Sağlık Bakanı Recep Akdağ, hekimlerin çalıştıkları kurum dışında dışarıda çalışabilmelerine olanak tanıyan Anayasa Mahkemesi'nin kararını doğru bulmadığını belirterek, "Bir vatandaşımız üniversite hastanesine gittiğinde 'hoca parası', 'hoca farkı' adı altında bir muamele uygulanabiliyor. Vatandaşımızdan para alınabiliyor. Bu hukukidir ama ben buna Sağlık Bakanı olarak karşıyım. Gücüm yeterse de bunu değiştirmek için elimden geleni yapacağım." dedi.
Akdağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hekimlerin çalışma esaslarını içeren ve kamuoyunda "Tam gün uygulaması" olarak bilinen uygulamaya ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bu konunun kendisi için adeta "yürek yarası" olduğunu ifade eden Akdağ, hekimlerin hem eğitim hem mesleki risk açısından, maddi açıdan iyi kazanç elde etmeye layık olduklarını söyledi. Akdağ, bunun diğer sağlık çalışanları için de geçerli olduğunu vurgulayarak, bunu gerçekleştirmek amacıyla kamuda çalışan hekimlerin daha çok kazanmaları için çok gayret gösterdiğini, bundan sonra aynı gayreti göstermeye devam edeceğini belirtti.
"Söz konusu kazanç, AK Parti kurulmadan önceki hükümetler döneminde olduğu gibi vatandaştan elde edilen kazanç durumuna geçmemelidir." değerlendirmesinde bulunan Akdağ, böylesi bir durumda vatandaşların mağdur olduğunu söyledi.
Bakan Akdağ, "Bir hekimin, bir üniversitedeki öğretim üyesinin yaptığı işten dolayı hakkı olan kazancı elde etmesi, eğer vatandaşın ödemesiyle ilişkili bir hale getirilirse, o zaman vatandaş kaybediyor." dedi.
- "Vatandaş mağdur oluyor"
Geçmiş yıllarda, önce Danıştay, sonra Anayasa Mahkemesinin bazı inatçı tutumları olduğunu ifade eden Akdağ, şunları kaydetti:
"Yargı ne söylerse biz onu yerine getiriyoruz. Hukuk devletindeyiz ama elbette yargının bazı kararlarını prensip olarak kabul etmeyebiliriz, yanlış bulabiliriz. Ben, bu hususta yargının ısrarını kesinlikle yanlış buluyorum. 'Devlet memurlarının hiçbirisinin hatta üniversite öğretim üyelerinin, memuriyetlerini icra ederken dışarıda çalışmaya hakkı olmayacak ama üniversite öğretim üyelerinin durumu farklıdır' diye yorum yapacak Anayasa Mahkemesi. Onlara da bu hakkı verecek. Bu hak mıdır? Bunun iki ciddi mahsuru var. Birincisi vatandaş mağdur oluyor, ikincisi de üniversite hastaneleri maalesef iflasa sürükleniyor. Çünkü, herhangi bir müessesede çalışan birisi, kendi şahsi kazancını, müessesenin kazancından tamamen bağımsız görürse o müessese batar. Tam gün olmadığı zaman, yani kamu ya da üniversitede çalışan bir hekim, aynı zamanda kendi muayenehanesinde çalışabiliyorsa, aynı zamanda bir özel hastanede çalışabiliyorsa sonuç bu oluyor. Hem vatandaş ağır derecede mağdur oluyor hem de o müesseseler iflasa gidiyor."
- "Üniversite hastanelerinde özel muayene uygulamasına karşıyım"
Akdağ, şu anda Türkiye'deki mevcut durum hakkında da bilgi vererek, "Bir taraftan bizim kararlılığımız, bir taraftan yargının kararları, bir taraftan da yargının kararı doğrultusunda yeni düzenlemeler... Geldiğimiz son nokta nedir? Sağlık Bakanlığımıza, devlete ait hastanelerin hiçbirinde hekimler, o hastanede çalışırken aynı zamanda özelde çalışamazlar. Büyük çoğunlukla bunu başarmış durumdayız." dedi.
Üniversite hastanelerinde yaklaşık 800 öğretim üyesinin dışarıda muayenehanesi olduğuna dikkati çeken Akdağ, bunun Anayasa Mahkemesinin kararı sonrasında bir hak haline geldiğini söyledi.
Bu sayının tüm hekimler içinde büyük bir oran olmadığını belirten Akdağ, "Toplamda 12 bin öğretim üyesinin içinde 800 kişi. Büyük bir çoğunluk değil. Şükür ki böyle. Ama verilmiş kararlara istinaden üniversite hastanelerinde özel muayene, özel ameliyat adı altında da bir uygulama başlatıldı. Ara verilmiş olan eski uygulamalar bir daha başlamış oldu. Ben şahsen bunlara karşıyım." diye konuştu.
Bakan Akdağ, bunun şu anda hukuki bir durum olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Bir vatandaşımız üniversite hastanesine gittiğinde 'hoca parası', 'hoca farkı' adı altında bir muamele uygulanabiliyor. Vatandaşımızdan para alınabiliyor. Bu hukukidir ama ben buna Sağlık Bakanı olarak karşıyım. Gücüm yeterse de bunu değiştirmek için elimden geleni yapacağım. Çünkü, söylediğim gibi hem vatandaş mağdur oluyor hem de üniversite hastaneleri zarar ederek iflasa gidiyor. Nasıl olacak o zaman kıymetli hocalarımızın, doktorlarımızın kazançları? Evet, biz onların performanslarını kamu olarak ödeyelim, bu gücümüz var. İlla vatandaştan bunu talep etmeyelim."