Akşam'ın duyurduğu Tam Gün'de 'Geri dönüş' formülü, akademik camiada tartışılıyor. Gazi ve Ankara üniversitelerinin rektörleri, beklentilerini ve önerilerini paylaştı
Doktor üniversitede sözleşmeli çalışsın
Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Süleyman Büyükberber:
- Geçen dönemde doktorların kaybedilmesini sadece Tam Gün'e bağlamak doğru değil. Doktorlar, saygınlık kaybına uğradı. Bu, siyasi söylemlerden kaynaklanmış olabilir. Sağlık çalışanıyla hasta arasına başka faktörler girdi. Şiddet olayları yaşandı. Sağlıkta başarılı insanlar kaybedildi, kırgınlıklar yaşandı. Yeni Bakanımızla birlikte bunların azalacağının sinyallerini alıyoruz.
KODROYU BIRAKSIN
- Para, hastanın doktora, doktorun hastaya bakışını olumsuz etkiliyor. Muayenehanesi olan öğretim üyesi doktorların oranı yüzde 10-15'i geçmez. Bunların sisteme kazandırılması önemli, ama asıl önemli olan muayenehanesi olmayan hekimleri kazanmak.
- Bu saatten sonra muayenehanesi olan doktorların geri kazanılması zor. Bu doktorlar üniversitedeki kadrolarını bırakmalı, sözleşmeli statüde derslere ve ameliyatlara girmeli. Uygulama, üniversitelerin bünyesine bırakılmalı. Üniversite, muayenehanesi olan hekimi vazgeçilmez buluyorsa sözleşme imzalamalı.
PARA ÖDEMEM
- Ben öğretim üyesiyle sözleşme yaparsam para vermeyi düşünmüyorum. O hoca, 'Gazi Üniversitesi sözleşmeli öğretim üyesi' sıfatını sürdürmek istiyorsa, marka değeri olarak para talep edemez. Bunun karşılığı para bile alabilirim. Öğretim üyelerinin yarısı bunu kabul eder. Haftada iki saat ders verip iki ameliyat yapacak öğretim üyeleri var.
Muayenehanesi olana hastane yolu da açılsın
Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş:
- Beklentimiz hekimliğin, itibarsızlaştırılma sürecinden çıkartılması. Hekimlerin ve sağlık emekçilerinin geleceklerine de yansıyacak özlük haklarına kavuşabilmeleri, kendilerine yönelik şiddetin önlenmesidir.
YASAL ENGEL VAR
- Muayenehanesi olan öğretim üyelerinin, mesai saatleri içerisinde hastanede hasta muayene etmelerinin önündeki yasal engel kaldırılmalıdır. Makul düzeylerde katkı payı alınmasına izin verilmelidir.
- 2010'da üniversitemizdeki 477 öğretim üyesinden 296'sı uzmanlık alanı olarak muayenehane açma olanağına sahipti, yüzde 39'una karşılık gelen 117'sinin muayenehanesi mevcuttu. 2013'te ise toplam 473 öğretim üyemizden 286'sı uzmanlık alanı olarak muayenehane açma olanağına sahipti, yüzde 43'üne karşılık gelen 123'ünün muayenehanesi var. Yani muayenehaneleri kapatmak amacıyla uygulamaya konulan Tam Gün yasası tıp fakültemizdeki öğretim üyelerine ait muayenehane sayısını azaltmamış aksine artırmıştır.
CİDDİ KAYGILAR VAR
- Muayenehane açma olanağı olup da açmayan diğer yarıda ise performans sistemi nedeniyle ciddi kaygılar var. Sağlık çalışanlarını ve üniversitelerden sağlık hizmeti almak isteyen vatandaşları mağdur etmeyecek, aksine sisteme kazandıracak çözümler üretmek mümkün. Meslektaşlarımızın çalışma koşulları pekçok ülkede ayrıcalıklı. Bunların sağlanması durumunda istifa eden, ücretsiz izne ayrılan, hatta muayenehane açan öğretim üyelerinin büyük kısmında karar değişikliği olacaktır.
Süreç nasıl gelişti?
Tam Gün Yasası'nın 'Devlet ve üniversite hastanelerindeki hekimlerin, kurum dışında çalışamayacağına' yönelik hükmü Anayasa Mahkemesi'nce 2010'da iptal edilmişti. Ardından Kanun Hükmünde Kararname ile muayenehanesi olan öğretim üyelerinin, çalıştıkları kurumlarda sadece eğitim-öğretim faaliyetlerinde bulunabileceği hükme bağlanmıştı. Bunun üzerine çok sayıda öğretim üyesi ya muayenehanesine dönmüş ya da üniversitede sadece akademik faaliyet yürütmüştü. Söz konusu kararname de geçtiğimiz aylarda kısmen iptal edildi. Ancak iptal kararı ağustosta devreye gireceği için üniversite ve eğitim-araştırma hastanelerinde kriz sürüyor.
Doruk ÇAKAR / Akşam