Üst düzey bakanlık bürokratlarının da bulunduğu görüşmede, Merkez Konsey; TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu, İkinci Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, Genel Sekreteri Prof. Dr. Feride Aksu Tanık, Merkez Konseyi üyeleri Dr. Osman Öztürk, Dr. Hüseyin Demirdizen, Prof. Dr. Gülriz Ersöz ve Doç. Dr. Özlem Azap tarafından temsil edildi.
TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu, görüşme için zaman ayrılmasına teşekkür etti ve 13 Mart Mitingi’nde somut bir şekilde ifade edilen iş güvencesi, gelir güvencesi, can güvencesi ve mesleki bağımsızlık talepleri konusunda Sayın Bakan’ın görüşlerini öğrenmek için geldiklerini söyledi. Kayseri Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi ve Kayseri Nuh Naci Yazgan Göğüs Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Dr. Mustafa Demirel’in 13 Mart Mitingi’ne katıldığı gerekçesiyle başhekimlikten alındığını anımsatan Bilaloğlu, bu konuda da Sayın Bakan’ın değerlendirmelerini almak istediklerini belirtti.
Görüşmeye açık olduklarını, gerekirse daha uzun zaman ayırarak görüşebileceklerini belirten Sağlık Bakanı Akdağ, dile getirilen talepler konusunda mutabık olduklarını, yöntem konusunda ayrışıldığını düşündüğünü kaydetti. Türkiye’de hekimlerin hiçbir batılı ülkede olmadığı kadar ileri bir iş güvencesi olduğunu belirten Akdağ, kamuda çalışanların zaten güvenceli bir biçimde memur kadrolarında olduklarını belirtirken, özel sektörde çalışan hekimler için ise “Ben ne yapabilirim?” sorusunu yöneltti. Hekimlerin gelir güvencelerinin de olduğunu dile getiren Akdağ, “Hekimlerin gelirlerinin yarısını maaş olarak veriyoruz zaten” derken, tümüyle güvenceli bir ücret ödemenin de verimliliği azaltacağını ifade etti. Bakan Akdağ, performansa dayalı ücretlendirme sistemini düzeltmeye yönelik önerilere açık olduğunu belirtti. Akdağ, emekli hekimlere ödenecek ücretin iyileştirilmesini ise istediği halde gerçekleştiremediğini ifade etti.
“Muayenehanecilik en berbat sistem, TTB bunu nasıl savunuyor?” diye soran Recep Akdağ, tam gün yasası ile ilgili mahkeme başvurularının doğru olmadığı görüşünü dile getirdi.
Akdağ, Türk Tabipleri Birliği’nin bir siyasi parti olmadığını, yürütülecek sağlık sistemini iktidarın belirlediğini söyledi. “Biz zaten güçlenerek geliyoruz, bizim tartışmamız yüzde 48 mi, yüzde 50 mi oy alacağımıza ilişkindir” diyen Akdağ, “TTB’nin sistemin yürütülmesi konusundaki düzeltici önerilerini dikkate alabiliriz” diye konuştu. Akdağ, 19-20 Nisan tarihlerinde gerçekleştirilecek olan iş bırakma eylemiyle ilgili olarak da, “Hak arama eylemi yapın ama hastaların işini aksatmayın, mesai saatleri içinde hasta bakmayan bir şey yapmayın” dedi.
TTB’nin “Tam Süre Çalışma Yasa Tasarısı”
TTB Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu, TTB’nin iş ve gelir güvencesine ilişkin görüşlerini 2008 yılında hazırlayıp 2011 yılında güncellediği ve Bakanlığa da iletilen “Tam Süre Çalışma Yasa Tasarısı” ile her platformda ifade ettiğini, emekliliğe yansıyan temel ücretin iyileştirilmesinin talep edildiğini, sözleşmeli çalışmanın kabul edilmez olduğunu, hekimlerin taşeron şirketlerin elemanı olma kaygısı yaşadıklarını, hekimlerin mesleklerini serbestçe icra edebilmelerinin engellenmesini doğru bulmadıklarını, bugün bir uzman hekimin maaş artı sabit döner sermaye ile eline geçen paranın 3 bin kusur TL olmasının bir hekimin asgari geçim standartları açısından kabul edilemez olduğunu belirtti.
Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) vb. uygulamalarla hekimlerin klinik özerkliklerine müdahale edildiğine dikkat çeken Bilaloğlu, hekimlerin hastalarını teminat paketi kısıtlamaları olmaksızın tedavi etmelerinin önemini vurguladı.
Bilaloğlu, bu talepleri görünür kılmak amacıyla 19-20 Nisan tarihlerinde dokuz günlük bayram tatillerinde nasıl hizmet veriliyorsa öyle hizmet verileceğini dile getirdi.
Hekimlere yönelik şiddet
Dr. Eriş Bilaloğlu, yaklaşık iki yıl önce TTB olarak hekime yönelik şiddetin önlenmesine yönelik bir yasa maddesi teklifi hazırladıklarını, TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl’e ilettiklerini ama bir sonuç alamadıklarını anımsattı. Sağlık Bakanı Akdağ da, hekime yönelik şiddete karşı birlikte çalışılabileceğini ifade etti.
“Kayseri’deki görevden alma hakkında bilgim yok”
Akdağ, Kayseri’deki görevden alınmaya ilişkin bilgisi olmadığını, araştıracağını ifade etti. Görüşmenin ilerleyen dakikalarında kendisine iletilen bilgi notu doğrultusunda Dr. Mustafa Demirel’in istifa etmiş olduğunu belirtti. TTB Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu ise, 2004 yılında tarihsiz imzalatılmış bir istifa mektubunun işleme konulmuş olmasının kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
TTB Heyeti 1.5 saatlik görüşmenin ardından, Bakanlıktan ayrıldı.