Yaz sıcağında hamilelik artık korkulu sendrom olmaktan çıkıyor

Vücut ısıları yükselen, tartıları ve kan hacimleri artan, akciğer kapasiteleri daralan hamileler için sıcaktan korunmak daha da önemli. Prof. Dr. Cem Fıçıcıoğlu "...

Vücut ısıları yükselen, tartıları ve kan hacimleri artan, akciğer kapasiteleri daralan hamileler için sıcaktan korunmak daha da önemli. Prof. Dr. Cem Fıçıcıoğlu "Ödem oluşmaması için fazla tuz almayın, güneşten sakının, bol bol su için" dedi


Özellikle hamileliğin ilk yarısında hipotansiyon- tansiyon düşüklüğünün sık rastlanan bir şikayet olduğunu vurgulayan Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cem Fıçıcıoğlu, " Yaz aylarında ısı ve terleme ile oluşan sıvı kaybı eğer yerine konmazsa bayılmalara neden olabilir. Bu nedenle, her zaman olduğu gibi, 1,5 - 2 litre sıvı, özellikle de su içilmesi gebelikte daha büyük önem taşır" açıklamasında bulundu.


Fıçıcıoğlu "Sık aralıklarla az miktarda su içmek ve yemek yemek hem sıvı açığının oluşmasını engeller hem de hipoglisemi- düşük kan şekeri- nedeniyle görülebilecek rahatsızlıkları da ortadan kaldırabilir" dedi.
 

Yaz aylarının nimetlerinden faydalanıp, bol bulunan meyve ve sebzelerden tüketmenin en sağlıklısı olduğunu vurgulayan Fıçıcıoğlu şunları söyledi: " Bebeğin gelişimi için yeterince protein ve kalsiyum alınması da çok önemlidir. Yaz ayları dondurmasız geçmez. Hamileler dikkatli olmalı, iki canlıyım, bebek istedi diyerek aşırı tüketen annelerde şeker hastalığı olma olasılığını akıldan çıkartmamak gerekir. Hamilelikte mide boşalma süresi uzadığından, hazmı zor, kızartma, aşırı yağlı ve şekerli yiyeceklerden kaçınmak gerekir."
 

Ödeme karşı kısa yürüyüş!
Gebelikte kan hacmi ve damar geçirgenliğinin artması ile özelikle ayak ve bacaklarda görülen ödemin rahatsızlık verici boyutlara ulaşabildiğini vurgulayan Dr. Fıçıcıoğlu, ödemin getirdiği sorunlar hakkında şunları söyledi:"Ödeme sıcakların etkisi ile toplardamarların genişlemesi de eklenince, hamileler evde giyecek ayakkabı bulamayabilirler. Sıvı alımına dikkat ederken, sodyum-tuz- alımına da özen göstermek gerekir. Kesin bir tuz kısıtlaması yapılmamalı, ancak tuzlu çerez, işlenmiş gıdalar, şarküteri gibi aşırı tuzlu yiyecekler tercih edilmemelidir. Uzun süre ayakta durmak, oturmak ya da güneşte kalmak ödemi arttırabileceğinden, gün ortasında 11.00-16.00 arası doğrudan güneşte kalmaktan sakınmak, kısa yürüyüşler yapmak ve ödem olması durumunda yatarak ayakları yükseltmek alınabilecek önlemlerdendir."


Bol bol yüzün
Hamilelikte önerilen en ideal sporlardan birinin yüzmek olduğunu belirten Dr. Fıçıcıoğlu, "Eğer kanama, düşük tehdidi, yüksek tansiyon, erken doğum gibi hamileliği komplike eden bir durum yoksa, son aya kadar deniz veya havuzun temiz olması ön koşulu ile yüzmek sıcaklarla mücadele etmenin en güzel yollarından biridir. Ayrıca hamilelik boyunca aktif olmak kan şekerini düzenler, oksijen kullanımını arttırır, tartı alımını dengede tutar ve normal doğumu kolaylaştırır" dedi.


Kıyafet seçimini doğru yapın
Hamilelerin giyim tarzının da rahat olması gerektiğini vurgulayan Dr. Fıçıcıoğlu, giyim tarzı konusunda şu bilgileri aktardı:


"Hamile bayanın giyimi, ayaklarda oluşan kan göllenmesini arttırmayacak şekilde, diz kalça ve belde rahat olmalı, yaz aylarında gereksinime göre eklenip çıkartılabilecek özellikte ince katmanlardan oluşmalıdır. Hamilelikte cilt lekelenmeye yatkındır ve hamilelikte oluşan kloazma adı verilen gebelik maskesi gebelikten sonra da kozmetik sorun yaratabilmektedir. Güneş lekelenmenin oluşumunu arttırır. Gün ortasında doğrudan güneş altında kesinlikle bulunulmamalı, şapka, güneşlik, giysiler ve yüksek koruma faktörlü ürünlerle güneşin zararlı etkilerinden korunmalıdır. Ayrıca annenin vücut ısısının artması, gelişen bebeğe zarar verebileceğinden, uzun güneş banyoları ve solaryum önerilmez. Özetle hamileler güneşten sakınmalı, bol su içmeli ve denizin keyfini çıkarmalılar."
 

Manşetler

DUYURU-4