"Üniversite hastaneleri özel hastane oldu"

Eskişehir Tabip Odası Başkanı Dr. Bülent Nazım Yılmaz, Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği'nde yapılan değişiklik ile yükseköğretim kurumlarına ait sağlık hizmetlerinde muayenelerde ilave ücret alınabilmesini eleştirdi.

Üniversite hastanesinde, öğretim üyesine ayakta poliklinik muayenesi olmak isteyen vatandaş cebinden yaklaşık 51 TL ödeme yapacağını belirten Dr. Yılmaz, ''Poliklinik muayene ücreti için ödenen bu ilave ücretin yaklaşık 21 TL'si öğretim üyesine gidecektir. Yapılan girişimsel işlemlerde ise sosyal güvenlik kurumuna fatura edilen paket fiyatın yüzde 50'sini geçmeyen ve bir defa da asgari ücretin iki katı, yani bin 806 TL ilave ücret vatandaşın cebinden çıkacaktır. Organ nakillerinde, kardiovasküler cerrahi işlemlerinde, acil girişimsel işlemlerde ilave ücret alınmamaktadır. Sürekli hekimleri kötüleyen ve itibarsızlaştırmak isteyen yetkililer, belli ki şimdi kötüledikleri ve hakaret ettikleri hekim öğretim üyeleri üzerinden borç yükü altındaki üniversitelere kaynak oluşturma telaşındalar. Dün sağlığı piyasalaştırırken 'bıçak parası' alıyor diye öğretim üyesi hekime her türlü hakareti yapan hükümet, bugün üniversite hastanelerine kaynak için vatandaşın cebine göz dikmiştir. Gerek Başbakanın gerekse dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın 'Tam Gün Yasası' görüşülürken sürekli gündeme getirdikleri, 'Paracı doktorlar gürültü yapıyor, çalışmayan doktoru çalıştıracağız, bıçak parasını kaldıracağız, doktorun elini hastanın cebinden çıkaracağız, artık vatandaşı tuzu kuru öğretim üyesi hekime soydurmayacağız' sözleri, hala belleğimizde tazeliğini korumaktadır'' şeklinde konuştu.

"ÜNİVERSİTE HASTANELERİ ÖZEL HASTANE OLDU"

Dr. Bülent Nazım Yılmaz, özel sağlık kuruluşlarında olduğu gibi üniversite hastanelerinde de vatandaşın cebinden ilave ücret alınması ile bu kurumların özel hastane statüsüne geçirildiğini iddia etti. Dr. Yılmaz, ''Başbakan ve Sağlık Bakanı, üniversite hastanelerinin ve sağlık çalışanlarının sorunlarını vatandaşın cebinden alınacak paranın paylaşımından ibaret sanmaktadır. Oysa öğretim üyeleri ve sağlık çalışanlarının en önemli sorunlarının başında iş, gelir ve gelecek güvencesi sağlanması, mesleki bağımsızlık ve nitelikli tıp ve uzmanlık eğitiminin sürdürülmesi gelmektedir. Öğretim üyeleri ve sağlık çalışanları görevlerini performans, ciro ve SUT baskısı altında kalmadan ve gelecek kaygısı duymadan yapmak istemektedirler. Tıbbi hizmeti değersizleştiren, hastaları puan ve katılım payına dönüştüren ücretlendirme modeli yerine iş ve ücret güvencesi olan, insanca yaşamaya ve mesleki gelişimi sürdürmeye yetecek, emekliliğe yansıyacak ücretlendirme sistemine geçilmesini talep etmektedirler. Bugün üniversite hastanelerinde vatandaşın cebinden ek ücret talep edenler, yarın devlet hastanelerinde de aynı yolu izleyeceklerdir'' iddialarında bulundu.

Manşetler

DUYURU-4