Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran;
ATO’nun sağlık alanında hizmet veren çok sayıda üyesi bulunduğunu belirterek, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından her yıl yayınlanan Sağlık Uygulama Tebliği’nin hazırlanma sürecine dahil olmak istediklerini söyledi.
ATO Sağlık Özel İhtisas Komisyonu’nun düzenlediği “Sağlık Uygulama Tebliği ve Genel Sağlık Sigortası Stratejilerinin 2017 Yılı Öngörüleri” konulu toplantıda konuşan Baran, Ankara’da hizmet sunan özel sağlık hizmet sunucularının 40 bin kişiye doğrudan istihdam sağladığını bildirdi. Devletin sağlık hizmetlerine ilişkin belirlediği fiyat tarifelerinin tüm sağlık sektörü açısından hayati önem taşıdığını vurgulayan Baran, şunları kaydetti:
“Maalesef bu denli hayatiyet içeren bu fiyatlar son 10 yıldır neredeyse hiç değişmedi. Enflasyon, eskalasyon, döviz ya da asgari ücret artışları, Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonunca belirlenen ödenek bedellerini etkilemedi. Hizmet sunucularının gayretleri, yatırımları karşılığını bulamadı. Elbette konu iktisadi bir konu ve kamu alanında alınan iktisadi tedbirlerden de etkilenecek. Ancak unutmamak gerekir ki, sağlık hizmeti de bir kamu hizmeti ve aksatmadan sürdürülmesi gerekiyor. Bunun için de hizmet veren kurum ve kuruluşları ayakta tutacak iyileştirmeleri yapmak gerekiyor.”
Özel sağlık işletmelerinin son 10 yıl içinde personeline ortalama yüzde 200 zam yaptığını, mal, cihaz ve hizmet alımlarında yüzde 100’den fazla artışlar ile karşı karşıya kaldığını anlatan Baran, “Bütün bu maliyet artışlarına karşın gelir kalemlerindeki fiyatları sabit bırakıldı hatta bazı kalemlerde geriye gitti. Sektördeki işletmeler 10 yıl önce hangi fiyata film çekiyor ya da ameliyat yapıyor ise bu gün aynı fiyata yapıyor. Bu konularla ilgili olarak, sağlık sektöründe hizmet veren üyelerimiz adına yardım ve hassasiyetinizi bekliyoruz” diye konuştu.
Baran, kamu hastalarına hizmet veren özel hastaneler ve tıp merkezlerinin önemli bir kısmının SSK ve vergi borçlarını ödemeyecek hale geldiğine de dikkati çekti. Özel sağlık sektörünün ayakta kalmasının sağlık turizmi açısından önemli olduğunu belirten Baran, “Ankara Ticaret Odası yönetimi olarak, ilimizin sağlık turizminde markalaşması için tüm kurum ve kuruluşlarla iş birliği yapmaya, üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazırız” dedi.
Son 15 yıl sağlık alanında yapılan reformlardan da söz eden Baran, gelişmiş ülkelerin 30 yılda ulaştığı hedeflere Türkiye’nin 10-15 yılda ulaştığını bildirdi.
-“TİCARET ANKARA TİCARET ODASI’NDA KONUŞULUR”-
Baran, ATO yönetimine geldikleri ilk gün Oda’nın varlık sebebi olan ticaretin geliştirilmesi ve büyütülmesi, istihdamın ve kalkınmanın genişletilmesi için karar aldıklarını ve “Ticaret Ankara Ticaret Odası’nda Konuşulur” sloganıyla yola çıktıklarını söyledi. “Bu slogan ile özelde Ankara’nın genelde ise Türkiye’nin ticaretini, tüccarını, istihdamını, kalkınmasını ilgilendiren her konunun odamızda konuşulmasını, tartışılmasını, tarafların bir araya gelmesini hedefledik” diyen Baran, Türkiye’nin içinden geçtiği kritik süreçte, daha çok üretmek ve kalkınmak için sorunları konuşarak çözüm yolları bulmayı ve tüm engelleri aşmayı ilke edindiklerini bildirdi.
-ŞAHİN: “ÖZEL SAĞLIK SEKTÖRÜ DESTEKLENMELİ”-
ATO Yönetim Kurulu Üyesi ve Sağlık Özel İhtisas Komisyonu Başkanı Dr. İhsan Şahin ‘ de konuşmasında sağlık sektöründe sürekli artan maliyetlere karşılık SUT fiyatlarının hem reel hem de nominal olarak düştüğünü söyledi. Bu durum karşısında yatırımcıların ve hastane sahiplerinin katma değeri düşük ürün ve cihazları tercih etmek ve deneyimsiz personel istihdam etmek zorunda kaldığını vurgulayan Şahin, “Buna bağlı olarak da tedavi süreleri uzamakta, kalite azalmaktadır” diye konuştu. Özel sağlık sektörünün desteklenmesi gerektiğini ifade eden Şahin, uygulanan fiyat politikalarının sağlık reformunu olumsuz etkileyeceğini kaydetti. SGK ’nun belirlemiş olduğu SUT fiyatlarının, 2005-2016 yılların arasında enflasyonun % 143, dövizin %200 civarında, asgari ücretlerin ise 5 katı arttığını kaydeden Şahin, sut fiyatlarında halen orantılı bir artış yapılmamaktadır.
Sağlık turizminde bölgede 1’inci olmaya aday ülke olan Türkiye ‘dir, bundan dolayı da özel sektörün bu alanda lokomotif olduğu tartışılmaz bir gerçektir.
ATO ve SGK ‘nun samimi çalışmalarda bulunacağını, bunun gerekirse diğer bakanlıklardan maliye ve sağlık bakanlığıyla da bir araya gelerek 2017 hedeflerine destek verileceğini kaydetti.
Mallesef şu anki gelinen nokta çok acı, özel sektörün varlıklarını tartışır hale geldik. Bundan dolayı da fazla ilave ücret alınır hale getirildi.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı Dr. Mehmet Selim Bağlı da konuşmasında,
Bakanımızın uygulamaları hayata geçirmeden sektörle mutlaka görüşün ve onları dinleyin talimatıyla hareket ettiklerini, sağlık sektöründe bütün paydaşların birlikte hareket etmesi gerektiğini vurguladı. SUT fiyatlarında düzenleme yapılarak mutlaka güncellenmesi gerektiğini, özel sağlık hizmet sunucularının özellikli hizmetlerde lokomotif olduğunu belirti.
SUT değişikliklerinde kısa, orta ve uzun vadede neleri ön planda tutmak istediklerini paydaşlarla çalıştıklarını ifade ettiler.
SGK ‘nın yayınlamış olduğu yönetmelik sonrası belirlenen 10 katı sözleşme bedelini tıp merkezleri ve dal merkezlerinde 5 katına indirdiklerini,
Kamu hizmeti sunulması için kâr edilmesi gerektiğini belirten Bağlı, “Dünyada hekimlik ve hâkimlik meslekleri parayla yan yana gelmemeli ama sektörlerin hayatta kalmaları için en azından zarar etmemeleri gerekiyor” diye konuştu. Bağlı, Sağlık Uygulama Tebliği’nde güncelleme yapılması ve daha okunabilir hale gelmesi gerektiğini, 2017 yılında fiyatlar konusunda çalışma yapacaklarını belirtti, Sektörümüzle iletişimlerini güçlü tutmak istediklerini ifade ettiler.
SGK Başkan Yardımcısı Op. Dr. Orhan Koç ise sağlığa ayrılan pay artmadığı sürece sorunların temelden çözülemeyeceğini söyledi.
SGK’nın vatandaşın sağlık hizmeti almasında büyük başarı kaydettiklerini, nitelikli sağlık hizmetlerini finanse eder hale geldik, ülkemizde bir sağlık planlamasının oturtulamadığını dile getirdi. Bütçenin yanı sıra vaka yönetiminin oluşturulması gerekiyor.
Sağlık hizmetlerinde belli kriz yönetimlerinin oluşturulması gerektiğini, örnek; kalp krizi yönetimi, inme vakaları merkezi, diyabet vakaları vb.
Tıbbı malzeme eşleşmelerinde aynı malzemenin iki farklı branş listesinde iki farklı sut kodu ve fiyatının olmasındaki anlamsızlığı ortadan kaldıracağız.
Volümün artmayacağı kaynaklar ile belli hizmetlerde SUT artışına gidilebilir, bu artışları ilave ücret alınmayacak hizmetler ve branşlarda sağlayabiliriz. Bunun için çalışma yapılabilir.
Soru: Diyaliz tedavileri için 2017 yılında SUT fiyat artışı söz konunu mu.?
Cevap: 2016 yılında, 2017 yılı diyaliz tedavileri için bir takvim oluşturulmuştu, artış oranı takvimde belirlenen zaman geldiğinde uygulanacak.
Soru: 2017 yılında SUT fiyatlarında makro ölçüde artış var mı.?
Cevap: Bütçeye göre artışlar söz konusu
Soru: SGK ‘na ayrılan bütçede %11 oranında bir artış varken SUT fiyatlarında artış neden olmuyor.?
Cevap: Volümün ne olabileceğini kestiremediğimiz için özellikli işlemlerde bunu sağlayabiliriz.
Soru: SGK ile sözleşme yapmak isteyen kurumların branş bazlı anlaşma yapmak için seçenekler olabilir mi.?
Cevap: Bu mümkün değil.
Soru: Örnekleme kalkabilir mi veya örneklemeyi tercih etmeyen kurumların %100 olarak evrak incelemesini istediklerinde sözleşmede böyle bir seçeneklerinin olup olmadığı soruldu.?
Cevap: Örneklemenin kalkmayacağı iletildi.
Sağlık Aktüel: Dileyen merkezler sözleşmede bulunun EK-3 formundaki örnekleme kısmını Kabul veya Red olarak seçebilme hakkına sahiptir.
Soru: Sözleşme bedelleri değişir mi.?
Cevap: Tıp merkezi ve dal merkezlerinde 5 katı olarak bir değişikliğe gidildi zaten, son halinin uygun olduğu.
Soru: Diyaliz tedavilerinde biyometrik kimlik doğrulama kalkabilir mi.?
Cevap: Portatif biyometrik cihazlar ile bu çözümlenebilir, ama bu duruma yine bakacağız.
Soru: TİG için SGK’nun bir çalışması var mı.?
Cevap: Kısa vadede bir çalışma yok, TİG maliyet çalışmalarını bölgesel olarak görmek lazım.
Soru: SUT ‘daki bazı işlemlerin 3.basamak sağlık hizmet sunucularında yapılabileceği belirtiliyor, özel sağlık hizmet sunucularının da bu hizmetleri yapabilmesi sağlanacak mı.?
Cevap: Özellikli işlemlere bakılacak
Soru: Muayene ücretlerinde bir artış olabilir mi.?
Cevap: 2017 yılında muayene ücretlerinin bütçede yeri yok.
Soru: Muayene katılım paylarının ansızın artmış olması sağlık hizmet sunucularını etkiledi, bu artık nasıl belirleniyor.?
Cevap: Gereklilik veya tedbir olarak düşünebilirsiniz
Soru: SGK ’na bütçeden ayrılan payın % 8,8 ‘lik kısmını fiyatların genelinde neden yansıtmıyorsunuz.?
Cevap: Bütçenin SUT ’a dağılımını hizmet bazlı artışlarla yapmaya çalışıyoruz ve bunun çalışmasını sivil toplum örgütleriyle birlikte yapılmasını planlayalım.
% ‘lik oranlarda artışlar yapılması halinde volümlerin ne olabileceğini bilmediğimiz için önümüzü göremeyiz.
Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Haberal,
Şehir hastanelerinin kapasiteleri volüm artışlarında büyük etki gösterecektir, şehir hastanelerinde yatak artışların özel sağlık hizmet sunucularını etkileyeceğini ifade etti.
Kamu ve Üniversitelerdeki doktor ve personellerden özellere kaymalar başladığını, 2017 yılının eski yıllara göre daha zor geçeceğini belirttiler.
Toplantıya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Osman Arıkan Nacar, SGK İl Müdürü Tuncay Cevheroğlu, SGK Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürü Gazi Alataş, Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Haberal, özel sağlık sektörü temsilcileri, ATO Meclis, komite ve komisyon üyeleri katıldı.
Kadir ÖZ
Sağlık Aktüel Eğitmeni
Medikal Muhasebe Müdürü