bin güzellik merkezinden 2 bin 830’u Sağlık Bakanlığı’nın uygulamaya giren yeni yönetmeliğine ayak uyduramadığı için ya güzellik salonu olarak faaliyet gösterecek ya da kapanmak zorunda kalacak. Sadece, poliklinik ruhsatı alabilen 170 güzellik merkezi, saç ekimi, botoks, dolgu, lazerle epilasyon gibi bıçaksız estetik operasyon yapmaya devam edebilecek.
SAĞLIK Bakanlığı’nın saç ekimi, botoks, dolgu, lazerle epilasyon gibi bıçaksız estetik operasyon yapan 3 bin güzellik merkezine verdiği 6 aylık süre, 10 Eylül’de doldu. Bu verilen süre içinde bu 3 bin güzellik merkezinden sadece 170’i, işletmelerini belirlenen kurallara uygun hale getirerek, poliklinik olma hakkı elde edebildi. Şartlarını düzeltemeyen 2 bin 830 merkez ise bundan böyle sadece güzellik salonu olarak faaliyet gösterip, müşterilerine, saç bakımı, manikür, pedikür, ağda ve makyajın dışında, botoks, dolgu, lazer gibi estetik müdühalelerde bulunamayacak. Ruhsat almayanlar ise kapanmak zorunda kalacak.
Yoğun şikayetler geldi
Son yıllarda sayıları hızla artan güzellik merkezlerinin sağlıksız ortamlarda gerçekleştirdikleri bıçaksız estetik operasyonlarla ilgili yoğun şikayetler oluşması üzerine, Sağlık Bakanlığı’da, yönetmelik hazırlayarak, yeni bir düzenlemeye gitti. 10 Mart 2010 tarihinde yayınlanan bu Güzellik ve Estetik Amaçlı Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikle, botoks, dolgu, lazer gibi bıçaksız estetik operasyonlar yapan işletmelere yeni yaptırımlarla karşı karşıya bıraktı. Yönetmelik, bu tip faaliyet gösteren merkezlere, işletmelerini 6 ay içinde ya belirlenen şartları yerine getirerek, polikliniğe dönüştürme ya da güzellik salonu olarak faaliyet gösterme şartı getirdi.
Sağlığı tehdit ediyor
Bu da, güzellik Merkezi adı altında faaliyet gösteren işletmelerin, manikür, pedikür, makyaj gibi uygulamaların yanı sıra insan sağlığını yakından etkileyen ve hekimlik gerektiren liposuction, saç ekimi, botoks, dolgu gibi bazı uygulamaları da müşterilerine tatbik etmelerinden kaynaklandı. Bakanlık’ta hijyene uygun olmayan ortamlarda yapılan tüm müdahaleler, hepatit B, AIDS gibi bazı bulaşıcı hastalıkları beraberinde getirmesi üzerine kısıtlayıcı önlemler almak zorunda bıraktı.
Lazere 300 milyon dolar
Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre Türkiye’deki güzellik merkezlerinin sadece epilasyon için son 5 yılda satın aldığı lazer cihazlarının toplam bedeli de 300 milyon dolara ulaşıyor. Bu cihazların bilinçsiz kullanımı, bazı sağlık sorunlarını beraberinde getirdiği gibi cilt üzerinde de olumsuz sonuçlar yaratması, uzman doktorların gözetiminde yapılmasını gerektiriyor. Aksi taktirde, epilasyon yüzünden sıkça yanık vakalarıyla karşılaşılabiliyor. Uygulamaya giren yeni yönetmelik, bu tip merkezlerin ‘güzellik salonu’ olarak hizmet vermesine izin veriyor. Ancak, kuaför salonları ve merkezlerin lazerle epilasyon yapabilmeleri için de poliklinik izni almasını şarta bağlıyor. Dönüşüm yönetmeliğine göre, en az iki doktor bulundurma zorunluluğu getiriliyor. Bu doktorlardan biri de mesul müdür olarak görev yapmak zorunda oluyor. Ayrıca, hemşire ve sağlık çalışanı da bulundurmaları gerekiyor. İşletmelerin dönüşümünde, acil müdahalelerin yapılacağı bir acil odasının hazırlanması, sedyelerin geçebilmesi için kapı genişliklerinin ayarlanması, odaların yönetmelikte bulunan ölçülerde tekrar düzenlenmesi, yangın merdiveni oluşturulması gibi fiziki değişikliklerin de yapılmasını zorunlu kılıyor.
Yönetmelikle cazip kampanyalar başladı
YENİ yönetmeliğin devreye girmesiyle birlikte sektörde de bir anda cazip kampanyalar devreye girmeye başladı. Poliklinik dönüşümünü gerçekleştiremeyen merkezlerin uygulamaya koyduğu bu kampanyalarda 250-300 TL olan 4 seanslık paket fiyatlar,
90 TL’ye kadar düşürüldü. 6 ile 12 aylık taksit imkanları da sağlanan bu son dakika kampanyaları, katılımcılara merkezin kapatılması durumunda seansların tamamlanmadan yarım kalma tehlikesini de beraberinde getiriyor.
Erkan ÇELEBİ