Her yıl ortalama 1 milyon 300 bin bebeğin doğduğu Türkiye’de, bebeklerin yanlış beslenmesine bağlı demir eksikliği ve bunun sonucunda da zihin ve gelişme geriliği gibi ciddi sonuçlar görülüyor. NUMİL, anneleri bebeklerin gelişim sürecinde aldıkları kararlar ile ilgili uyarıyor: “Bebek beslenmesinde doğru bildiğiniz yanlışlar sağlıklı nesillerin önünde engel oluşturuyor!”
Her yıl 1 milyon 300 bin bebeğin doğduğu Türkiye’de genel bebek profiline bakıldığında; kronik beslenme yetersizliklerine bağlı gelişme geriliği %16 gibi oldukça yüksek bir oranda. Yanlış beslenmeye bağlı nedenlerden dolayı Türk bebeklerinin (0-5 yaş) %10’unun bodur olduğu belirtilirken; bebeklerin %50’sinde demir eksikliği anemisi bulunuyor.
0-12 bebek beslenmesinde yaygın biçimde kullanılan inek sütü, Türkiye’de her 2 bebekten 1’inde görülen demir eksiliğinin başlıca sorumlusu. Dünya geneliyle karşılaştırıldığında bebeklerde demir eksikliği görülen ülkelerin başında gelen Türkiye’de, buna bağlı ‘zihinsel ve fiziksel gelişim geriliği’ yaşanıyor.
İştahsızlık gibi belirtilerle kendini gösteren demir eksikliği, süt çocuğunda zihinsel ve motor gelişimini duraklatabiliyor ve çocukların ileri dönemlerde entelektüel ve kişilik gelişiminin bozulması gibi; hem bireyi, hem de toplumu etkileyen ciddi sorunlara yol açabiliyor.
Türk annelerinin doğru bildiği yanlışların başında inek sütü kullanımı geliyor!
10 aylık 2 bebekten 1’i inek sütü içiyor.
Türkiye’de anne sütünün yeterli olmadığı noktalarda bebeğe inek sütü verme yaygın bir alışkanlık. Araştırmaya göre; Türkiye’de 0-3 ay döneminde bebeklerin inek sütü ile beslenmesi %2.2 düzeyindeyken; 10-12 ay arasında bu oran %47’ye ulaşıyor. Kısaca; Türk bebekleri anne sütünden inek sütüne dünyaya oranla daha erken geçiyor.
Oysa Dünya Sağlık Örgütü ve tüm sağlık otoriteleri, bebeklere 1 yaşından önce inek sütü önermiyor. “İnek sütü benim için yararlı, bebeğim için neden zararlı olsun?” düşüncesinden yola çıkan Türk annelerinin bakış açısı; özellikle 6-24 ay bebeklik döneminde yoğunlaşan ve Türkiye’de her iki bebekten birinde görülen demir eksikliğinin başlıca nedenini oluşturuyor. Oysa uzmanlar, bebeklerin minyatür yetişkinler olmadığının ve bebek beslenmesinin farklı olduğunun önemle altını çiziyor.
Bebeklerin her gün 500 ml. anne sütü ya da formül süte ihtiyacı var!
Dünya Sağlık Örgütü (WHO); ek gıdalara başlansa bile bebeklerin her gün 500 ml. anne sütüne ihtiyaç duyduğunu açıklıyor. Sağlık otoriteleri, anne sütünün olmadığı ya da yetersiz olduğu durumlarda ise bu eksikliği kapatabilmek için bebeğin ihtiyacına uygun olarak hazırlanmış formül sütlerinin bebek beslenmesi için en ideal seçim olduğunu vurguluyor.
Türkiye’de ise anneler genel olarak “Sütüm ne kadar azalsa da ek gıdalar bebeğimin bağışıklık sistemini güçlendirmek için yeterli“ diye düşünüyor. Bu durumda anne, sütü eksikse ve formül mama kullanmıyorsa, evde pişen yemeklerle özellikle meyve ve sebzelerle bu eksikliği kapatmaya çalışıyor.
Sağlıklı nesillerin yetişebilmesi için, öncelikle annelerin beslenme konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini belirten uzmanlar; “Türkiye’de bebeklerde beslenmeye bağlı sağlık sorunlarının çözümlenmesi için hepimize sorumluluk düşüyor” diyor. Bebeklerin doğru beslenmesinin gelecek nesiller için ne denli önemli olduğunu vurgulayan uzmanlar, sağlıklı ve zeki bir toplum için sadece anneleri değil herkesi göreve çağırıyor.
Türk bebeklerinin ek gıdaya başlama yaşı çok düşük!
Tüm dünyada bilim adamları bebeklerin ilk 6 ayında sadece anne sütü ile beslenmesi görüşünü benimsiyor. Türkiye’ye bakıldığında ise; 2-3 aylık bebeklerin %28’si anne sütü ile birlikte su aldığı görülüyor. 4-5 aylık bebeklerin yüzde %9,5’i ve 6-8 aylık bebeklerin %20’si ise anne sütü almıyor.
Türkiye’de bebeklerin ek gıdaya başlama yaşı ise, dünya geneli ile kıyaslandığında çok düşük. Bebeklerin %49’u 1.aylarında ek gıda almaya başlarken, 3. ayındaki bebeklerin %55’i ise ek gıdaya başlamış oluyor. Bu beslenme biçiminin bir uzman tarafından belirlenmiş olmaması bebeklerde yüksek oranda görülen beslenme yetersizliğinde ve bunun sonucundaki gelişim geriliğinde zincirin ilk halkasını oluşturuyor.
Türk bebekleri Avrupa’dakiler kadar şanslı değil!
Araştırmaya göre; Türk bebeklerinin 0-12 ayda anne sütü alma oranı, diğer ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça yüksek. Örneğin; Polonya’da emzirme oranı %91 iken; Türkiye’de bu oran %97. Türk bebekleri bu noktada yaşama artı puanla başlamış olsalar da, daha sonra yapılan yanlışlar bu olumlu tablonun sürmesine engel oluyor. Anne sütünün olmadığı ya da yetersiz kaldığı durumlarda bebeklerin sağlıklı gelişimi için üretilen formül süt kullanımı sıralamasında Türkiye oldukça gerilerde yer alıyor. Avusturya’da 0-12 ay arası bebek başı formül süt kullanımı 42 kg. iken Türkiye’de ise sadece 3 kg. Yunanistan’ın bebek başına mama tüketimi ise Türkiye’nin 10 katı. Türkiye’deki köpek maması tüketimi bile, neredeyse bebek maması tüketiminin yarısı kadar.