Türkiye'de son 24 saatte 1012 kişiye Kovid-19 tanısı konuldu, 19 kişi hayatını kaybetti, toplam vaka sayısı 212 bin 993, can kaybı 5 bin 363 oldu.
Sağlık Bakanlığının internet sitesinde yer alan ve Bakan Fahrettin Koca'nın da Twitter'dan paylaştığı "Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu"nun güncel verilerine göre bugün 45 bin 232 test yapıldı, 1012 kişiye Kovid-19 tanısı konuldu. Son 24 saatte 19 hasta vefat etti, 1298 kişi iyileşti.
Toplam test sayısı 3 milyon 975 bin 455, vaka sayısı 212 bin 993, vefat sayısı 5 bin 363 olarak kayıtlara geçti.
Yoğun bakımdaki hasta sayısı 1209, solunum cihazına bağlı hasta sayısı 409, iyileşen hasta sayısı ise 194 bin 515 oldu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, son verilere ilişkin yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti:
"Son 3 günde ortalama entübe hasta sayısı en yüksek 5 il İstanbul, Ankara, Konya, Diyarbakır, Bursa. Ortalama yoğun bakım hasta sayısı en yüksek 5 il İstanbul, Şanlıurfa, Ankara, Gaziantep ve Konya. Beklediğimiz sonuçlar için tedbirlere daha fazla uyalım."
- "Yeni vaka sayılarını tedbirlerle düşürelim"
Koca, yeni tip koronavirüsün bugün yakaladığı fırsatların vaka tablosuna ortalama bir hafta sonra yansıdığını belirterek, "Virüsün bugün yakaladığı fırsatlar, tabloya ortalama 1 hafta sonra yansıyor. Kaçınılmaz görünen birçok durum, tedbirlerden taviz vermemize yol açıyor; bunları azaltmaya çalışalım. Aksi mümkünken asla risk almayalım. Yeni vaka sayılarını bugün uyguladığımız tedbirlerle düşürelim." ifadesini kullandı.
- "Türkiye, 140 ülkeye yardım gönderdi"
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kriter dergisindeki söyleşide, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Türkiye'nin, aralarında ABD ve İngiltere'nin de bulunduğu 140 ülkeye, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele edebilmeleri için yardım gönderdiğini hatırlatan Erdoğan, "ABD'ye ve İngiltere'ye yardımı tam konumlandıramıyor bazıları, Türkiye bu gücünü nereden alıyor?" sorusu üzerine devlet geleneklerinin "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" prensibi üzerine bina edildiğini söyledi.
"Biz aynı zamanda paylaşmanın, yardımlaşma ve dayanışmanın bereketine inanan bir milletiz." ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, koronavirüs salgınının, insanlık tarihinin son asırda yüzleştiği en büyük sağlık krizlerinden biri olduğunu, birçok ülkenin bu salgına sağlık altyapısı bakımından hazırlıksız yakalandığını belirtti.
Bazı gelişmiş ülkelerin vatandaşlarına ve sağlık çalışanlarına tulum, maske, koruyucu ekipman gibi temel ihtiyaç malzemelerini sağlamakta zorlandığına dikkati çeken Erdoğan, Türkiye olarak 40 bin yoğun bakım yatağı, 246 bin yatak kapasitesi, 1213 bilgisayarlı tomografi cihazı, 4 bin tedavi kurumu, 1 milyon 100 bin sağlık çalışanıyla salgını en rahat karşılayan ülkelerden biri olduklarını ifade etti.
Bu süreçte sağlık yatırımlarına da hız verdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'da 1008'er yataklı iki acil durum hastanesini kısa sürede faaliyete geçirdiklerini hatırlattı.
İstanbul'da Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi gibi devasa sağlık tesislerini devreye aldıklarını anımsatan Erdoğan, "Milletimizi, CHP Genel Başkanının 'sahra hastanesi' diye reklamını yaptığı hangarlara mahkum etmedik." dedi.
İnsanların ilgisizlikten öldüğü, sağlık çalışanlarının maske bulamadığı, yaşlı bakım evlerinden utanç verici görüntülerin yansıdığı durumların hiçbirinin Türkiye'de yaşanmadığını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Sosyal güvenlik sistemimizin kapsayıcılığı ve kuşatıcılığı sayesinde vatandaşlarımız, kimi yerlerde olduğu gibi milyon dolarlık faturalarla karşı karşıya kalmadı. Testten teşhis, tedavi ve ilaca hastalıkla mücadele için gereken her şeyi insanımıza ücretsiz sunduk. Bunun yanında din, dil, ırk ve bölge ayrımı gözetmeden dünyanın 140 ülkesine tıbbi teçhizat ve malzeme gönderdik. Yine bu süreçte Türk mühendisleri tarafından geliştirilip Türk firmalarınca üretilen solunum cihazları yaptık.
Hamdolsun kendi hastanelerimizin yanı sıra Brezilya'dan Somali'ye kadar birçok kıtada Türk malı solunum cihazları kullanılıyor. 8'i aşı olmak üzere 17 ilaç geliştirme projemiz devam ediyor. Yıl sonundan önce, hatta daha erken bu projelerde klinik öncesi aşamaya geçmeyi planlıyoruz. Sağlığın kıymetinin daha iyi anlaşıldığı bu dönemde, Türkiye'nin büyük bir çekim merkezi olacağına, sağlık turizmi alanında da kendisinden söz ettireceğine inanıyorum. Bu vesileyle salgın sürecinde özverili bir şekilde görev yapan, sağlık çalışanları başta olmak üzere tüm kamu ve özel sektör personeline, milletim adına şükranlarımı sunuyorum."
Salgın döneminde herkesin yanında olduklarını, "Sosyal Koruma Kalkanı" çerçevesinde millete doğrudan 24 milyar lirayı aşkın kaynak aktardıklarını hatırlatan Erdoğan, kısa çalışma ödeneği ve nakdi ücret desteğinin süresini uzatarak salgın sonrası dönemde de çalışanların yanında yer almaya devam ettiklerini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Küresel düzeyde yeniden şekilleneceği anlaşılan siyasi ve ekonomik yapıda Türkiye, gerçekten avantajlı bir yerde duruyor. Daha salgın dönemi bitmeden, dünyanın dört bir yanından alternatif üretim ve tedarik kanalları için ülkemizdeki firmalarla temasa geçilmeye başlandı. İnşallah bu sıkıntılı süreci fırsata çevirecek, ülkemizi 2023 hedeflerine bir adım daha yaklaştıracağız." diye konuştu.
- "Çift başlılıktan neşet eden sorunlar bu süreçte yaşanmadı"
24 Haziran 2018 seçimleriyle geçilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin salgınla mücadeledeki etkisine yönelik değerlendirmelerinin sorulması üzerine Erdoğan, sistemin getirdiği avantajları çok iyi kullandıklarını ifade etti.
Kabineyle tam bir koordinasyon içinde, vakit kaybına mahal vermeden, bürokratik oligarşiye takılmadan gereken tüm kararları aldıklarını ve bunları süratle uyguladıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Daha önce çift başlılıktan neşet eden sorunların hiçbiri bu süreçte yaşanmadı. Kriz döneminde sistem tıpkı bir saat gibi tıkır tıkır işledi. Böylece muhalefetin sistemle ilgili eleştirilerinin ne kadar yersiz, haksız ve gereksiz olduğu ortaya çıktı. Öte yandan biz 83 milyonun huzuru ve sağlığı için başarılı bir mücadele yürütürken muhalefet belediye başkanlarının çoğu, en basitinden toplu taşımadaki sefer sayısını dahi düzenlemekte aciz kaldı. İnsanımızın sağlığını hiçe sayan, tamamen iş bilmezlik ve koordinasyonsuzluktan kaynaklanan sıkıntılara şahit olduk.
Koronavirüs krizini tüm dünyaya örnek bir başarıyla yöneten kabinemize ve yönetim sistemimize yönelik vatandaşımızın duyduğu güven de artmış durumda. Salgın döneminde yapılan kamuoyu yoklamaları bu gerçeği açıkça ortaya koyuyor. Devletimizin açıkladığı tedbirlere riayet ederek sürecin başarısına katkı sunan herkese teşekkür ediyorum. Tüm vatandaşlarımı 'tamam' diye sloganlaştırdığımız temizlik, mesafe ve maske kurallarına uymaya davet ediyorum."