Sefa ÖZKAYA
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 1 Kasım seçimlerinden sonra ilk işlerinin gelir testi borçlarını silmek olduğunu söyledi. Davutoğlu bir grup üniversite öğrencisiyle buluşmasında genel sağlık sigortası beyannamesine getirilen muafiyetin ardından gelir testi yapılamamasından dolayı biriken borçlar için, "Borç sıkıntısı içinde strese girmeyin. 1 Kasım'dan sonra ilk işimiz, bütün o borçları silmek olacak.. Sistem daha sonra oturacak. Okulu bitirince iki yıl içinde de müddet vereceğiz. İş güç sahibi olur, ondan sonra da ödersiniz" dedi. 1 Ocak 2012'de yürürlüğe giren Genel Sağlık Sigortası kapsamında 18 yaşını doldurmuş herkes sigorta kapsamında yer alıyor. 18 yaşını aşmış ancak bir işte çalışmayanların ise gelir testine girip gelir seviyelerini belirlemeleri gerekiyor. Bu test sonucunda ya devlet tüm sigorta primlerini karşılıyor ya da kişi prim ödeme yükümlülüğüyle karşı karşıya kalıyor. Gelir testine girilmediği için toplam prim borcu 7 milyar TL'yi aşmıştı. Geçtiğimiz ay sonunda biten gelir testi başvurularının ise sadece 500 bin kişide kalmıştı. Borçlu sayısının ise çoğunluğu genç olmak üzere 5 milyonu bulduğu belirtiliyordu.
Gelir testi Başbakan Davutoğlu'nun olduğu kadar tüm siyasi partilerin gündeminde. CHP "Geliri olmayan vatandaşların GSS prim borçlarını silip 3.2 milyon yurttaşımızı ücretsiz olarak GSS kapsamına alacağız" taahhüdünde bulundu. MHP'nin seçim bildirgesinde, "Aile içi gelirin kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretten az olan işsiz gençlerimiz ailelerinin sağlık sigortasından yararlandırılacaktır" denilirken; HDP de sağlık hizmetleri için prim uygulamasına son verileceği sözünü verdi. Davutoğlu, dün ayrıca İstanbul'daki sekiz organize sanayi bölgesi (OSB) ve yedi büyük sanayi sitesinden 70 yöneticiyle bir araya geldi.
HALEP NE HALE GELDİ
Sanayi sitesini gezen Davutoğlu, işçilerle hatıra fotoğrafı çektirdi ve bir grup işçiyle öğle yemeği yedi. Davutoğlu, Ümraniye'deki İMES OSB içerisinde düzenlenen toplantıda sanayicilere hitap etti. Ekonomiyle siyasetin ayrı düşünülemeyeceğini belirten Davutoğlu, şöyle konuştu: "Siyasi istikrar varsa siyasi öngörülebilirlik varsa ekonomik istikrar ve ekonomik planlama da mümkün hale gelir. Ama siyaset, güvenlik kaosuna düşerseniz ekonomik hayatın sürmesi mümkün değil. Halep'teki ekonomik hayatın ne kadar canlı olduğunu görmüşümdür. Ama siyasi istikrarsızlığın Halep'i ne hale getirdiğini hepimiz gördük. Siyasi iradenin olmadığı durumlarda rakamlar anlamını kaybeder."
GELİŞEN ÜLKELERDEN 540 MİLYAR $ ÇIKTI
Eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, gelişmekte olan ülkelerden 540 milyar dolar çıktığını söyledi. Bu yıl başından itibaren gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerinde olumsuzlukların yaşandığını vurgulayan Babacan, "Bu sene son 20 yıldan bu yana ilk defa gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışının yaşandığı bir sene oldu. Toplam yaklaşık 540 milyar dolarlık gelişmekte olan ülkelerden, gelişmiş ülkelere sermaye akımı gerçekleşti" dedi. Babacan, makroekonomik dengelerin sağlam olduğunu, bu sebeple yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye'de "kriz" diye adlandırılacak bir tablo olmadığını ifade ederek, son 1 aydır finansal göstergelerin diğer gelişmekte olan ülkelere göre daha yüksek performans göstermeye, olumlu bir şekilde ayrışmaya başladığını söyledi.
İşe giren gençlerin maaşı 1 yıl devletten
Davutoğlu, "Biliyorsunuz, önümüzdeki dönemde asgari ücreti 1300 liraya çıkarıyoruz. Ama bunun KOBİ'lerimiz üzerinde baskı oluşturmaması için sizlerle istişare ederek gerekli tedbirleri alacağız. Asgari ücreti artırırken diğer taraftan reel sektöre yönelik desteklerle bunu telafi etmeye çalışacağız. Ayrıca bir genç arkadaşımız herhangi bir işyerine ilk defa işe girdiğinde 1 yıl boyunca maaşını devlet olarak biz vereceğiz. Sizler yeni bir istihdam alanı oluşturup gençlerimizi işe aldığınızda, işbaşı eğitimi verdiğinizde 1 yıl boyunca maaşı devlet ödeyecek" dedi.