Testosteron Nedir ?

Testosteron, erkeklerde testisler ve adrenal korteksten salgılanır ve erkek seks hormonu olarak spermatogenez, gonadotropin salgısı ve sekonder seks karakterlerinin gelişmesinde rol oynar.

Kadınlarda ise testosteron erkeklere göre 3-4 kat daha düşük düzeylerdedir, az miktarda adrenal bezlerden ve yumurtalıklardan salgılanır. Büyük çoğunluğu ise androstendion ve dihidroepiandrosteron hormonların periferdeki metabolizması sonucu oluşur.

Testosteron ölçümü erkeklerde testis faaliyet noksanlığının ( hipogonadal ), kadınlarda kıllanma ve ikincil erkeklik seks karakterlerinin bulunmasının değerlendirilmesinde çok yardımcı olmaktadır.

Erkeklerde, yüksek testosteron düzeyleri androjen rezistansında ( testiküler feminizasyon ), azalan testosteron düzeyleri ise testis faaliyet noksanliğında ( hipogonadizm ), orşiyektomi'de ( bir veya iki testisin ameliyat ile çıkarılması ), estrojen terapisinde, Kleinfelter's sendromunda, azalmış hipofiz bezi faaliyetinde ve karaciğer sirozu varlığında görülmektedir.

Kadınlarda testosteron düzeyleri hafifçe yükselmeye başladığında kıllanma açığa çıkabilir. Kadınlardaki kıllanma, androjenlerin verilmesi veya testosteronun aşırı üretimi ile ilgilidir. Serum testosteron düzeyleri ve kıllanmanın derecesi arasında bir korrelasyon gözükmekte ise de değişik düzeylerde kıllanma gösteren kadınların %25'inde testosteron düzeyleri kadın referans aralığında bulunmaktadır.

Adet düzensizlikleri ( oligomenorrhea, amenorrhea ), Stein-Levanthal sendromu ( Polikistik over sendromu ), akne, yumurtalık tümörleri, adrenal tümörler ve adrenal hyperplasia testosteronun yükseldiği diğer durumlardır. Androjenin hafif artışı; Cushing sendromlu, postmenapozal ile hamile kadınlarda ve androjen tedavisi gören hastalarda gözlenebilir.

Testosteron bir kez salgılanınca hemen hemen tümü taşıyıcı proteinlere bağlanır. Dolayısıyla periferal kanda testosteron üç formda bulunur:

Serbest ( bağlı olmayan ).
Albumin veya kortizol bağlayıcı globuline zayıfça bağlı olanlar.
Seks hormon bağlayıcı globuline ( SHBG )'e sıkıca bağlı olanlar.
Serbest testosteron biyolojik olarak aktif olan formdur. Albumine bağlı olan kısım da kolayca serbestleşebilir. Bu nedenle serbest ve zayıf bağlı olan testosterona "bioavailable" ya da "SHBG"'e bağlı olmayan testosteron ( NSBT ) olarak adlandırılır.



ANDROJEN TAŞIYICI PROTEİN TOTAL' İN %
Serbest testosteron Yok %0.01-3.0(kadınlarda)
%0.16-0.68(erkeklerde)
Zayıf bağlı testosteron Albumin %25-65(kadınlarda)
%45-85(erkeklerde)
Kuvvetli bağlı testo. SHBG %35-75(kadınlarda)
%14-50(erkeklerde)


Serbest testosteron konsantrasyonunu sabit bir düzeyde korumak için total testosteron düzeyleri SHBG seviyeleri ile birlikte değişir. SHBG düzeyleri azaldığında, Total testosteron aynı düzeyde veya hafifçe yükseldiğinde, serbest testosteron fraksiyonu ( aktif olan fraksiyon ) yükselir.
SERBEST ANDROJEN İNDEKSİ:

( Free Androgen İndex ) Serbest androjen indeksi serbest testosteronun doğrudan ölçümüyle veya total testosteronun SHBG'e olan oranının hesabıyla tespit edilir. Bu indeks molar / molar esasına dayanarak hesaplanır ve faktör" 10, 100, 1000" ile çarpılır:

SAİ veya FAI = (total test nmol / L / SHBG nmol / L )x10 veya x100 veya x1000
SAİ çoğunlukla, ciddi aknelerde, androjenik saç dökülmesinde, aşırı kıllanmada vs... yüksek bulunabilir.
Şişman ve hirşutizmi olmayan kadınlarda, folliküler fazın erken dönemlerinde ölçülen yüksek SAİ oranı polikistik over sendromu tanısı için değerli bir belirteç olduğu rapor edilmiştir.