Uzmanlar özellikle kamuoyunun gözü önünde olan kişilerin tehlike altında olduğunu düşünüyor.
Aktör ve müzisyenlerin uyuşturucuya kurban gitmesi sık duyulan haberler arasında.
Whitney Houston’ın Şubat ayındaki ölümünde kokainin katkısı büyük.
The Dark Knight filminden de tanıdığımız Heath Ledger 2008’de reçeteli ilaçları yanlışlıkla aşırı dozda kullanmaktan ölmüştü.
Michael Jackson ise 2009’da doktorunun aşırı dozda verdiği Propofol adlı narkotik ilaçtan öldü.
Uzmanlar ünlü kişilerin sahnede olmanın oluşturduğu baskı ve uzun süre turnede olmanın zorlukları nedeniyle daha büyük risk altında olduğunu söylüyor.
Müzisyen Bob Forrest uyuşturucu bağımlılığından kurtulan sanatçılardan: ”Bizim işimizde çok uzun saatler seyahat ediyorsunuz, çok sıkılıyorsunuz, hiçbirşey yapmadan oturuyorsunuz. Ben ve birçok arkadaşım en azından aşırı miktarda alkol tüketirdik.”
Plakçılık Akademisi ve hayır kurumu MusiCares’in başkanı Nel Portnow, alkol ve uyuşturucunun ünlüler için büyük tehdit olduğunu söylüyor: ”Bazen alkol ve uyuşturucu bağımlılığı çok uzun bir süreye yayılıyor. Kimi sanatçılar şan ve şöhretin getirdiği sorunlarla başedebilmeyi öğreniyor. Ama bazen de çok genç sanatçılar çok hızlı şekilde tehlikenin pençesine düşüyor. Kimileri bunun altından kalmayı başaramıyor.”
Ünlüleri tedavi eden psikiyatr Charles Sophy, madde bağımlısı bazı ünlülerin duygusal sorunları olduğunu belirtiyor: "Örneğin kimilerinde anksiyete ya da duygu-durum bozukluğu, dikkat bozukluğu ve hiperaktivite olabiliyor. Başarılarına büyük katkıda bulunan bazı bozukluklar artık bir engel haline gelebiliyor."
Müzik dünyası uyuşturucuya bağlı ölümlerden çok etkilendi. Ancak MusiCares kuruluşundan Harold Owens, sektörün artık bu sorunla mücadeleye başladığını söylüyor: ”Menajerler ve temsilciler sanatçıların üzerine titriyor. Tekrar uyuşturucuya başlayanlara rehberlik ediyorlar.”
Owens, MusiCares’in sanatçıları tedaviye soktuğunu da söylüyor.
Ünlülerle çalışanlar tedavinin hayat boyu sürdüğünü belirtiyor.