Titreyen El Birçok Hastalığın Habercisi

Titreyen ellerinizi hafife almayın.

Titreyen ellerinizi hafife almayın. Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi Nöroloji Uzmanı Uz.Dr. Sinem Akat, el titremesinin; tiroid hormonu değişimi, genetik rahatsızlıklar, kadınlardaki hormon değişimleri, migren, sinir sisteminde ciddi hasarlara yol açabilen B12 eksikliği karaciğer rahatsızlıkları veya cıva zehirlenmesi gibi hastalıkların habercisi olabileceğini belirtti.
 
Toplumda sık görülen ve çoğu kez kişiyi utandıran bir hastalık olan el titremesi, yeme-içme, yazı yazma, makyaj yapma gibi temel ihtiyaçların karşılanmasını etkileyebiliyor. Bu sorunu yaşayan kişilerde içe kapanma ve asosyalleşme görülüyor.
 
“El titremesi; tiroit hormonu değişimi, genetik rahatsızlıklar, kadınlardaki hormon değişimleri, migren, sinir sisteminde ciddi hasarlara yol açabilen B12 eksikliği karaciğer rahatsızlıkları veya cıva zehirlenmesi gibi hastalıkların habercisi olabilir’’ ve bu kişileri psikolojik kaynaklı olarak algılamadan önce bir doktora başvurmaları gerekmektedir. Titreme sistematik hastalıklar dışında; ailesel faktörler, psikolojik rahatsızlıklar ve özellikle gençlerdeki kafein tüketimi fazlalığı gibi nedenlerle de olabiliyor. Bunların başında ailesel el titremeleri veya tıp dilindeki adıyla ‘’Esansiyel Tremor’’ (nedeni belli olmayan titreme) geliyor.
 
Aile Öykünüz
“Ailevi titreme’’ en sık karşılaşılan titreme tipi. Kişi, bardak kaldırırken ya da eliyle bir şeyi işaret ederken daha belirgin hale geliyor. Bunun Parkinson hastalığından farkı; titremenin belli bir hareket sırasında meydana geliyor olması. ‘’Ailesel titremede tetkikler düzenli olarak normal sonuç verir. Ellerdeki titreme dışında, tıbbi açıdan her şey normaldir. Hastaların yarısından çoğunda aile öyküsü vardır. Gençlerde çok sık rastlanabilen bu tip el titremesinin, bazen kişilik gelişimi üzerinde olumsuz etkisi olabilir veya sıkıntıyı doktora aktarmaktan utanabilir. Genç yaşlarda başlayan bu durumda detayları atlatmadan doktora iletmek önemlidir. Eğer ebeveynlerden birinde bu sorunun sıklığı yaş ilerledikçe artacağı için sizde de gelişme riski olabilir’’ diyor.
 
10-18 Yaş arası kızlarda daha çok görülüyor.
El titremesinin psikolojik sıkıntı, manevi kayıp veya sağlık sorunu yaşayan kişilerde, tahammülün azaldığı dönemlerde aniden başlayabiliyor. Psikojenik dediğimiz yaşam dengesiyle ilgili titremelerin tipik bir özelliği yok. Bu tür titremelere kadınlarda ve gençlerde daha sık rastlanabiliyor. Önemli olan gerekli tetkiklerin tam olarak yapılmasıdır. Ailesel titremeyle karıştırlıması durumunda yanlış tedavi uygulanabilir. Bu tip titremede en doğru tedavi yolu psikolojik yardım alırmasıdır. Yardım alınmadığı takdirde, kişilerde asosyalleşmeye neden olabilir. Titreme nöbetleri 10 – 18 yaş aralığında sıklaşan hastalık, kızlarda daha sık görülmektedir.
 
NASIL KONTROL ALTINA ALINABİLİR?
          Strese neden olan etkenlerin ortadan kaldırılması, titremenin azalmasına yardımcı olabilir.
          Kazalardan kaçınmak için bir şey içerken bardağı yada fincanı yarım doldurmak veya kamış kullanmak yararlı sonuçlar verebilir.
          Titremelerde yeterli uyku ve dinlenmenin önemi ihmal edilmemelidir.Unutulmamalıdır ki yorgunluk titremeleri arttırır.
          Uzun süre ve sık aç kalmak, kan şeker dengesiyle sinir sisteminde ciddi hasarlara yol açtığı için titremeleri arttırabilir.Bu nedenle ara öğün atlamamak önemlidir.
          Kahve, çay ya da kolalı içecekler gibi zengin gıdaların titremeyi arttırıcı etkisi bulunduğu için, bu gıdalardan uzak durmak gerekir.
 
Uz.Dr. Sinem AKAT
Nöroloji Uzmanı
Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi
sinem.akat@gophastanesi.com.tr

Manşetler

DUYURU-4