mücadele Şurası"nın önemli bir başlangıç olduğunu dile getirdi.
Bu şurada "Tıbbi tedavi ve sosyal rehabilitasyon ayrılmaz bir bütündür" sonucunun çıktığını aktaran Derya Yanık, "Bu sonuç, gerçekten önemli bir sonuçtur ve bakanlığımızın bugün geliştirdiği ve uyguladığı bağımlılıkla mücadele çalışmalarında daima göz önünde bulundurulmaktadır." ifadesini kullandı.
Yanık, şöyle devam etti:
"Bu açıdan bakıldığında, aslında, Bakanlığımız bünyesindeki hizmetlerin büyük bir bölümü bağımlılıkla mücadeleyi kolaylaştıran ve güçlendiren hizmetlerdir. Güçlü ve sağlıklı bir aile yapısı, sadece aileyi, kadını, çocuğu, engelli ve yaşlıyı korumakla, gözetmekle kalmıyor. Özellikle gençler başta olmak üzere, toplumun bütün kesimlerini uyuşturucu ve her türden bağımlılığa karşı koruyor. Biliyorsunuz, 9 Aralık 2017 tarihli Başbakanlık Genelgesi uyarınca 2018 ila 2023 arasını kapsayan 'Uyuşturucu ile Mücadele Ulusal Strateji Belgesi ve Eylem Planı' yürürlüğe girmişti. Bu belge ve eylem planı kapsamında, Bakanlığımızın 'Araştırma', 'Talep Azaltımı' ve 'Sosyal Uyum' konularını içeren 3 ana başlıkta sorumluluğu bulunuyor. Bu sorumlulukları başta da söylediğim gibi özel bir dikkatle ve titizlikle yerine getiriyoruz. Bütün dünyada olduğu gibi bağımlılıkla mücadelede belki de en önemli aşama bağımlılığı hazırlayan, oluşturan şartları bilmektir. Peki biz sorumlu olduğumuz bu 3 ana başlıkta ne yaptık?
Araştırma başlığı altında, 'Uyuşturucu ile mücadele çalışmalarının sonuçlarını ölçmeye yönelik verilerin toplanarak raporlanması' inisiyatifi kapsamında yapılan Türkiye Üniversite Gençliği Profil Araştırması (TÜGPA) bu amaca hizmet eden bir çalışmadır. TÜGPA ile örgün eğitime devam eden üniversite öğrencilerinin aile içi ilişkileri, boş zamanlardaki uğraşları, beslenme ve spor alışkanlıkları gibi hayat rutinlerinin yanı sıra sigara, alkol, uyuşturucu, illegal ilaç gibi zararlı madde kullanım alışkanlıklarıyla ilgili niceliksel veriler toplanmaktadır."
- "431 bin kişiye eğitim verildi"
İkinci sorumluluk alanlarının "Talep Azaltımı" olduğunu belirten Bakan Yanık, bunun için Aile ve Toplum Hizmetleri Genel Müdürlüğünce iki başlıkta çalışmalar yürütüldüğünü açıkladı.
"Bunların ilki eğitimlerdir." diyen Bakan Yanık, "Aile Eğitim Programı (AEP) kapsamında formatörler ve eğiticiler aracılığıyla şu ana kadar Madde Kullanım Riski ve Madde Bağımlılığından Korunma konusunda Kasım 2014 tarihinden itibaren 431 bin kişiye eğitim verilmiştir. İkincisi ise Yeşilay ve Bakanlığımız arasında imzalanan işbirliği protokolü doğrultusunda yapılan çalışmalardır. 81 il müdürlüğümüzden toplam 300 meslek elemanımıza Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Formatör Eğitimi verilmiştir. Yeşilay tarafından yetiştirilen bu formatörler ise Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitimi ile bugüne kadar 715 bin kişiye ulaşmıştır." bilgisini paylaştı.
Üçüncü sorumluluk alanlarının "Sosyal Uyum" olduğunun altını çizen Bakan Derya Yanık, "30 Aralık 2019 tarihli Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu'nda, 'Bağımlı ve ailesinin sosyal hizmet kapsamındaki sosyal destek ihtiyacına ilişkin alanların tamamı sosyal hizmet merkezleri (SHM) uhdesindedir. Bu amaçla ayrıca bir sosyal uyum birimi oluşturmaya ihtiyaç bulunmamaktadır. Bağımlılıkla mücadele alanında eğitim almış meslek personeli içinden belirlenecek kişiler irtibat kişisi olarak SHM'de bağımlılıkla mücadele alanında görev yapacaktır.' kararı alınmıştır." dedi.
Bu karar kapsamında bugüne kadar sosyal hizmet merkezlerinde çalışan 558 personele bağımlılıkla mücadele alanında "İrtibat kişisi" eğitimi verildiğini aktaran Bakan Yanık, bağımlılık konusunda sosyal risk ve sorun ile karşı karşıya kalan birey ve ailelerine yönelik sosyal hizmet müdahalesinin tamamının SHM uhdesinde yürütüldüğünü açıkladı.
SHM'lere başvuran bağımlı birey ve ailesine sunulan sosyal hizmet ve desteklerin sadece arındırma ve rehabilitasyon aşamalarında değil, kişinin ihtiyaç duyduğu tüm süreçlerde devam ettiğini bildiren Bakan Yanık, ayrıca SHM'lere bağımlılık problemi ile başvuran veya SHM'lerce tespit edilen kişiler gönüllü olmaları halinde Sağlık Bakanlığı ve Yeşilay'a bağlı merkezlere yönlendirildiğini, zorunlu hallerde de yasal mercilerle işbirliğine gidilebildiğini söyledi.
Son Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu toplantısında, bağımlılıkla mücadele kampanyasının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde yürüyeceğinin açıklandığını hatırlatan Bakan Yanık, şunları kaydetti:
"Toplumun tüm kesimleri, bir kez daha zararlı alışkanlıklara ve bağımlılığa karşı tek yürek olmaya davet edilmiş ve 'Bağımlılığa değil, yaşama sarıl' düsturuyla her türlü bağımlılıkla mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizin altı çizilmişti. Türkiye, kadından çocuğa, engelliden yaşlıya, toplumun bütün kesimlerine 'hak temelli' ve 'kimseyi arkada bırakmayan' sosyal hizmet yaklaşımıyla dünyada örnek gösterilecek bir konumdadır. Bakanlığımız da bu çerçeve ve kapsamda, tüm toplumu hedefleyen sosyal hizmetlere ve yardımlara ilişkin kapasite ve hizmetlerini iyileştirmeye, yeni hizmet modelleri ve alanları geliştirmeye, ortaya çıkacak yeni zorluklara ve risklere çözümler üretmeye devam etmektedir."