Fırtına, yazılı açıklamasında, son zamanlarda gazete ve televizyonlarda konunun dışında olanların bile süt hakkında yorumlar yaptığını belirtti. Sütten vazgeçmeyi hiçbir bilim insanının düşünemeyeceğini vurgulayan Fırtına, bir bardak sütün (yaklaşık 200 gram) 9,5 gram şeker, 7 gram yağ, 7 gram protein ve 1,5 gram kalsiyum ile fosfor gibi mineraller içerdiğini kaydetti.
Fırtına, proteinin insan beslenmesinde "olmazsa olmazlardan" olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: "Protein; hücre yapımında, metabolizmanın düzenlenmesinde, kimyasal enerjinin mekanik enerjiye dönüşmesinde önemli rol oynamaktadır. Süt proteinleri esansiyel aminoasitler içerir. Yani insan tarafından sentezlenmeyip, mutlak dışarıdan alınması gerekmektedir. Süt yağı bünyesinde esansiyel doymamış yağ asitlerini içermektedir. Bu da beslenme fizyolojisi açısından süt yağını çok önemli kılmaktadır. Yapısında A, D, E, K, vitaminlerini barındıran süt, biyolojik açıdan da önem taşıyor. Süt şekeri laktoz, beyin ve sinir dokularının oluşumunda yer alıyor. Kalsiyum açısından da son derece zengin olan süt, sadece çocukların değil, yetişkinlerin de tüketmesi gereken besin maddesi. Hal böyle iken süt hakkında beyan edilen olumsuz görüşler niyedir? 'Sütte kanser var' haberleri nedendir?"
Hayvanların hastalanmaları halinde, antibiyotik kullanımının son derce doğal olduğunu ifade eden Fırtına şunları kaydetti:
"Bazı üreticilerin antibiyotik kullanımı sırasında sütlerini sağıp satmış olması, aynı şekilde aflatoksin maddesine sebep olan küflü yemlerle hayvanını besleyip sütünü satan üreticilerin olması, yani bazı yanlışlar tüm süt üreticilerine mi mal edilmelidir? Bizce buradaki asıl hedef, halk nezdinde kaos oluşturup, insanları markalı ürünlere teşvik edip küçük işletmeleri ortadan kaldırmaktır. Oysa bilinen bir gerçektir ki sütün raf ömrünü uzatmak için yapılan pastörizasyon ve UHT ile bazı hastalık yapan bakterileri ortadan kaldırırken faydalı bakterileri de yok etmektedir. Sütün içindeki faydalı bakteriler hastalık yapmadığı gibi birçok hastalığı da önlemektedir. Sağlık uzmanları, pastörizasyon, UHT ve homojenizasyonun sütün mineral ve vitaminle zenginleşmesini engellediğini söylemektedir."
Fırtına, bugüne kadar sütün kanser vakalarında hiçbir zaman başrol oynamadığını ifade ederek, "Halkımızdan ricamız, hayati öneme sahip sütü tüketmekten çekinmeyin. Küçük işletmelerimizden aldığınız sütleri almaya devam edin. Bu, kaosa sebep olanlara en iyi cevaptır" ifadesini kullandı.