Baş dönmesi, nöroloji kliniklerinde sık karşılaşılan şikayetlerden birini oluşturuyor. Çoğu zaman altında önemli bir hastalık bulunmayan ve kendiliğinden düzelen bir belirti olarak ifade ediliyor. Ancak bazen çok ciddi nörolojik bir hastalığa da işaret edebiliyor.
Göz, iç kulaktaki denge organı, kas ve eklemlerden kalkan uyarılarla sürekli baş ve vücudun diğer kısımlarının birbiriyle ve mekandaki yerleri hakkında beyne bilgi geliyor. Bu mekanizmalarda bozukluk olunca denge bozukluğu veya baş dönmesi ortaya çıkıyor. Baş dönmesi sık karşılaşılan bir şikayet. Ancak hastalar çok farklı şeyleri baş dönmesi olarak ifade edebiliyor.
Vertigo, hastanın kendi bedeni veya çevrenin etrafında gerçekten dönmekte olduğunu zannetmesiyle gelişen bir tablo. Bu şekilde bir dönme hissi olmadan ortaya çıkan vertigo ise yalancı vertigo olarak tanımlanıyor.
Belirtileri nelerdir?
Vertigo çok şiddetli olduğunda hastalarda gözlerde sıçrayıcı hareket, bulantı ve kusma, ayakta duramama şeklinde belirtiler de olabiliyor.
Nedenleri nelerdir?
Vertigo; iç kulak, denge siniriyle ilgili hastalıklar, beyin sapı ve beyinciği tutan hastalıklarda görülebiliyor.
-Meniere hastalığı: İç kulakla ilgili bir rahatsızlık. Hasta dakikalar veya saatler süren ataklar halinde tekrarlayan vertigodan yakınıyor. Bu sırada ayakta duramıyor, en ufak baş hareketiyle şiddetli vertigo gelişiyor. Genelde bulantı, kusma ve kulak çınlaması eşlik ediyor. Atakların tekrarlaması hasta olan iç kulak tarafında işitme kaybına neden oluyor.
-İyi huylu tekrarlayıcı pozisyona bağlı vertigo: İç kulakla ilgili bir rahatsızlıktır. Başın belli bir pozisyonunda ortaya çıkan, vertigo ve gözde sıçrayıcı hareketlerle karakterize, iyi huylu bir hastalık olarak nitelendirilir. Saniyeler içinde gelip geçer, başın aynı pozisyona getirilmesiyle tekrar başlar.
-Diğer nedenler:
Beyin sapı- beyincik birleşme bölgesinde gelişen tümörler,
Multiple Skleroz hastalığı,
Oturma kalkma sırasında gelişen tansiyon düşüklüğü,
Çeşitli kalp hastalıkları,
Ağır kansızlıklar ve metabolik bozukluklar,
Boyun kemiklerinde bozulmalar ve kireçlenmeler,
Bazı psikiyatrik rahatsızlıklar,
Yaşlı ve birçok hastalığı olan (özellikle diabet gibi) kişilerde sürekli yalancı vertigo ve dengesizlik şikayetleri ortaya çıkabiliyor.
Tanı nasıl konuyor?
Vertigo tanısı konulması için bir dizi tetkik gerekiyor. Hastanın vertigosunun gerçek olup olmadığının anlaşılabilmesi için ayrıntılı sorularla öykü alınıyor. Ardından dikkatli bir nörolojik muayene yapılması gerekiyor. Beyin görüntülemesi istenecekse beyin magnetik rezonanslı (MR) görüntüleme tercih ediliyor. Çünkü MR, beyin sapı ve beyin sapı-beyincik birleşim yerini, iç kulak yapılarıyla ilgili iltihabi durumları daha ayrıntılı gösteren bir tetkik. Gereken durumlarda kulak-burun-boğaz (KBB) muayenesi ve odiyometrik (işitme ilgili) testler yapılıyor. Rutin kan tetkiklerine bakılıyor. Başka birçok hastalıkla ilişkili olduğu yönünde şüphelenilen hastalarda ileri incelemelere başvuruluyor.
Nasıl tedavi ediliyor?
Vertigo beyin damar hastalığı, MS, beyin tümörü, boyun kemiklerinde kireçlenme gibi hastalıklarla ilişkili ise bu hastalıklara yönelik özel tedaviler uygulanıyor.
İç kulakla ilgili vertigolarda genelde tedavi hastanın şikayetlerini hafifletmeye yönelik uygulanıyor. Sık tekrarlayan vertigo atakları olan hastalar için çeşitli yöntemlerle atak önleyici tedaviler oluşturulmaya çalışılıyor.