Hakkari'nin ilk kadın İl Sağlık Müdürü Dr. Özlem Köse, 'Bölgeye yapacağım en büyük katkı, insanların çalışmak için buraya gelmekten korkmasını engellemek olacak' dedi. Bölge halkı, ona halen ağız alışkanlığıyla 'doktor bey' dese de o çoktan onlara alışmış.
Genç, idealist bir doktordu, Hakkari'nin ilk kadın İl Sağlık Müdürü oldu. Halk Sağlığı Uzmanı Doktor Özlem Köse'yi Yüksekova'da yakaladık... Heyecanlı, enerjik, çalışkan, yerinde duramayan, hoş sohbet, neşeli ve bir o kadar da kararlı.
'Bölgeye yapacağım en büyük katkı, insanların çalışmak için buraya gelmekten korkmamasını sağlamak olacak' diyen Dr. Köse gülerek ekliyor: 'Zorunlu hizmetim 3 ay sonra bitiyor ama gitmeye niyetim yok. Burada kalmaya kararlıyım.'
Diyarbakırlı Dr. Köse'nin ilk görev yeri memleketiydi. Ardından İstanbul'da görev yapan Köse 2009'da zorunlu hizmet için Hakkari'ye geldi. Hakkari İl Sağlık Müdürü Dr. Köse, şöyle diyor: 'Evet burada bir gerginlik var, burada yaşananlar normalin ötesinde ama herkes buna dahil değil. Hayat zor ama burada yaşamına devam eden 200 bin insan var. Onlar nasıl yaşıyorsa siz de öyle yaşıyorsunuz. Bölgeye kendi adıma şöyle bir katkımın olmasını umut ediyorum, en küçük olay, Hakkari ile ilgili en küçük bir kötü haber çıktığında buraya tayin edecek doktor bulamıyorsunuz. Bir kadın sağlık müdürünün, ki bu görevi sorumluluğu büyük bir iş olarak görüyorum, o görünmez zincirin kırılma noktası olmasını umuyorum.'
Hakkari'nin ilk kadın İl Sağlık Müdürü, Türkiye'nin ise iki kadın İl Sağlık Müdürü'nden biri Dr. Özlem Köse. Halk Sağlığı Uzmanı olan Köse zorunlu hizmet için Hakkari'ye gelişini şu sözlerle anlatıyor, 'Uzmanlığımı aldığım gün, İstanbul gibi bir yerde, bir gün içinde kuraya girmek için gerekli olan tüm evrakı toplamayı başardım. Herkese dedim ki, bunu bir günde yaptım ya, Hakkari de olsa başım gözüm üstüne. Hakkari oldu'
Hakkari'ye ilk kez zorunlu hizmet için gelen Dr. Özlem Köse yolculuğunu gülerek anlatıyor, 'Van'dan geliyorum otobüsle. Şoföre, terminalde mi duracaksınız yoksa şehir merkezinde mi dedim. Şoför, Hocam ikisi aynı yer deyince küçük bir yere geldiğimi fark ettim. Akşam saatleriydi. Karanlıktı ve hiçbir şey görünmüyordu. Sabah gün ışıyınca gördüm şehri. İlk şaşkınlığımı o zaman yaşadık. Dört bir tarafı dağlarla çevrili bir yer Hakkari. Onu görünce buranın neden küçük kaldığını da anladım zaten.' Özlem Köse sorularımızı yanıtladı:
Kadın hekim olmak burada zor mu?
İnsanlar burada kadın hekimleri yadırgamıyorlar. Sadece ağız alışkanlığı olarak hala doktor bey diyorlar. 8 ay lojmanda kaldım, zor ev buldum ama burada doktorlar birbirlerini yalnız bırakmıyorlar. Hekim desteği çok sağlamdır. Kendimi hiç yalnız hissetmedim. Cinsiyetim bana hiç ayak bağı olmadı. Hatta Doğu'da bu bazen avantajdır. Karşınızdaki öfkeli olsa bile mesafesini size karşı korumayı bilir. İnsan olarak direnmenin zor olduğu bir şehirde kadın olarak direnmek zor gibi görünse de ben o desteği, saygıyı hep hissettim.
Kapısına gidiyoruz saklanıyorlar
Hakkari'nin en önemli sağlık sorunu nedir?
Hastaneye hizmet almaya geliyorlar ama kapısına gittiğinizde şüpheyle karşılıyorlar, saklanıyorlar. Örneğin kadınlar gebeliğini saklıyor ya da bebeğini kaybettiğini bir ay sonra öğreniyoruz. Zeka için yaptığımız topuk testinde çok zorlanıyoruz. Bebekten kan almamızı istemiyorlar. Direnç kırılmalı.
Müdür olunca nasıl tepkiler aldınız?
Çok olumlu tepkiler alıyorum. Bu benim sorumluluğumu arttırıyor.
l Zorunlu hizmet çok eleştirildi. Sizce?
Devlet Hizmet Yükümlülüğü Yasası olmasaydı şu an Hakkari'de yüzlerce doktorun varlığından söz edemezdik. Ben bu yükümlülüğün daha keskin kuralları olması gerektiğini düşünüyorum. Uzman hekimler işlerini yapamıyorlar ama pratisyen hekim istifa ettiğinde TUS'a girebiliyor ve yükümlülüğü de uzmanlığına erteleniyor.
Ne yazık ki alışılıyor!
Hakkari için planlarınız?...
Şehir bir yenileşme içine girmişti zaten. Çukurca'ya ve Şemdinli'ye yeni hastane yapılması planlanıyor. Hakkari'de sağlık ocaklarının yeniden projelendirilmesi gündemde . Bir de kadın sağlığı merkezi kurmak için girişimler başlatılmıştı. Onu yapmak istiyorum. Kurumlar arası işbirliğinin önemli olduğu bir bölge burası.
İşkolik misiniz?
Herhalde takıntılıyım. Tembel insanlarla karşılaştığımda beni tutabilene aşk olsun! Çok yumuşak yüzlü olmamı bekliyorlar ama öyle değilim. Mesafeyi korumayı bilirim.
Terörden korkuyor musunuz?
İlk önce korkuyorsunuz ama sonra sizin dışınızda cereyan eden bir takım olaylar olduğunu fark ediyorsunuz. Üç beş kişi yüzünden koca bir şehrin töhmet altında kalması çok üzücü. Ne yazık ki dışarıdan seyrettiğiniz duruma alışıyorsunuz. Şiddete alışılabildiğini görmek çok üzücü. O yüzden ne yazık ki diyorum...
