Pek çoğu lösemi hastası olan ve kemik iliği naklinden sonra kullanılan bir ilacın fiyatı, dünyada tekel olan dağıtıcı firma tarafından artırıldı. Türkiye’de ruhsatı bulunmayan ve sadece Türk Eczacıları Birliği aracılığıyla temin edilebilen ilaç, SGK tarafından eski fiyatından geri ödenmektedir. Hastalar aradaki fahiş farkı cebinden ödemek zorunda kalmaktadırlar. Bu farkı ödeyemeyen çok sayıda hastanın sağlığı risk altında!
Konuyla ilgili Türk Eczacıları Birliği şu açıklamayı yaptı;
"Türk Eczacıları Birliği olarak Türkiye’de ruhsatı olmayan ilaçların Sağlık Bakanlığı izniyle yurt dışından getirilmesi görevini üstlenmiştik. Bu kapsamda dünyanın dört bir yanından getirdiğimiz ilaçları hastalarımızın evlerine ya da tedavi gördükleri hastanelere ulaştırıyoruz.
Ancak kimi zaman bizim dışımızda gelişen çeşitli nedenler, bazı ilaçların temin edilmesi ya da ücretsiz olarak hastaya verilmesini engellemektedir. Örneğin şu günlerde, kemik iliği naklinden sonra kullanılan “Prociclide” isimli ilacın fahiş fiyat artışı nedeniyle hastaya verilememesi sorununu aşmaya çalışıyoruz. Eylül 2010’a kadar fiyatı 25 Euro olan ve Sağlık Bakanlığı tarafından ithal izni verilen ilacın, geri ödemesi bu fiyattan yapılıyor ve hastalarımız tarafından ücret ödenmeden kullanılıyordu. Eylül 2010’dan itibaren aynı ilacın fiyatı dağıtıcı firma tarafından 1600 Euro‘ya yükseltildi. İlacın dünyada tek dağıtıcısı olması ve satışta tekelleşmenin oluşması nedeniyle firma bu fahiş zammı yapabildi. Bunun üzerine Sosyal Güvenlik Kurumu, ilacın geri ödemesini eski fiyatından yapmaya devam etti, aradaki 65 katlık fahiş artışı ise hastalar artık cebinden ödemek zorunda.
Türk Eczacıları Birliği olarak;
• İlaçta tekelleşmenin önünün açan patent uygulamasına karşı çıkışımız,
• Jenerik ilaç üretiminin ve yerli ilaç sanayinin desteklenmesi,
• İlaç pazarında ilaç üreticilerinin ve dağıtım kanallarının oligopol bir yapıya bürünmesinin engellenmesi, konularındaki ısrarımızda, ne kadar haklı olduğumuz bir kez daha anlaşılmış oldu.
Ancak bizler haklı olmak değil, halk sağlığını korumak istiyoruz. Bu nedenle, her şeyden önce sağlığın parasız olması gerektiğini savunan ve hastalarına karşı sorumluluk duyan bir mesleğin temsilcileri olarak, hastaların mağduriyetinin önüne geçebilmek için SGK düzeyinde her türlü girişimde bulunduk, bulunmaya da devam edeceğiz.
Türk Eczacıları Birliği İthal İlaç Birimi tarafından Türkiye’de ruhsatı olmadığı için getirtilen bu ilacı, 30 civarında hastamız kullanıyor. Maddi durumu iyi olmayan ve aradaki artışı cebinden ödeyemeyen hastalarımız ise tedavi olamayacaklar. Bizler olası bir mağduriyetin yaşanmamasını umut ediyor, gereğinin yapılması için yetkilileri acilen göreve çağırıyoruz."
TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ
MERKEZ HEYETİ
