Malezya ekibine tercümanlık yapan Süreyya Dağdeviren: "Çok yorucuydu ve 3-4 gün art arda hastanede uyuduğum günler oldu. Çadıra gidip dinlenemedim ama ne kadar yorucu da olsa insanlara ve Malezyalı sağlık ekiplerine yardım etmek bizim için çok büyük önem taşıdı"
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerde yıkımın yanı sıra can kayıplarının da yaşandığı Çelikhan ilçesinde, depremlerin hemen ardından Malezya ordusu afet müdahale ekibince sahra hastanesi kuruldu.
İlçede yaşayan İnönü Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü mezunu Süreyya Dağdeviren, ameliyathane, yoğun bakım ve doğumhanenin de bulunduğu sahra hastanesinde depremzede vatandaşların sağlık imkanlarından daha iyi yararlanması için tercümanlık görevini üstlendi.
Dağdeviren, sahra hastanesinin kurulduğu ilk günden bu yana 110 kişilik sağlık ekibiyle hasta ve yaralılar arasında köprü oldu.
- "Çok büyük bir kardeşlik ortamı oluştu"
Süreyya Dağdeviren, AA muhabirine, deprem nedeniyle zor günler yaşadıklarını söyledi.
Malezyalı sağlık ekiplerine minnettar olduklarını dile getiren Dağdeviren, "Onların gelmesi bizim için çok büyük bir umut oldu. Burada hep beraber birçok hasta baktık. Onlara gönüllü olarak tercümanlık yaptık. Burada hem Türkçe hem Kürtçe konuşan yerel halk var. Bu konuşmaları İngilizce'ye çevirerek sağlık ekiplerine aktarmaya çalıştık. Aslında başlangıçta bizim için bu kadar büyük bir şeyin oluşacağını düşünmemiştik. Daha sonrasında çok büyük bir kardeşlik ortamı oluştu." diye konuştu.
Çevirinin sabır gerektiren bir iş olduğunu belirten Dağdeviren, sağlık ekiplerinin büyük bir sabır ve anlayış göstererek depremzedelere yardımcı olduklarını ifade etti.
- "Çok yorulduk ama değdi"
Sahra hastanesinin çok donanımlı olduğuna dikkati çeken Dağdeviren, şöyle devam etti:
"Genel cerrahından kadın doktoruna, göz doktoruna, kulak burun ve boğaz doktoruna kadar tüm bölümler vardı. Poliklinikler açmışlardı ve durumu acil olan hastaları acile sevk ettik. Yeri geldi Adıyaman, Malatya ve Sivas'a hasta gönderdik. Çok yorucuydu ve 3-4 gün art arda hastanede uyuduğum günler oldu. Çadıra gidip dinlenemedim ama ne kadar yorucu da olsa insanlara ve Malezyalı sağlık ekiplerine yardım etmek bizim için çok büyük önem taşıdı. Çok yorulduk ama değdi."
Dağdeviren, doktorların kırsala gittiğinde vatandaşların şaşırdığını, ancak daha sonra çok mutlu olduklarını ve yemek yemeye davet ettiklerini anlattı.
Sağlık ekibinin binlerce depremzedeyi tedavi ettiğini ve kendisinin de depremzede olduğunu aktaran Dağdeviren, şunları kaydetti:
"Onlara çok minnettarız. Onlar da buranın halkını çok yardımsever buldu. Yeri geldi bazı konularda halktan destek istemek zorunda kaldık. Kendileri de 'buranın halkı bize çok samimi yaklaştı ve aileden biri olarak karşıladı' diyerek memnuniyetlerini dile getirdi. Hepsi depremin yaralarının sarılmasından sonra yardım ettikleri bir köyü ziyaret etmek istiyor. Onlar yardım etmekten gurur duyduklarını dile getiriyorlar. Sıcak bir ülkeden, havası soğuk bir ülkeye geldiler. Halkımız da onlara yoldan geçerken çay içmeye davet ediyor ve bu onların çok hoşuna gidiyor."
