Gelişmeler cesaret verici
İlaç firmaları, daha etkili bir ilaç geliştirmek için hızlı bir yarış içinde. Uzun zamandır piyasada bulunan bazı ilaçların, içkiye olan isteği beyindeki ‘opioid’ adı verilen reseptörleri bloke ederek azalttığı belirtiliyor. Bazı alkol ilaçları ise anksiyete ve uykusuzluğa yol açabiliyor. Uzmanlara göre, ilaçlarla ilgili en büyük sorun, bir alkol bağımlısı üzerinde olumlu sonuç veren bir ilacın, diğerleri üzerinde hiç etki yaratmaması. Bazı ilaçlar kişiyi öylesine kötü etkiliyor ki, tedavi gören kişi ilacı bırakıp anında içki şişelerine dönebiliyor. Pek çoğu henüz erken araştırma aşamasında olan yeni ilaçların iyi sonuç verecek olsalar bile piyasaya çıkartılacak aşamaya gelebilmesi için en az 10 yıla ihtiyaç var. Fakat pek çok uzman gelişmeleri cesaret verici olarak niteliyor.
Eli Lilly’nin ürettiği ilacın beynin ‘opioid’ reseptörlerini hedeflediği söyleniyor. Fakat ne ne Eli Lilly, ne de Merck, halen deneme aşamasında olan ilaçlarının hedefinin ne olduğunu açıklıyor.
Alkermes’in üç projesinin de ‘opioid reseptörlerini’ hedeflediği belirtiliyor. AstraZeneca ve Transcept Pharma’nın da aralarında bulunduğu diğer bazı firmaların ise, beynin ‘ödül geçidi’ adı verilen dopamin reseptörlerini hedefleyen formüller üzerinde çalıştıkları kaydediliyor.
Erken umut sinyalleri veren bir diğer ilacın ise, beyindeki birden fazla hedefe ulaşıp etki yarattığı belirtiliyor. Migren ve epilepsi tedavisinde kullanılan ilacın, alkol kullanımını belli oranda azaltma yeteneği gösterdiği ifade ediliyor.
Hamilelikte alkol çok sakıncalı
Hamileliklerinde alkol kullanmayı sürdüren kadınların çocuklarında, ‘fetal alkol sendromu’ olarak bilinen bozukluklar görülebiliyor. Yeni doğanın gelişmesinin geri olması, merkezi sinir sistemi bozuklukları, yüz ve kalp aykırılıkları bu sendromun en önemli özellikleri. Alkolün direk fetüsü etkileyerek bu doğumsal bozukluğa yol açtığı düşünülüyor. Özellikle gebeliğin ilk üç ayındaki alkol kullanımlarının çok önemli olduğu vurgulanır.