Türkiye'de obez çocuk sayısı 10 yılda 3 kat arttı

Çocukların sokakta oynamak ve hareket etmek yerine bilgisayar başında saatlerce oyun oynamaları, televizyon seyretmeleri, hazır gıdayla beslenmeleri obeziteye neden olan başlıca nedenler arasında ...

Çocukların sokakta oynamak ve hareket etmek yerine bilgisayar başında saatlerce oyun oynamaları, televizyon seyretmeleri, hazır gıdayla beslenmeleri obeziteye neden olan başlıca nedenler arasında geliyor.

Türkiye'de ulusal anlamda obez çocuk sayısını gösteren geniş kapsamlı bir çalışma bulunmamasına rağmen bölgesel yapılmış küçük çaplı çalışmalar bulunuyor.

Araştırmalarda 5-11 yaş arası grupta obezite görülme sıklığının son 10 yıl içinde yaklaşık 3 katı artırdığının görüldüğüne dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilem İrkin, obezite konusunda önlem alınması gerektiğini kaydetti.

İLKOKUL ÇAĞINDAKİ ÇOCUKLAR TEHLİKE ALTINDA!
Beş yaşın altındaki çocuklarda obezite tanısının erken olacağını belirten İrkin, eğer çocuk beş yaşından büyükse verilerin daha ciddiyetle değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Beş yaş altında büyüme ile birlikte obezitenin ortadan kalktığının görüldüğünü söyleyen İrkin, son yıllarda özellikle ilkokul çağı ile birlikte obez çocuk sayısının arttığı da ifade etti. İrkin, bu artışın nedenlerini şu şekilde sıraladı: "Anne-babanın kilolu olması, kötü beslenme alışkanlıkları, fiziksel aktivitenin yetersizliği ve sosyo-ekonomik düzey bunlardan başlıcalarıdır."

YETERLİ ENERJİ HARCANAMIYOR
Yenilenen gıdaların enerjiye dönüştürülememesinin kiloya neden olduğunu aktaran İrkin, "Çocukların artık büyüme cağında çok fazla hareketsiz kalıyor. Bilgisayar ya da televizyon başında hareketsizce geçirilen saatler, oyun alanlarının yetersiz olması ve bunlarla beraber eşlik eden yüksek kalorili ve sağlıksız besinler obezitenin bu kadar hızlı artmasına neden oluyor" şeklinde konuştu.

OBEZİTE TEDAVİSİ NASIL YAPILMALI?
Obezitenin nedenin ortaya konulması ve değerlendirmesiyle tedaviye başlanıldığını dile getiren İrkin, günlük gereksinimler üzerinden sağlıklı bir beslenme planı yapıldığını söyledi. Uzman desteğinin önemli olduğunu aktaran Dilem İrkin, kalorisi yüksek sağlıksız gıdaların mümkün olduğunca alışkanlıktan çıkartıldığını anlattı.

AİLELERE BÜYÜK GÖREV
Anne babanın kilolu olduğu ailelerin çocuklarında obez olma riskinin 3 kat daha yüksek olduğunu hatırlatan İrkin, bu noktada anne ve babalara büyük görev düştüğünü belirtti. "Beş yaşına kadar kilo sorunu yaşayan çocuklarda fazla kilo büyüme ile beraber azalırken, 5 yaş üstü grupta hala devam ediyorsa mutlaka müdahale edilmelidir" diyen İrkin, şu uyarılarda bulundu: "Sevdikleri fiziksel aktivitelere katılmasını sağlayın. Yetişkinler için olan kilo kaybetme yaklaşımları onlar için uygun değildir. Bütünüyle kısıtlanmış bir diyet, çocuğun ihtiyacı olan besin öğesi alımını engeller ve onu besin kaçırmaya ve oburluğa yönlendirin. Ana ve ara öğünleri daha zevkli hale getirin."

BUNLARI YAPMAYIN
Şişman çocukların yedikleri besinleri ebeveynlerin kısıtlamaya gitmemesini tavsiye eden İrkin, mutfakta yüksek kalorili gıdalar bulundurmaktan kaçınılabileceğini belirtti. İrkin, "Onları uygunsuz şekilde uyarmaktan kaçının. Ödül ya da ceza yöntemini kullanmayın" ifadesini kullandı.

ARKADAŞLARINDAN ETKİLENİYORLAR
Okul öncesi dönemde aileden etkilenen beslenme alışkanlıkları okul ile birlikte arkadaş, öğretmen gibi kişilerden de etkileniyor. Aileden sonra okulda da beslenme eğitimi verilmesi çok önemli olduğuna değinen İrkin, çocuklar anne ve babalarını örnek aldığını kaydetti. İrkin, "Bunun için çocuklarınızda birlikte yemek yiyin, sağlıklı beslenmeyi bir aile işi haline getirin" dedi. İrkin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çocuğu yemekle ödüllendirmek veya cezalandırmak yemekle ilgili sağlıksız alışkanlıklar kazandırmaya neden olur. Bu nedenle çocuğunuzu yemekle değil, sevgiyle ödüllendirin. Çocuklarınız yemek yerken oturmaya teşvik edin, ayakta dururken, yürürken veye yatakta uzanmış bir şekilde yemek yemesini engelleyin"

KAHVALTIDAN VAZÇEÇMEYİN
Okul dönemindeki çocuklarda kazandırılması gereken en önemli beslenme alışkanlığının kahvaltı olduğunun da unutulmaması gerektiğini dile getiren Dilem İrkin, "Çocuğun okuldaki öğrenme, algılama gibi faaliyetlerinde kahvaltının etkisi büyüktür. Kahvaltı yapmadan okula giden bir çocuğun gün içindeki dikkat ve algılama faaliyeti çok düşük olmaktadır"

Manşetler

DUYURU-4