Şizofreni tedavisindeki yenilikler

Prof. Dr. Özkan, depo tipi akıl hastanelerinin demode olduğunu söylüyor ve ekliyor: Deli gömleği kalmadı; hasta, karga tulumba hastaneye götürülmüyor. Onayı olmadan iğne bile yapılmıyor.

 

Sabah, Esra Tüzün'ün yazısı;

İstanbul Tıp Fakültesi'ne Liyezon Psikiyatri'yi kuran Prof. Dr. Sedat Özkan; kafamızda canlandırdığımız akıl hastanelerinin veya filmlerdeki terapi seanslarının artık eskilerde kaldığını belirtiyor. Humanite Psikiyatri Gündüz Hastanesi'ni açan Özkan; şizofreni tedavisindeki yenilikler hakkında bilgi verdi:

GEÇ KALMAMAK ÇOK ÖNEMLİ 
 Binlerce insanın tecrit edilerek kapalı parmaklıklar ardında tedavi edildiği depo hastaneler artık kalmadı. Bu tip hastaneler; yalnızca Uganda gibi ülkelerde var. Zaten bu yolla psikiyatri tedavisinin yapılması imkansız. Psikiyatride yeni sistem; gündüz hastane modelidir. Hastalar; ailelerinden ve toplumdan koparılmadan kısa sürede hastanede tutularak tedavi edilmeli ve normal yaşamlarına dönmelidir. Her hastaya özel tedavi uygulanmalıdır. Şizofrenlerin tedavisi ilaçla başlar ancak psikiyatrik rehabilitasyonla devam eder. 
 Şizofrenlerin tehlikeli olduklarına dair inanış doğru değildir. Psikiyatride geç kalmamak çok önemlidir. Bu nedenle bu kişilere zamanında müdahale edip onları topluma kazandırmak şarttır. 

ZARAR VERMEZLER 
 Günümüzde deli gömleği diye bir şey kalmadı. Hastanın, karga tulumba hastaneye götürülmesinin kimseye yararı yok! Artık hastaya, onayı olmadan enjeksiyon bile yapamazsınız. Hastayı, tedavi olması gerektiğine ikna etmek gerekir. Bunu yapamayan hekim, zaten tedavide de kolay kolay başarılı olamaz. 
 Hasta zor durumdaysa ve en önemlisi çevresine ya da kendisine zarar verme eğilimindeyse, sanrılar görüyorsa; önlemler alınabilir. Önce kaymakamlığa haber verilir. Kaymakamlık onay verirse; hastanın mutlaka bir psikiyatri uzmanının gözetiminde hastaneye götürülmesi sağlanır. O da zorla deli gömleği giydirilerek değil; ikna yoluyla yapılır. 
 Ailenin hastasına sefkat ve sevgi göstermesi ve onun yanında olduğunu hissettirmesi; tedavinin bir parçasıdır. Tedavi gören hastadan korkmamak gerekir çünkü tedavi olan kişi, kimseye zarar vermez. 

ELEKTROŞOK TEDAVİSİ ACI VEREREK YAPILMAZ!
 Psikiyatrinin ameliyatı elektroşoktur ve bazı hastalara yapılması gerçekten şarttır. Ben çok da yararlı olduğuna inanıyorum ama elektroşok tedavisi filmlerdeki gibi yapılmaz. 1997'den beri anestezi eşliğinde elektroşok yapıyoruz. Tabii ki hastanın da buna onay vermesi gerekiyor. Operasyon toplam 15 dakika sürüyor. 
 İntihar riski olan hastalar bazen sanrılar görür ya da sesler duyarlar. Bu hastalara elektroşok uygulanır ama bunu anestezisiz yapmak; canlı canlı ameliyat yapmak gibidir! Acı vererek asla elektroşok yapılmaz. 

'DOGAÜSTÜ GÜÇLERİN ETKİSİ VAR' 
 17 yıl önce, tıp fakültesi öğrencilerini kapsayan bir araştırma yaptım. Öğrencilerin yüzde 30'u, şizofreni hastalığın ortaya çıkmasında; büyünün, cadıların, doğaüstü güçlerin rolü olduğunu düşünüyordu. Ailesinde şizofreni hastası olanların hastalığa yaklaşımı ise, tıp fakültesi öğrencilerinden çok daha bilimsel olabiliyor. 
 Hastalığın oluşmasında kalıtımsal nedenler, beyindeki yapısal değişiklikler ve kimsayal maddelerin rolü çok büyük.

HASTALAR CİNAYETE MEYİLLİ DEĞİL!
"Akıl hastalarının daha çok suç işlediği yönündeki inanış tamamen yanlıştır.Toplumda şizofreni hastalarının cinayete meyilli olduğu düşünülür ama ben buna katılmıyorum. Kronik şizofreni hastalarının beyinlerinin yüzde 10'unda bozulma vardır. Hastalıkları ne kadar erken teşhis edilirse; o kadar çabuk sağlıklarına kavuşurlar." 

HASTALIĞIN ERKEN BELİRTİLERİNE DİKKAT
 İsteksizlik, odadan dışarı çıkmama
 Arkadaş çevresinden uzaklaşma
 Garip uğraşlar edinme
 Çevresindeki olayları, konuşmaları üzerine alınma ve özel anlamlar çıkarma
 Duygularını uygunsuz şekilde ifade etme
 Temizliğine ve giyimine dikkat etmeme 
 Dikkat dağınıklığı, algılamada zorluk 
 Okul başarısında gerileme 
 Arkadaş ve öğretmenlerin dikkatini çeken davranış değişiklikleri 

DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR!
 Şizofrenler tehlikeli ve saldırgandır.
 Çalışamazlar.
 Tembeldirler. 
 Ne zaman, ne yapacakları belli olmaz. 
 Her söyledikleri saçmadır.
 Mahalledeki şizofrenler, çocuklara zarar verebilir. 
 Hastalığın tedavisi yoktur ve hatta giderek ağırlaşır.
 Karakter zayıflığı ve iradesizlikten ortaya çıkar. Yani hastalar çaba gösterse; bunun üstesinden gelebilir.

Manşetler

DUYURU-5