Avrupa'da markayız

Türk doktorlar çocuk ürolojisi alanında Avrupalı meslektaşlarına 'referans' oluyor... Avrupa genelindeki 300 civarında pediatrik üroloji uzmanının 40'a yakını Türk hekimler. Türkiye'nin yüzünü ağartan isimler arasında yer alan Avrupa Çocuk Ürolojisi Derneği Genel Sekreteri ve Hacettepe Üniversitesi Üroloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdar Tekgül, Türk hekimlerinin bu alandaki Avrupa başarısını AKŞAM'a anlattı...

İşte önyargıların daha fazla çaba ve ardından gelen başarılarla kırıldığını belirten anlatan Prof. Dr. Tekgül'ün açıklamaları:
Nüfusumuz çok kalabalık. Çocuk ürolojisi dalında yoğunlaşan hekim sayısı az olduğu için, daha fazla hasta görme ve tedavi etme şansımız var. Yüksek hasta sayısına ulaştığımız için Batılı meslektaşlarımızın özeneceği düzeyde birikime sahip olduk.
476 üyeli Avrupa Çocuk Ürolojisi Derneği'nin (ESPU) Genel Sekreteriyim. Bunların içinde çocuk ürolojisine çalışanların sayısı 300. ABD'de de 300 civarı uzman var. Dünyada da tamamen bu alanla ilgilenenlerin sayısı bine yaklaşmıyor. Avrupa'daki 300 pediatrik üroloğun 40'a yakını Türk hekimlerden oluşuyor. Biz bu dernek içinde önemli bir yerdeyiz. Türkiye bu konuda ciddi anlamda söz sahibi.

GECE KAÇIRMA YAYGIN
Türkiye'de pediatrik üroloji dalında en sık rastladığımız hastalıklar, böbrek taşı, idrar kaçırma ve reflü. Bu hastalıklarda akraba etkilikleri ve genetik yatkınlık etkili. Gece idrar kaçırma, 5 yaşın üzerindeki nüfusun yüzde15'inde var. Bu hastaların gündüz sorunu yokken geceleri yataklarını ıslatırlar. Yürüme, konuşma nasıl öğreniliyorsa, gece idrar tutma da öğrenilen bir yeti.
5 yaşından sonra ayda bir kereden daha sık idrar kaçıran çocuklar hekime gösterilmeli. Tedavi edilen çocuklar psikolojik sorunla karşılaşmaz. Bu hasta grubu, daha çok 5-10 yaş arası ve nüfusun yüzde 5-7'sini oluşturuyor.
Türkiye'nin bu alandaki başarısı ve Avrupa'daki uzmanların büyük kısmına sahip olması, yabancı hastaların da ülkemizi tercih etmesini sağlıyor. Zaman zaman Azerbaycan, Irak, Rusya ve Bulgaristan'dan hastalar gelip burada tedavi oluyor.

Yelkenler fora!
Prof. Dr. Serdar Tekgül, akademik çalışmaların ve tıbbi gelişmelerin yanı sıra, özel yaşamının renkli yönlerini de AKŞAM'la paylaştı. Yelkencilik sporuyla ilgilenen Tegül şunları anlattı: Doktorlar olarak kendimize de ailemize de yeteri kadar zaman ayıramayabiliyoruz. Son zamanlarda denizcilik ve yelken sporuna merak saldım. Avrupa Çocuk Ürolojisi Derneği içerisinde de, konuyla ilgilenen meslektaşlarımla birlikte bir yelken kulübü kurduk. Her yıl değişik yerlere gidiyoruz. Bu yaz da Bodrum'da bir araya geleceğiz...

Devlet yetişmiş insanı korumalı
Devletin en önemli görevi, toplumu ve mağduru korumak kadar yetişmiş insanı da korumak olmalı. Siz iyi yetişmiş bilim insanlarını 'tu kaka' ilan ederseniz, insanlar tıp alanından soğur. Tıp fakültesinde okuyan öğrencilerin ne yazık ki artık eski motivasyonları yok. Çünkü bu mesleğin toplum gözündeki prestiji gittikçe azalıyor.