Sünnette dikkat edilmesi gerekenler

Üroloji Uzmanı Op. Dr. Arman Çitçi, sünnetin diğer cerrahi işlemler gibi ciddiye alınarak hastane koşullarında yapılması gerektiğini söyledi.

Avrasya Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Arman Çitçi, ailelerin sünnet işlemi için hastane ortamından ödün vermemesi gerektiğini belirtti. Operasyonun hastanede titizlikle gerçekleştirilmesi gerektiğini vurgulayan Op. Dr. Arman Çitçi, “Aileler hastane ortamında gerçekleştirilecek sünnetten ödün vermemelidir. Bu operasyon hastane ortamında titizlikle gerçekleştirilmelidir. Hepatit B ve C gibi kanla ve tıbbi aletlerle bulaşan hastalıklara dikkat edilerek her çocuk için ayrı malzeme kullanmaya özen göstermek de gerekiyor. Gerçekleştirilecek işlemi cerrahi bir operasyon olarak görmek ve ona göre davranmak işlemin sağlıklı bir şeklide sonuçlanmasını sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

“EN RAHAT DÖNEM 0-3 YAŞ GRUBU”

İyileşme hızı açısından en rahat yaş grubunun 0-3 yaş aralığında olduğunu ifade eden Op. Dr. Arman Çitçi, “3 yaş öncesi çocuklar sünnet açısından her ne kadar küçük gibi gözükseler de iyileşme hızı açısından bu yaş aralığı son derece uygundur. Çocuk doğduğu günün ertesinden itibaren sünnet olabilir ve operasyonun hem bizim açımızdan hem de çocuk açısından en rahat gerçekleştiği yaş grubudur” şeklinde konuştu.

Aile, hekim ve çocuk açısından en zor geçen dönemin 3-6 yaş arası olduğunu belirten Op. Dr. Çitçi, “Bizi, aileyi ve çocuğu en çok zorlayan yaş aralığı 3-6 yaş aralığıdır. Çünkü bu dönemde çocuk güçlenir ve olan biteni anlayacak yaşa gelir. Ağrısı olmamasına rağmen stres ve panik hali dolayısıyla huzursuzlaşır. Bu yaş aralığında hiçbir şekilde lokal anestezi yapmayı tercih etmeyiz. Geriye kalan 6 yaş ve üzeri çocuklarda da her zaman iyi bir diyalog kurarak çocukla iyi bir iletişime girerek işlem gerçekleştirilir. Zaten ağrı duymadığını da gören çocuk size çok makul yaklaşır. İşlem sırasında zorluk çıkarmaz” dedi.

DOĞAR DOĞMAZ GERÇEKLEŞTİRİLEN SÜNNET

Çocuklara doğar doğmaz sünnet yapılmasının doğuştan kaynaklanan problemlerle ilgili olduğunu belirten Çitçi, “Çocuklar derilerinin ucunun dar olması sebebiyle doğdukları anda sünnet olabiliyorlar. O darlığı açmak zorlayarak deriyi kıvırmak mümkün olmuyor. Bunu da yapmaya kalkarsanız deride yırtık ve çatlaklar oluşuyor. Bu da daha ileri düzeyde darlıklara ve idrarı yaparken ağrılara neden olacağından bu gibi durumlarda doğar doğmaz sünnet yapılabiliyor. Burada çocuğa, aileye ve hekime sağladığı büyük bir avantaj, çocuğun iyileşme hızının çok hızlı olması, enfeksiyon ve mikroplara karşı direncinin olağanüstü yüksek olmasıdır” şeklinde konuştu.

“HATALI SÜNNETE DİKKAT ETMEK GEREKİYOR”

Operasyon sırasında hatalara dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Çitçi, “Sünnette bazı hatalar olabiliyor. Derinin gerçekten fazla alındığı veya alınması gerekenden çok daha az alındığı durumlar bu hatalar arasında yer almakta. Bunun nedeni genellikle çocukların çok panik yapması ve hareketli olması olabiliyor. Deriden ayrı bölümün kesilmesi veya bir hasara uğraması özellikle idrar yapılan dış deliğin bir hasara uğraması da iyileşme sürecini zorlayan hatalar arasında yer alıyor” dedi.

OPERASYONU KİMLER GERÇEKLEŞTİRMELİ?

Sünnet işlemini ürologların gerçekleştirmesinin avantajları olduğunu belirten Çitçi, “Sağlık bakanlığı genel cerrahi, çocuk cerrahisi ve ürologlara bu yetkiyi vermiştir. Her üç uzmanlık branşının da bu operasyonu gerçekleştirmesini doğru buluyorum. Ancak, üroloğun yapması bir takım avantajlar sağlayabilir. Bunlar, sünnet derisinde olabilecek bir takım yapısal sorunlar, sünnet derisinin peygamber sünneti olduğu durumlar ve bazı çocuklarda derinin çok dar olup altındaki durumun değerlendirilemediği durumlar olabilir. Böyle durumlarda üroloğun yaklaşımı biraz daha farklı olabilir” ifadelerini kullandı.

PEYGAMBER SÜNNETİ NEDİR?

Halk arasında peygamber sünneti denilen durumun doğuştan sünnet derisinin alt kısmının olmaması şeklinde görüldüğünü söyleyen Çitçi, “Peygamber sünneti dediğimiz durumlarda doğuştan sünnet derisinin alt kısmı olmuyor. Bu yapısal düzen içinde de sünnet derisinin sadece üst tarafı gelişmiş oluyor. Sünnet derisini aldıktan sonra deliği öne almada bir takım zorluklar olabileceğinden bu çocukların sünnet olmadan önce ameliyat olması gerekli” dedi.

SÜNNET SONRASI BAKIM

Sünnet sonrasında bakımın sanıldığı kadar zor olmadığını ifade eden Çitçi “0-3 yaş grubunda özellikle bezli çocuklarda çok da dikkat edilmesi gereken bir durum olmuyor. Çocuk gayet sağlıklı gidiyor. Sadece ağrı kesicili ve antibiyotikli bir krem önerebiliyoruz. Bezlemeye devam ediyorlar. Bezden kurtulmuş çocuklarda da sünnet külotu dediğimiz o bölgeyi rahatsız edecek bir bezin temas edip çocuğu rahatsız etmemesi o tip aksesuar yardımcı kıyafetlerle çocuğun hızla iyileşmesi sağlanabilir. 3-4 gün içinde dikişleri düşüyor ve banyo yapılabiliyor” şeklinde konuştu.

Manşetler

DUYURU-4