İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Pediatrik İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik İmmünoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayper Somer, son dönemdeki çevre olaylarının da etkisiyle balık biyoçeşitliliğinin azaldığına işaret ederek, vücudun ihtiyacını karşılamak için omega-3 alınmasını önerdi.
Son dönemdeki çevre olaylarının da etkisiyle balık biyoçeşitliliğinin azaldığına işaret eden Somer, vücudun ihtiyaç duyduğu Omega-3 gereksinimini artık sadece balık tüketimi yoluyla karşılayamayacağını kaydetti.
Prof. Dr. Somer, Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması verilerine göre 15 yaş ve üzeri bireylerin yüzde 8,2'sinin haftada 2-3 kez, yüzde 27'sinin haftada 1 kez, yüzde 35,8'inin ayda 1-3 kez ve yüzde 19'unun da ayda 1'den az balık tükettiğini, yüzde 8,8'inin ise hiç balık tüketmediğin, Dünya Sağlık Örgütünün ise sağlıklı bir yaşam için her hafta 1-2 porsiyon balık yemeyi önerdiğini aktardı.
Balık yağının içinde bulunan omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA'nın insan vücudunda birçok temel işlevi olan çoklu doymamış yağ asitleri olduğuna değinen Somer, "İnsan vücudunda üretilemedikleri için dışarıdan alınmalıdır. EPA ve DHA, kalbin normal fonksiyonuna katkıda bulunur. DHA, normal beyin fonksiyonlarının ve normal görme yetisinin korunmasına katkı sağlar. Dolayısıyla gelişim çağındaki çocuklar için olmazsa olmazdır." ifadelerini kullandı.
Yapılan bilimsel çalışmaların kullanım süresinin sınırlanmasına dair bir aralık vermemekle birlikte düzenli kullanımın faydalı olacağına işaret ettiğine değinen Prof. Dr. Ayper Somer, Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesinin (EFSA) 2-18 yaş arasında çocuklar için günlük 250 miligram EPA artı DHA miktarında omega-3 alımını önerdiğini ifade etti.
Somer, balık yağı tüketmek isteyenlere, ürünün saflığı, stabilitesi, içeriği ve konsantrasyonunu değerlendiren IFOS onayını aramalarını önerdi.
